28 Eylül 2012 12:11

Harb-İş'in itibarını yeniden kazanmak için

Türk Harb-İş Sendikası Anadolu Yakası Şubesinde yarın olağanüstü genel kurul var. Genel merkez kongresinin ardından seçilen yönetim, muhalefette olan şube yönetimlerini olağanüstü genel kurullarla devirmeye çalışıyor. Daha önce Diyarbakır Şubesini olağanüstü genel kurula götüren merkez yönetimi şimdi

Harb-İş'in itibarını yeniden kazanmak için
Paylaş
Gökhan Durmuş

Harb-İş’te son yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz? Harb-İş’in kimliği ciddi bir zarar gördü.

Evet, ne yazık ki kökleri 1950’li yıllara dayanan sendikamız tarihinde ilk kez mevcut yönetim tarafından böylesine seviyesiz ve çirkin bir duruma düşürüldü. Bu durumdan öncelikle Türk Harb-İş Sendikası üyesi ve yöneticisi olarak utanç duyuyorum. Sendikalarda yönetime gelmek için yarış olacaktır ama yönetime gelenlerin işçi haklarını savunmak yerine sendikamızın binasını, parasını ve tüm imkanlarını pervasızca ekip olarak kullanmalarını hiç kimse affetmez, sindiremez. Tüm üyelerimizin hatta kendilerine oy veren üye ve delegelerimizin buna sessiz kalmayacaklarını biliyorum. Ahlak, iman söylemlerini öne çıkaranların nasıl ahlaksızca yaşadıklarını medyada tüm dünya gördü. Genel Eğitim Sekreteri Hamza Akyüz istifa etti, Genel Sekreterimiz Haldun Kurubacak kendisiyle ilgili görüntü olmadığını söyleyerek bir komplo olduğunu iddia etti. Hem yaşadıkları, hem de sendikamız içinde muhalif şubeler için yapılan planlar bu kadınlarla paylaşılmış. Şube yöneticilerimizin bile katılamadığı başkanlar kurulu toplantımızda yaptığımız konuşmalarımız adı geçen kadına telefonla canlı olarak dinletilmiş. Delege arkadaşlarımızı parayla taraf yapmaya çalışmışlar. İşçilerin onurlarının ayaklar altına alınması, parayla satın alınmaya çalışılması sendikal mücadele değil ahlaksızlıktır. İkna etmek ve taraf yapmak için pahalı tespih alındığı söylenen arkadaşlarımız olayı doğruladılar ve kabul etmediklerini ifade ettiler. Olay sadece Hamza Akyüz’ün bireysel hatası olarak görülemez tüm yöneticilerin işin içinde olduğu açık.  Şube olarak Genel Denetim Kurulumuzun konuyla ilgili acilen toplanması için yazılı talepte bulunduk. Acil olarak Başkanlar Kurulumuzun toplanmasını istedik. Ama hâlâ bir açıklama yok. Genel Merkez Yöneticileri bu çirkefliği temizleyerek sendikamızın itibarını kurtarmak yerine şubemizde olağanüstü genel kurulu bir an önce yapmak için çalışıyorlar. Genel Merkez yöneticileri derhal istifa etmeli ve işçilerden sendikamızı bu duruma düşürdükleri için özür dilemelidirler.

Son olayda da ortaya çıktı ki Harb-İş içerisinde büyük bir demokrasi sorunu var. Demokratik bir yapı olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Sendikalarımızın çoğunda ne yazık ki demokrasi sorunu var. İktidara gelen her ekip öncelikle muhalefeti bitirmek istiyor. Amaçları mücadele olanlar muhalefeti bitirmez, ondan beslenirler. Muhalefet itici güçtür. Sendikalarda sınıfın birliğini ve bütünlüğünü sağlamak yerine işçileri ayrıştırıyor ve düşmanlık tohumları ekiyorlar. Genel Başkanımız bana bizzat, şubemizde olağanüstü genel kurul yapmak için tüm imkanlarını kullanacağını yüzüme söyledi. Şubemizde açık yakalamak için Genel Denetim Kurulu üyeleri habersiz geldiler tüm evraklarımızı incelediler bir şey bulamadılar. Muhalif şube başkanlarını, üyelerimizi Disiplin Kuruluna verdiler. Arabalarımızı aldılar şubemizde aylardır hizmet aracımız yok. Genel Merkezimizin işi gücü muhalefeti bitirmek ve öncelikle dinamik ve mücadeleci bir şube olan şubemizde olağanüstü Genel Kurul yapmak. Genel Merkez yöneticilerimizin sendikamızda muhalefete tahammülsüz ve baskıyla herkesi sindirmeye çalışıyorlar. Mevcut yönetim demokrasi kanallarını tıkadı ve baskı ve yaptırımlarla da herkesi kendilerince hizaya çekmeye çalışıyorlar. Başta İstanbul işçisi olmak üzere Türk Harb-İş üyeleri tüm bunlara sessiz kalmayacaktır. 


SENDİKAL MÜCADELE UNUTULDU

İşçi sınıfına yönelik ciddi saldırılar var. Ulusal İstihdam Stratejisi, Toplu İş İlişkileri Kanunu. Bunlar karşısında sessiz bir işçi sınıfı. Neden sendikalar suskun?

