30 Ocak 2019 13:59
Son Güncellenme Tarihi: 16 Eylül 2019 05:32

Venceremos! Victor Jara dudaklarında bu şarkıyla öldü

Bugün Jara'nın katilleri tarihin çöplüğünde yerini aldılar ama Jara, şarkıları ve kararlı duruşuyla hala şili halkının bağımsızlık mücadelesinde yaşıyor.

Fotoğraf: Marcelo Urra/Wikimedia Commons(CC BY-SA 2.0)

Paylaş

Turhan Utku YALÇIN
Afyonkarahisar

Şilili bir halk sanatçısıydı Victor Jara. Yoksul bir ailede büyümüş, şarkı söyleyip gitar çalmayı küçük yaşlarda ailesinin geçimini tek başına sağlayan annesinden öğrenmişti. Jara, şarkılarında halkının sıkıntılarından, yoksulluğundan, halkına olan sevgisinden ve inancından bahsediyordu. Gitarının teline her dokunduğunda anlattığı ve paylaştığı duygular evrensel bir nitelik taşıyordu. Jara'nın birçok şarkısı haksızlıklara, zorbalara ve talancılara karşı başkaldırı niteliğindeydi.

Victor Jara dönemin diğer şarkıcılarıyla birlikte Salvador Allende ve sol partilerin birleştiği bir hareket olan Unidad Popular yararına birçok konser verdi. 4 Kasım 1970’te iktidara gelen, Allende iktidarından rahatsız olan Amerika'nın, 11 Eylül 1973’te doğrudan desteklediği ve Augusta Pinochet'in gerçekleştirdiği faşist darbeyle Allende katledilerek iktidarı son bulmuştur. Pinochet, her darbecinin yaptığı gibi ilk önce zindanlarını öğretmenlerle, öğrencilerle, akademisyenlerle, devrimci işçilerle ve sanatçılarla doldurmuştu. Jara her gün olduğu gibi o günde yanından hiç ayırmadığı gitarıyla üniversiteye, öğrencilerinin yanına giderken üniversite girişinde darbeci askerler tarafından tutuklandı. Darbeciler Victor Jara'yı aydınlarla dolan zindanlar da yer kalmadığından, yine o gün tutuklanan binlerce kişiyle beraber Şili Ulusal Stadyumu’na götürüldü.

JARA, BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİNDE YAŞIYOR

Stadyumda bulunan binlerce kişi askerlerin sözlü ve fiziksel işkencelerine maruz kalırken, Jara gitarına sarıldı ve bir şarkı söylemeye başladı. “Venceremos!” (Kazanacağız) diyordu Jara. Stadyumdaki tutuklular da eşlik etmeye başladılar Jara'ya. Olanlara şahit olan biri şöyle anlatıyordu o anı: “Victor Jara dudaklarında şarkıyla öldü. Onu yanından hiç ayırmadığı yoldaşı, gitarıyla birlikte stadyuma getirdiler ve şarkı söylemeye başladı. Öbür tutuklular, gardiyanların ateş açma tehdidine rağmen melodiye eşlik etmeye başladılar. Sonra bir subayın emriyle askerler Victor'un ellerini kırdılar. Artık gitar çalamıyordu ama zayıf bir sesle şarkı söylemeyi sürdürdü. Bir dipçikle kafasını parçaladılar ve diğer tutuklulara ibret olsun diye ellerini kesip tribünlerin önüne astılar.” 16 Eylül 1973 günü Victor Jara katledildi… Vücudundan 44 kurşun deliği tespit edildi.

Darbecilerin Jara’yı katlettiği Şili Ulusal Stadyumu’nun ismi artık Victor Jara Stadyumu. Bugün Jara'nın katilleri tarihin çöplüğünde yerini aldılar ama Jara, şarkıları ve kararlı duruşuyla hala şili halkının bağımsızlık mücadelesinde yaşıyor.

Jara'nın duruşu Türkiye'deki işçi, işsiz, öğrenci gençliğe de bir şey öğretiyor. Bugün bizim ülkemizde de cezaevleri gazeteci ve akademisyenlerle dolu. Daha birkaç hafta önce Müjdat Gezen ve Metin Akpınar'ın nasıl hedef gösterildiğine hep beraber şahit olduk. Okullarımızda bilimi değil, Nihat Hatipoğlu'nu layık görenlerle işimizi, ekmeğinizi elimizden alan yine aynı kişi. “Ben yaptım, oldu” anlayışıyla tek parti-tek adam iktidarını sürdürenlere karşı hep bir ağızdan söylemeliyiz doğaya, bilime, sanata ve insanlığa özgürlük taleplerimizi. Hep birlikte söylemeliyiz iş, ekmek taleplerimizi. Ve söylerken taleplerimizi verdiğimiz mücadelenin haklılığına olan inancımızla haykıralım: “Kazanacağız!”

ÖNERİLER

  • ReMastered: Massacre at the Stadium belgeseli
ÖNCEKİ HABER

“İnsan doğası” mevzusu

SONRAKİ HABER

TMMOB: Doğa olayları, doğal afetlere dönüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...