04 Mart 2019 06:59

"Kullanışsız" tuhaflıklar, aslında evrim kuramının kanıtları

Evrimsel biyolojinin çeşitli yönleri mantıksız, hatta bir bütün olarak evrimi reddetmek için bir neden gibi görülebilir. Peki bu yaklaşım doğru mu?

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Ben GARROD

Evrim büyüleyici bir alan olmasına karşın, yanlış anlaşılmalarla dolu olabilir. Yanlış anlaşılmalardan biri de evrimin doğuştan gelen yön veya amaç duyusuna sahip olduğudur. Gerçekte evrim, sonsuz olasılıkta rastgele mutasyonların gerçekleştiği ve bu mutasyonların da çevreye en iyi uyum sağlayanın galip olduğu, plansız bir fenomendir.

Yaşayan her canlının her bir özelliğinin, o organizmanın hayatta kalmasına küçük de olsa yardım eden bir fonksiyonu olduğu düşünülüyor. Fakat evrimsel biyolojide, bu fonksiyonların ne kadar fayda sağladıklarının bulanık olduğu, bazı durumlarda da bu özelliklerin hiçbir anlam ifade etmediği alanlar vardır. Bunlar, cinsel seçilim, körelme özellikleri ve evrimsel spandeks (elastan) alanlarıdır.

Çevreye en uygun olanın hayatta kalması durumu, evrim için ne kadar önemli olsa da bu düşünceyi sarsan birçok örnek vardır. Aslında evrimsel biyolojinin çeşitli yönleri mantıksız, hatta bir bütün olarak evrimi reddetmek için bir neden olarak görülebilir. Aslında bu örnekler, anlayışımızı azaltmaktan ziyade güçlendirir. Peki nasıl?

CİNSEL SEÇİLİM

Birçok tür, yırtıcılardan kaçınmak için kamuflaj ve çevreye karışmanın diğer yollarına yatırım yapar. Cennet kuşları, tavus kuşları ve diğer birçok kuşun fiziksel olarak ağır ve gösterişli tüyleri, bu kuşların avlanmasına davetiye çıkaran bir durum olarak görünebilir. Fakat, bu özellikler, kuşların eş bulma şansını arttırarak onların gen aktarımını sağlar.

Cinsel seçilim en iyi anlamıyla budur. Bu, evrim kuramını güçlendirerek, aslında görünüşte zayıf olan türlerin, zorluklar karşısında nasıl güçlü durabildiklerini gösterir. Bu, potansiyel eşlerini etkilemek için aşırı kendine güvenen bir profil sergilemenin evrimsel eş değeridir.

KÖRELME ÖZELLİĞİ

Anatomik bir yapı, açık bir şekilde işlevsizse, muhtemelen körelmiş bir özelliktir. Bu artık, ilk olarak oluştuğunda avantaj sağladığı durumu yerine getirmeyen bir özelliktir. Eğer evrimi bir insana benzetseydik, yaratıcı fakat doğuştan tembel biri olurdu. Eğer bir şey kullanılmıyorsa neden onu sürdürme zahmetinde bulunulsun? Bu özelliklerin neden tamamen ortadan kalkmadığını açıklamak zor fakat belki de bir milyon yıl sonra tamamen kaybolacaklar.

Örneğin, bazı yılanlar hâlâ dört ayaklı atalarına dayanan körelme özelliklerini gösteriyor. Erkek pitonların kuyruklarına doğru bulunan küçük pençe benzeri yapılar, kur yapmalarına yardımcı olan bir özellik ve arka bacaklarının kalıntısı olarak karşımıza çıkıyor.

Bazı mağara balıkları, nesiller boyunca, gözlerinin bileşenlerinin çoğunu kaybetmiştir çünkü tamamen karanlık bir ortamda yaşarken görmek hem işe yaramaz hem de çok fazla enerji harcayan bir özelliktir. Penguenler ve Galapagos’taki uçamayan karabataklar gibi birçok uçamayan kuşun kanatları o kadar küçüktür ki, bu kanatlar uçuş açısından oldukça gereksizdir.