İşçi sınıfını harekete geçirecek olan örgütleridir. Konfederasyon ve Genel merkez yöneticileri işçileri mücadeleye sevk etmek yerine hükümetin ağzının içine bakarsa, bürokrasiden medet umarsa, sendikacılığı alanlardan koltuklara taşırsa işçileri birleştirmek yerine parayla pulla satın almaya, taraf yapmaya uğraşırsa sendikacılık iflas etmiş demektir. Bizim gibi susmayan, kavga veren, dayanışmayı örgütlemeye çalışan şube başkanlarını teker teker yok etmeye çalışıyorlar.  Sendikal mücadele unutuldu. Hükümetle, işverenlerle ahbap çavuş ilişkisi içindeler ve susuyorlar. Pek çok işyerinde yetki verilmediği için toplu sözleşmeler yapılamıyor. Bunun için bile koridor aşındırmak dışında hiç bir şey yapılmadı. Ve gelinen noktada sizin sorduğunuz Toplu İş İlişkileri Kanunu’nun bir an önce çıkarılması mutabakatı. Bizler mutabakatta ne var bilmiyoruz. Bilgilendirilmiyoruz. Biz şube olarak genel saldırılara karşı asla susmadık.  İstanbul işçisi genel merkezin ya da konfederasyonun olup olmadığına bakmaz. Yapılan mücadelenin haklılığına bakar ve yanında yer alır. İşte bu nedenle bizi yok etmek istiyorlar. Tepe yönetimler sınıfı düşünmüyor. İşyerlerinden, şubelerden, yerellerden bir mücadele yükseltilmediği sürece de durum değişmeyecek.  


SINIFIN BİRLİĞİNİ OLUŞTURUYORUZ

Harb-İş delegeleri size neden oy versin diğer sendikacılardan farkınız nedir?

Aslında diğer soruların içinde sendikal anlayışımızı anlatmaya çalıştım. Anadolu yakası şubesinde sınıf mücadelesi içinde elinden geleni yapmaya çalışan bir ekibiz. Yapılan işleri ekibimizle birlikte yapıyoruz. Biz daha öncesinde kendi ekibimizden olan Genel Merkez yöneticilerini de eleştirdik. Körü körüne adamcılık yapmadık. Onların eksikliklerini de kıyasıya eleştirdik hatta ekibimiz içinde ön seçimle adaylarımızı belirledik. Demokrasinin en güzel örneği budur. Listelerimiz kapalı kapılar arkasında yapılmadı. Ekiple tartışıldı, herkesin görüşü alındı. Bizim farkımız bu. Emek örgütü olan sendikamızı layıkıyla temsil etmeye çalışıyoruz, sınıfın birliğini oluşturmak için çaba sarf ediyoruz. Ahlaksızlıklara izin vermiyoruz. Ben üyelerimizin ve delegelerimizin tamamının Genel Merkez yöneticilerimiz tarafından sendikamızın içine düşürüldüğü bu durumdan kurtarılması ve itibarının kazandırılması için şubemiz genel kurulunun fırsat olduğunu söylemek istiyorum. Delegelerimiz genel kurulumuzda ahlaksızlığa, rüşvetçiliğe ders vermelidir. Delege arkadaşlarımı sendikamızın itibarını yeniden kazandırmak için ekibimize oy vermeye ve  hesap sormaya çağırıyorum.


MÜCADELECİ ŞUBE OLMAK SUÇ

Şubenizde olağanüstü genel kurul yapılacak. Nedir olağanüstü genel kurulun gerekçeleri? Özellikle işçilerin sorunlarıyla yakından ilgilenmediğiniz söyleniyor.

İstanbul Anadolu Yakası Şubesi her zaman dinamik, mücadeleci bir şube olmuştur. Üyelerimiz direnişlerle, eylemlerle pişerek bugünlere gelmiş bilinçli işçilerdir. Şubemiz bizim yönetimimiz boyunca hem işyerlerindeki sorunlarla ilgilenmiş hem de diğer sendikalarla mücadeleyi birleştirmek için çaba sarf etmiştir. Şubeler platformu çalışmalarında yer alan, sendikamızdaki yanlış uygulamaları eleştiren ve sendikaların işçi sınıfına yakışır örgütler olması gerektiğini savunan bir ekibiz. Sınıf dayanışması ve saldırılara karşı ortak mücadele için elimizden geldiğince çaba sarf ettik. Şubemizin bu dinamizmi birilerini rahatsız ediyor. Bizden kurtulmak istiyorlar bu kadar net. Biraz önce söyledim şubemizin denetimlerinden herhangi bir şey çıkaramadılar. Zorlama gerekçeler üretiyorlar. Şubemizde tüm kurullarımız ciddiyetle çalışıyor. İşyerlerini ziyaret ediyoruz. Temsilciliklerimizde öğlen saatlerinde üyelerimiz düzenli bilgilendiriliyor. Kurullarımıza ulaşan tüm sorunlarla ekip olarak derhal ilgileniyoruz ve üyelerimizi bilgilendiriyoruz. Bizlere şu ana kadar üyelerimizden çalışmadığımıza dair eleştiri gelmedi. Sendikacılığımızı takdir ettiklerini biliyorum. Ekibimiz çalışmıyorsa olağan genel kurulda zaten biz ağzımızla kuş tutsak seçilemeyiz. Amaç üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olunca gerekçeleri oturup yazıyorlar. Bize imzalar geldiğinde  biz tüm delege arkadaşlarımıza ve Genel Merkezimize yıllık izinler toplu olarak kullanıldığından izin bitiminde gerekçeleri ana tüzüğümüze göre inceleyeceğiz ve bir karara varacağız diye bildirdik. Ama bu süreç bitmeden şubemiz baypas edilerek Genel Merkez tepeden kararını aldı. Seçim işlemlerini bizzat yürüttü. Amaç bir an önce muhalefeti bitirmek. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Bu da zorunlu imam hatip

SONRAKİ HABER

3 yıldır gözyaşı var adalet yok!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...