27 Aralık 2018 09:45

Adalet Nöbeti sona erdi ama mücadele sürecek

Cumhuriyet gazetesinin tutuklu avukatları nezdinde başlatılıp haksız tutuklamalara karşı sürdürülen Adalet Nöbeti son kez tutuldu.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Hukuk örgütlerinin tutuklu meslektaşları için 6 Nisan 2017’de İstanbul Adliyesi’nde başlattıkları ‘Adalet Nöbeti’ 85. haftasında sona erdi. Çağlayan’daki İstanbul Adliyesinde bulunan Adalet Tanrıçası Themis Heykeli’nin altında 85 haftadır hiç ara vermeden tutulan Adalet Nöbetinin sonunda avukatlar, “Hak, hukuk, adalet” sloganlarıyla balon uçurdular. Nöbetin son haftasında HDP Milletvekilleri Züleyha Gülüm, Oya Ersoy ve Filiz Kerestecioğlu ile ‘Dışarıdaki Gazeteciler’ hukukçuları yalnız bırakmadı.

‘BİR SOLUKLANMANIN EŞİĞİNDEYİZ’

85. hafta Adalet Nöbeti’nin basın açıklamasını Avukat Kemal Aytaç okudu. Aytaç, nöbet sona erse de adaletsizlik, keyfilik ve hukuksuzluk devam ettiği sürece adalet mücadelelerinin başka biçimler ve araçlarla devam edeceğini söyledi:
“İşte bu yüzden, Attila İlhan’ın dizesinden esinlenerek söylersek, “birikip yeniden sıçramak için” birlikte yeni yol ve yöntemler arayacağımız, zenginleşerek, tazelenerek ve güçlenerek adalet mücadelesine devam edeceğimiz bir soluklanmanın da eşiğindeyiz.”

‘ADALET ARAYIŞI BUGÜNKÜ KADAR İHTİYAÇ HALİNE GELMEMİŞTİ’

Nöbetin ilk haftasındaki polis müdahalesini hatırlatan Aytaç, “Tüm engellemelere rağmen 85 hafta aynı cesaret ve kararlılıkla, aynı ısrar, inat ve iradeyle yılmadan adalet mücadelesi vermeye, adalet için nöbet tutmaya devam ettik. Adalet Nöbetinin 85 hafta boyunca kesintisiz ve kararlılıkla devam etmesi nedensiz değil elbette: adalet arayışı hiç bugünkü kadar yakıcı ve acil toplumsal ihtiyaç ve talep haline gelmemişti çünkü. Bu topraklar üzerinde adaletsizlik her daim var oldu evet; ama adaletsizlik, hukuksuzluk ve keyfilik hiç bugünkü kadar pervasızca yaşanmamıştı. Adaletin ayaklar altına alındığı, hukukun ve yargının siyasal iktidarın elinde ‘yargısız infaz’ aracı ve bir sopa olarak kullanıldığı bir dönemde yaşamaktayız. Adil bir yargılanmadan, şeklen dahi olsa yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığından söz edebilmek mümkün değildir. Siyasal iktidarın tak diye emrettiğini, hafta sonu demeden adliyeyi açtırarak şak diye yerine getiren bir yargı düzenine tanıklık etmekteyiz ne yazık ki” dedi.

‘DÜŞMAN HUKUKU DEĞİL DÜŞMANLARIMIZ İÇİN DAHİ HUKUK’

Nöbetin Cumhuriyet Gazetesi çalışanı üç avukatın haksız ve keyfi tutuklanması üzerine başlatıldığını anımsatan Aytaç, zamanla haksız ve keyfi şekilde tutuklamalara maruz kalan başka avukatlar ve tüm hukuksuzluklara karşı bir kürsü haline döndüğünü ifade etti:
“Yalnızca kendimiz ve benzer düşünceyi paylaştığımız insanlar için değil herkes için adalet istedik. ‘Düşman hukukunu değil, düşmanlarımız için dahi hukuk talep ettik.”

‘NÖBETİN MEŞRULUĞU MAHKEME KARARIYLA TESCİLLENDİ’

Aytaç, Adalet Nöbeti’nin Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) 2017 yılı İnsan Hakları, Demokrasi, Barış ve Dayanışma ödülü, Kartal Hukukçular Derneği’nin 2017 yılı Hukuk ve Adalet Ödülü ve İstanbul Barosu’nun ev sahipliğinde düzenlenen Ayın Karanlık Yüzü adlı uluslararası konferansta Hukuk ödüllerini aldığını aktardı. Nöbetin meşruluğunun mahkeme kararıyla da tescillendiğine değinen Aytaç, “Adalet Nöbetinin ilk haftasındaki polis saldırısının ardından gözaltına alınan ve haklarında dava açılan 9 arkadaşımızın yargılandığı davada İstanbul 50. Asliye Ceza Mahkemesi, toplanma özgürlüğünün demokratik bir toplumda ifade özgürlüğü ile birlikte ele alındığının, kurulu düzene karşı çıkan ve barışçı yollarla ifade edilen siyasi görüşlere imkân tanınmasının ve toplanma özgürlüğünün özünün korunması gerektiğinin altını çizmiş ve beraat kararı vermiştir” dedi.

‘MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEKTİR’

Aytaç konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Adalet Nöbeti birlikte ve bir arada olmanın gücünü ve önemini de hatırlattı bize bir kez daha. Mücadelenin bizi beslediğini ve güçlendirdiğini, dayanışmadan ve birlikten güç doğduğunu bir kez daha hayat içinde gördük ve sınadık. Adalet Nöbetinin geride kalan 85 haftasının ardından geldiğimiz aşamada yarınlara bir umut ve ilham alınacak bir mücadele geleneği bırakabildi isek, tutuklu meslektaşlarımızın direnme ve dayanma güçlerine bir nebze olsun katkı sağlayabildi isek, yaşanan adaletsizlikleri ve hukuksuzlukları kamuoyunda biraz olsun görünür kılabildi isek kendimizi amacımıza ulaşmış sayabiliriz. Başlarken söylediğimiz sözü bitirirken bir kez daha tekrarlıyoruz. Adalet Nöbeti sona erdi ama adalet, temel hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi mücadelemiz devam edecektir.”

Nöbetin sonunda avukatlar, Çağlayan meydanında ‘Hak, hukuk, adalet’ talebiyle balon uçurdular. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

31 Aralık 2018 pazartesi günü tatil mi?

SONRAKİ HABER

Gölcük’te köy yolunda heyelan meydana geldi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...