18 Ocak 2019 00:07
Son Güncellenme Tarihi: 18 Ocak 2019 09:10

İzmir’de işçiler neden gururla dolaşıyor?

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel-İş 2 No'lu Şube'nin yetkisine yaptığı itirazı, işçilerin mücadelesi sonucu geri çekti.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Gürsoy TURAN
İzmir

İzmir Büyükşehir Belediyesinde ulaşım hizmetlerinden temizliğe, park bahçelerden kanalizasyon ve su hizmetlerine kadar farklı alanlarda çalışan işçilerin hepsinin yüzüne yansıyan kazanmış olmanın ve hizmetlerinin, dolayısıyla kendilerinin önemini fark ettirmiş olmanın aydınlığı ve haklı gururu var.

Bu gururun yaşanmasına neden olan o güne gidelim. Genel-İş İzmir 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu İZENERJİ’de, belediye yönetiminin itirazıyla KHK ile taşerondan şirkete geçirilen işçiler sözleşme dışı bırakılmıştı. Belediye yönetimi ve belediye başkanı 3 aydır itiraza geri çekeceğiz diyordu ama gereğini yapmayarak sabırları zorluyordu. Şube bu süre içinde birçok kez temsilciler toplantıları, işyeri komiteleri ve işyerleri toplantılarıyla mücadeleye hazırlanıyordu. Eylem günü geldiğinde ise işçiler polis barikatını aşarak açıklamalarını yapmak istedi. Polis 2 No’lu Şube Başkanı Arif Yıldız’a saldırırken, işçiler gözaltına alındı. 2 No’lu Şube Başkan, yönetici ve temsilcilerinin saldırı karşısındaki kararlı tutumu, başta yanlarındaki diğer şube başkanları olmak üzere tüm İzmir işçisine çok hızlı yayıldı.

Bu kadar hızlı yayılmasının bir nedeni de bir süre önce yaşanan İZBAN greviydi. İZBAN işçilerinin şahsında başta ulaşım hizmeti veren otobüs, vapur, tramvay, metro çalışanları olmak üzere belediye işçilerine çok farklı çevrelerden ağır suçlamalar yapıldı. Daha da ağırı greve çıkan İZBAN işçilerinin iş yükü otobüs şoförlerine yüklenerek, dolaylı olarak grev kırıcılığı yaptırılması olmuştu.

ŞOFÖRLER İÇİN FIRSAT OLDU

İZENERJİ işçilerinin ve şubeleri Genel-İş 2 No’lu Şubenin toplusözleşme hakkı için verdiği mücadelesine yönelik polis saldırısı karşısında dayanışma çağrısı gelmesi, otobüs şoförleri için de bir fırsat oldu: İZBAN grevi sürecinde fazla mesaiyle verdikleri hizmetleri için gelen teşekkür mesajının altında ezilmekte olan şoförleri için, gündemde olan toplusözleşme hakkını sahiplenmek ve kendilerine işveren ve sendika eliyle yaptırılmış dolaylı grev kırıcılığının ağır yükünden kurtulma fırsatı! Tüm belediye işçilerine, gözaltına alınanların serbest bırakılması ve basın açıklamasına izin verilmesi talebiyle yapılan iş bırakma çağrısını alan şoförler otobüsleri sağa çekip, yolculara durumu anlatıp kontağı kapattılar. Yolcularla şoförler, hareket memurlarıyla yolcular arasında gergin tartışmalar yaşansa da beklenen bir karar alınmış ve hayata geçirilmişti. Bu kararlılık bir gün sonraki sohbetlere de yansıdı: “Eyleme katılanların 3 yevmiyesini keseceklermiş, olsun. 2 No’lu Şube Başkanına da helal olsun!”

BARİYERLER DURDURAMADI

Temizlik işçilerini de garajın bariyeri durduramadı. Garajın açılmayan bariyerini kıran çöp arabaları, Buca’da, Konak’ta Karşıyaka’da uçan yolu, altın yolu, ikinci kordonu kapattı. Otobüslerin durmuş olmasının zorluğuna rağmen binlerce işçi basın açıklaması yapılmasına izin verilmeyen belediyenin önünün girişini doldurdu.

Bu kararlılık karşı tarafın geri adım atmasına neden oldu. Daha birkaç saat önce darbederek gözaltına aldıkları işçilere “Telefonlarınızı da almıyoruz, arayın görüşün iyi olduğunuzu söyleyin sendikacılara” diyordu emniyet amirleri. Basın açıklamasına izin vermeyen emniyet müdürü, itirazı geri çekmeyen belediye bürokrasisi ve tabii devreye sokulan milletvekilleri, valinin içişlerinin aradığı sendika merkez yöneticileri... Herkes 2 No’lu Şube Başkanının çıkıp işçilere açıklama yapıp sakinleştirmesini istiyordu.

Şube başkanını göz altına almak için az önce kapıyı yumruklayan emniyet amiri, “Bugün şart değil sonra da ifade için gelebilir” diyordu. Dışarıda biriken işçiler diğer taleplerin yanı sıra “Arif başkan yalnız değildir” sloganı atıyordu.

KÜÇÜK BİR 15-16 HAZİRAN

Sonunda talepler kabul edilince şube başkanı çıkıp “Taleplerimiz kabul edildi, söz verildi. Planladığımız eylemleri şimdi erteliyoruz sözler tutulmazsa eylem planı devam edecek” dedi. Ve o andan itibaren işçiler kazanmış olmanın gücünü fark ettirmiş ve bunun haklı gururuyla dolaşmaya başladı. “İzmir’de otobüsleri niye durdurdunuz, diğer şubeleri katmaya ne gerek vardı zaten belediye ile görüşülüyordu” diye dizleri titreyen sendika merkezi, eylem sonrası “Küçük bir 15-16 Haziran yarattınız” diyerek tebrik ettiler.

Yevmiye kesmeden, trafik cezasına, açılacak davalara ve toplusözleşmedeki talepler için yükselen çıtanın üstesinden gelmek için, mücadele, örgütlülük ve sorumluluk gerekir. Ve bu ancak tüm şubeler, tüm işyerleri ve tüm işçilere yayılarak hayata geçirilebilir.

ÖNCEKİ HABER

İşyerinde hastalanan işçi rapor süresi biter bitmez işten atıldı

SONRAKİ HABER

Fransa’da son durum: Macron ‘tartışıyor’, Sarı Yelekliler yürüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...