11 Ocak 2019 08:48
Son Güncellenme Tarihi: 11 Ocak 2019 09:01

Oyuncu Deniz Çakır: Yapılan suçlamaları reddettim

Başörtülü kadınlara hakaret ettiği iddia edilen Çakır, adliye çıkışı açıklama yaptı: Bahsi geçen hiçbir şeyi yapmadım. Suçlamalar benim duruşuma ters

Oyuncu Deniz Çakır, İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı | Fotoğraf: Akın Çeliktaş/DHA

Paylaş

Başörtülü kadınlara bir AVM'de hakaret ettiği iddia edilen oyuncu Deniz Çakır, hakkında bu sebepten ötürü başlatılan soruşturma kapsamında İstanbul Adliyesinde savcılığa ifade verdi. Çakır, adliye çıkışında yaptığı basın açıklamasında, "Bahsi geçen hiçbir şeyi yapmadım. Bir sanatçı bir kadını 'başörtülü, başörtüsüz' diye ayırmaz. Suçlamalar benim bugüne kadarki duruşuma ters" dedi. Çakır, görüntülerin savcılığa sunulduğunu söyledi. Çakır'ın savcılık ifadesi de ortaya çıktı. 

Oyuncu Deniz Çakır, ifade vermek üzere bugün avukatı Bahri Bayram Belen ile birlikte saat 10.30 sıralarında Çağlayan'daki İstanbul Adliyesine gitti. Çakır'ın ifade vermek üzere geldiği savcılık katında koridoru kapatan güvenlik görevlileri yoğun güvenlik önlemleri aldı. Bir süre ifade vermek için kalem odasında bekletilen Çakır, daha sonra saat 11.00 sıralarında basın suçlarından sorumlu Başsavcı vekili Murat Çağlak'a ifade verdi. Çakır, yaklaşık bir saat süren ifadesinin ardından avukatıyla birlikte adliye önündeki meydana çıktı.

SAVCILIK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Oyuncu Deniz Çakır'ın savcılığa verdiği ifadesi ortaya çıktı. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Murat Çağlak tarafından ifadesi alınan Deniz Çakır ifadesinde, olay günü saat 19.00 sıralarında bir doğum günü kutlaması için arkadaşlarıyla beraber bir kafeye gittiklerini söyledi. Bir süre sonra iki kadının gelerek yan masalarına oturduğunu söyleyen Çakır'ın, "Bu kadınların bakışı ve hareketleri beni yargılar ve taciz eder şekildeydi. Ben yaptığım iş gereği insanların bana bakmasına alışkın olmama rağmen bu iki kadının davranışları sıradışı olduğu için rahatsız olmuştum. Sonra bu iki kadının arkadaşları da gelince bizden rahatsız olduklarını hissettirip arka masaya geçmeleri ve bana aynı şekilde bakmaları üzerine ben de 'Ne oluyor' der gibi onlara baktım. Bu şekilde böyle bir gerginlik oldu. Ancak sonrasında olayı önemsemeyip, masamıza döndük" dediği kaydedildi.

Doğum günü kutlaması esnasında fotoğraf çektiklerini belirten Çakır'ın, "Sohbet ettik. Fotoğraf çekilme esnasında arkadaki kadın grubu kendilerinin fotoğrafını çektiğimizi düşünerek, 'Bizi mi çekiyorsunuz' dediler. Biz de kendilerini çekmediğimizi söyledik. Hatta arkadaşım telefonu götürerek kendilerine gösterdi. Fotoğraflarının olmadığını görünce ikna oldular. Bir süre her iki masadaki kişiler kendi eğlencesine devam etti. Bu arada kafenin garsonlarından birine kendi fotoğraflarının alındığını söylemişler. Garson gelip bize söylediğinde almadığımız konusunda bilgi verdik" dediği ifade edildi.

