15 Şubat 2019 09:46

‘Göstermelik kent konseyleri belediyecilik değil’

TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu “Yerel Yönetimlerde Katılımcılık” paneli düzenledi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulnun (İKK) düzenlediği “Yerel Yönetimlerde Katılımcılık” paneli açılış konuşmasını İKK Sekreteri Erol Salman, “Kuvvetler ayrılığı ilkesinin terk edildiği, demokrasinin hiçe sayılarak iktidar erklerinin tamamının tek merkezde toplandığı, kendi söylemleriyle ‘bir anonim şirket gibi’ yönetilen ülkede sermaye ile devlet arasındaki ilişki, arazi rantı üzerinden şekillenmektedir” dedi. İhraç edilen akademisyen Doç. Dr. Ulaş Bayraktar, katılımcılık adı altında yürütülen kent konseylerinin işleyiş biçimini eleştirerek halkın katılmadığı mahalle meclislerinin, kent konseylerinin demokrasi olmadığını söyledi.

“KENTE AİT OLMAMIZ, KENT HAFIZASINI BİLMEMİZ GEREKİYOR”

Belediyeciliğin göstermelik kent konseyleri kurmak olmadığını dile getiren Bayraktar,  “Tam da demokratik yönetimin hammaddesi olan medeniliğe, vatandaşlığa dair politikalar geliştirilmesi gerekir. Çünkü bizim önce o kente dair bir aidiyet beslememiz gerekir. Bunun bir parçası olduğumuzun farkına varalım ki kendimizi mesul hissedelim. Kent hafızasını bilmemiz gerekiyor” dedi. Kente katılımın asli ön şartının hemşerilik bilinci olduğunu ifade eden Bayraktar, hemşerilik sözlük anlamıyla aynı şehri paylaşanların arasındaki bağı işaret etse de fiiliyatta kentte yaşayanların geldikleri bağ üzerinden kurdukları dayanışma örüntülerini düşündürdüğünü belirtti.

RUŞEN KELEŞ: HALKIN TEMSİLİNE OLANAK TANIMAYAN BİR DEMOKRASİDEN SÖZ EDİLEMEZ

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ruşen Keleş ve Doç. Dr. Ulaş Bayraktar’ın konuşmacı olduğu, Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde gerçekleşen panelde ilk söz alan Prof. Dr. Ruşen Keleş, “Katılım kavramı, demokrasi kavramıyla çok yakın ilişki içindedir. Siyaset Biliminde, yakın tarihlere kadar devlet ile ulus özdeş kavramlar olarak algılandı. Oysa günümüzde ulusu oluşturan toplumsal sınıflara ve her kesimden güçlere dayanmayan bir devletin boş bir kalıp olmaktan başka anlamı olmadığı görüşü yaygınlık kazanmıştır. Bu bağlamda, sivil toplum örgütlerinin, meslek kuruluşlarının ve her kesimden halkın kendisinin temsiline olanak tanımayan bir demokrasiden söz edilemez” dedi.

Katılımın, bireyle siyasal toplum kurumları arasındaki etkileşim türü olduğunu ifade eden Keleş, “Yerel nitelikteki kamu hizmetlerini üretmek ve halka sunmakla görevli olan yerel yönetimlerin, yalnız organlarının oluşturulması sürecinde değil, tüm karar ve çalışmalarında katılıma en geniş ölçüde yer vermeleri hem yerel demokrasinin, hem de demokrasinin var olabilmesinin ön koşuludur” diye konuştu. (Adana/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Dersim’de kayyıma Hızır benzetmesi tepki aldı

SONRAKİ HABER

YSK görme engellilere oy şablonuna onay verdi ama basmayı üstlenmedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...