23 Şubat 2019 12:23

Bursa’nın toprağında edebiyattan yana bir bereket var

Bu sene tüm dünyada kutlanan Dünya Öykü Günü’nün on altıncısıydı. Böyle bir günü Bursalı edebiyat dostlarıyla birlikte geçirmek anlamlıydı.

Fotoğraf: Bursa Nilüfer Belediyesi

Paylaş

Yusuf NAZIM

Bu sene tüm dünyada kutlanan Dünya Öykü Günü’nün on altıncısıydı. Böyle bir günü Bursalı edebiyat dostlarıyla birlikte geçirmek anlamlıydı.

Uzunca bir süredir farkındayım ki, azalan yeşiline, betonlaşan çehresine, kirlenen havasına inat Bursa’nın toprağında edebiyattan yana bir bereket var. Sık sık Nilüfer Belediyesinin kolaylaştırıcılığında gerçekleşen birçok kültür sanat faaliyetini duymaktayız. Bu etkinliklerin birçoğunda BUYAZ (Bursa Yazın Sanat Derneği) adını duymaktaydım. Bana yapılan çağrı da, BUYAZ emekçileri tarafından gerçekleştirilmişti. Her sene düzenledikleri Dünya Öykü Günü buluşmalarının 11'incisinde beni konuk etmek istemişler. Bir de, her yıl geleneksel olarak verdikleri Öykü Onur Ödülü’nü bana vermeye karar vermişler, kabul edip etmeyeceğimi sordular. Pek sıkılırım böyle ödül törenlerinden falan… Ancak, BUYAZ’daki edebiyat insanlarının emekleri ve çalışmalarının çok değerli olduğunun farkında olarak tabii onur duydum. Ülkenin kırılmış, ağrıyan yanlarına inat sanatla, edebiyatla, öyküyle birbirine tutunarak bir araya gelmiş dostların bu çabaları önemliydi.

Ben de bu güzel insanlarla Dünya Öykü Günü etkinliğinde birlikte olarak hem onların çalışmalarına tanık oldum, hem de kendi öykülerim üzerine söyleşme fırsatı buldum. Küçük yaşta çocukların yazıp okudukları öyküler beni umutlandırdı. Çocuk edebiyatı üzerine sevgili Şaban Akbaba’nın Bursa toprağına ektiği tohumlara tanıklık ettim. Her şeye rağmen bu ülkenin toprağı hâlâ zengin. Yeter ki ona verelim, yeter ki o toprağı işlemekten vazgeçmeyelim.

BUYAZ öykü atölyesi üyelerinin seslendirdiği öyküler de güzeldi. Çoğu öğretmen, çeşitli mesleklerden meraklıları bu atölyelerde, yetkin yazarlarla birlikte ürünler geliştirdiklerini gördüm.

Bursa Yazın Sanat Derneğinin çalışmalarında çok titiz davrandığını söyleşi bölümünde fark ettim. Daha önce Hasan Özkılıç, Ahmet Büke, Burhan Sönmez, Kemal Varol gibi değerli öykücülerimizi ağırlamış, ödül vermişler. Söyleşinin kolaylaştırıcılığını yapan sevgili Ali İpek’le Şaban Akbaba, Evrensel Basım’dan yayınlanan Kızak ile İnkılap Yayınevi’nden çıkan Leyla’yı Beklerken adlı öykü kitaplarımdaki öykülerle ilgili titiz bir çalışma yapmışlar. Öyküler, bunların yazılma koşulları, karşılık gelen gerçeklikler üzerine keyifli bir söyleşi oldu.

ÖNCEKİ HABER

Samsun TÜYAP’TA ekoloji sorunları tartışıldı

SONRAKİ HABER

ABD-AB arasında ticari savaş hazırlıkları

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...