Söz konusu kadınların fotoğraflarının çekildiği ısrarlarının sürdüğünü anlatan Deniz Çakır'ın, "Kadınların ısrarla fotoğraflarını aldığımızı söylemeleri nedeniyle telefonu hızlıca masaya koyduğumda camı kırıldı. Telefon evde. Size bugün ulaştıracağım. Sonrasında konu kapandı. Yarım saat sakin oturduktan sonra ayrıldım. Ayrılırken herhangi bir tartışma ya da olay çıkmadı. Ben kesinlikle anlattıklarım dışında kafeye girerken bu kadınlara  bakarak alay eder tarzda euzü besmele çekip jest ve mimik hareketi yapmadım. Zaten bu kadınlar benden sonra kafeye geldiler. Yine bu kadınlara bağırarak 'Ben Atatürkçü'yüm, burası Atatürk Türkiye'si Arabistan değil. Siz Arabistan'a İran'a gideceksiniz' şeklinde herhangi bir cümle kullanmadım. Tüm hayatım boyunca ayrımcılık yapılmasına karşı durmuş bayanlar ile ilgili sosyal destek projelerinde yer almış bir insanım. Böyle bir konudan dolayı ifade vermek zorunda bırakıldığım için çok üzgünüm" dediği öğrenildi.

Çakır'ın "Olayın 30 Aralık 2018 tarihinde olmasına rağmen 4 Ocak 2019 tarihinde dilekçe verilmesi, kafeden ayrılırken herhangi bir tartışma ortamının olmaması ve olayın orada bitmiş olması hususlarını düşündüğümde müştekilerin iyi niyetli olmadıkları kanaatindeyim. Arabistan kelimesinin geçtiği tek cümle kendi masamdaki arkadaşlarımın duyabileceği şekilde, içkili bir mekanda içtiğim içkiye, çektiğim fotoğrafa karışılıyor, yargılanarak bakılıyor, 'Burası Arabistan mı? Atatürk Türkiye'si' şeklinde söyledim. Ancak bu söylemi mi kesinlikle karşı tarafın duyacağı ses tonuyla ya da onlara hitaben söylemedim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmem" dediği kaydedildi. 

"SUÇLAMALAR BENİM BUGÜNE KADARKİ DURUŞUMA TERS"

İfadesi sonrasında basın açıklaması yapan Deniz Çakır, "Yapılan suçlamaları kesinlikle reddettim. Ben bugüne kadar hiç kimseyi kadın, erkek, başörtülü, başörtüsüz, hayat tarzı, cinsiyeti, dini, inancı, rengi için ayırmadım. Tam tersine birleştirmek için sosyal projelerde bulundum. Benim her zaman bugüne kadar duruşum ve yaptığım şeyler bellidir. Ayrıştırmak için değil, birleştirmek için bir sürü mücadele verdim. Bahsi geçen hiçbir şeyi de yapmadım. Zaten ifademi de verdim. Suçlamalar benim bugüne kadarki duruşuma ters. Bir sanatçı bir kadını başörtülü, başörtüsüz diye ayırmaz. Benim hayatımda türbanlı, başörtülü, farklı dinden, renkten, ailemden, arkadaşlarımdan, hayranlarımdan bir sürü insan var. Bugüne kadar hepsini sarıp, sarmaladım. Hepsi beni çok severler. Şu anda da yanımdalar" diye konuştu.

Çakır, gazetecilerin sorusu üzerine "Görüntüler var hepsini savcılığa sunduk. Fakat şu an bir yargı süreci var daha fazla konuşmam doğru değil. Tüm görüntüler incelendi. Zaten ortada her şey" dedi.

"SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMAYA İHTİYAÇ DUYMADIK"

Çakır'ın avukatı Bahri Bayram Belen ise Çakır hakkında, "Hakaret, özel hayatın gizliliğine müdahale ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik" gibi ciddi suçlamalar olduğunu belirtti. Avukat Belen, olumsuz bir karar çıkabileceğini sanmadığını ifade ederek, adli bir süreç olduğu için olayın ayrıntısını anlatamayacağını söyledi. Bir gazetecinin, "Suudi Arabistan'a gidin" dedi mi?" sorusuna avukat Belen, "Böyle bir şey demediğini söyledi" cevabını verdi. "Suç duyurusunda bulundunuz mu?" sorusuna ise, "Suç duyurusunda bulunmak çok kolay bir şey. Ama bu nedenle suç duyurusunda bulunmak aslında Deniz hanımın düşüncelerine ters, toplumda gerginliği artırıcı bir şey değil. Buna ihtiyaç duymadık" diye cevap verdi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

İZBAN hattına kaya düştü, seferler aksadı

SONRAKİ HABER

Saray’a koruma ordusu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...