Örneğin, apandisit körelmiş bir özelliğin iyi bir örneğidir (Başından beri işe yaramaz bir organ olduğunu gösteren yeni kanıtlar olmasına rağmen). Fakat daha garip bir yapı var ki o da plica semilunaristir. Sevdiğiniz birinin gözüne (Otobüsteki bir yabancının gözünün içine bakmak daha garip olacaktır.) dikkatli bir şekilde bakarsanız, gözün iç tarafında küçük pembe bir üçgen göreceksiniz.

Gözyaşlarının düzgün bir şekilde drenajını sağladığından ve biraz daha geniş bir hareket alanı sağladığından, bu özellik tam olarak körelmiş değildir. Fakat plica semilunaris’in orijinal fonksiyonu bu değildir. Uzun zaman önce, kuşlarla ve sürüngenlerle ortak atalarımıza daha yakın olduğumuzda bu küçük yapı gözlerimize daha fazla koruma sağlamak için bir zar ya da üçüncü bir göz kapağı oluşturdu. Her ne kadar bu ekstra göz kapağını kaybetmiş olsak da evrim bu yapıyı başka bir kullanım için dönüştürdü.

SPANDREL

Spandreller birçok açıdan en nadir ve bulması zor evrimsel tuhaflıklardır. Söz konusu kelime eski, genellikle süslü binalardaki kemerler arasındaki üçgen kesitlere verilen mimari bir addan gelmektedir. Bu bölgeler genellikle süslü bir şekilde dekore edilmiş, ancak binanın asıl yapısının işlevine bir katkı sağlamamaktadır.

Evrimsel bir spandrel, diğer bir işlevsel uyarlamanın yan ürünü olarak ortaya çıkan yapısal ya da davranışsal bir özelliktir. Bazı açık örneklere rağmen evrimsel biyolojide tamamen işe yaramaz bir spandrel bulmak zordur.

Örneğin, adada yaşayan İtalyan duvar kertenkeleleri (Pordarcis sicula) popülasyonunun güneşlenirken geçirdikleri vakit, anakarada yaşayan kuzenlerinden daha azdır. Bu davranış, spandrel olarak görülebilir çünkü bariz bir avantajı yoktur.

Bilim insanları, bunun kertenkelelerin artan saldırganlık, cinsel aktivite ve yiyecek alımındaki evriminin yan ürünü olduğunu öne sürdüler. Güneş ışığına bağlı olarak çalışan hormon sistemi nedeniyle, melanokortin reseptörlerinin daha aktif çalışmasına neden olarak bu kertenkelelerin çokça güneşlenmelerine gerek kalmaz.

Bir istisna, türlerimizi modern insanlar olarak tanımlayan bir şey olarak, çenedir. Başka hiçbir hayvanda, hatta Neandertaller gibi soyu tükenmiş insan akrabalarında dahi çene yoktur. İnsanların beslenme şekilleri değiştikçe, yanaklarımızdaki kemikler ve kaslar daha küçük hale geldi. Bunlar için enerji sarf etmiyorduk ama insan yüzünün dibinde çıkıntılı bir kemik kalmıştı. Ve kimse neden olduğuna dair tamamen ikna edici bir sebep bulamadı.

Çene, çalışmalara bir spandrel atmış olmasına rağmen genellikle her özelliğin bir sebebi vardır veya en azından biyolojide gördüğümüz sayısız özellik için bir açıklama vardır. Bu evrimsel belirsizliklerin daha iyi anlaşılması, çevremizdeki doğal dünyayı etkileyen karmaşık faktörlerin ve itici güçlerin daha derinlemesine anlaşılmasına neden olacak.

theconversation.com’dan çeviren: Sıla ALTUN

ÖNCEKİ HABER

Yenikapı-Hacıosman metro hattında teknik arıza

SONRAKİ HABER

Leyla Güven’in açlık grevi 117’nci gününde devam ediyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...