16 Aralık 2018 11:07

Musa Özuğurlu, Suriye'ye olası operasyonu değerlendirdi

Gazeteci Musa Özuğurlu, Kuzey Suriye’ye olası operasyonu değerlendirdi: Erdoğan’a içeride güç kazandırır pratikte bir değişiklik yaşanmaz.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Yasin KOBULAN

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik askeri bir operasyonu yerel seçimler öncesi gündeme getirmesinin politik bir amaç taşıdığını belirten Gazeteci-Yazar Musa Özuğurlu, “Eğer ABD sınırlı ve oradaki YPG varlığını nitelik olarak değiştirmeyecek bir operasyona izin verirse o zaman sorun çıkmaz. Bu görünürde sadece Erdoğan’a içerde güç kazandırır, pratikte herhangi bir değişikliğe gitmez, aynı durum devam eder” dedi.

Türk Silahlı Kuvvetlerin (TSK), Mahmur Kampı ve Şengal’e yönelik giriştiği hava saldırıları, bölgeyi ve bölgeye dair hesapları olan siyasi aktörleri hareketlendirdi. Bölgeyi yakından takip eden isimlerden biri olan gazeteci-yazar Musa Özuğurlu, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik operasyon açıklamalarını ve olası bir operasyonun tetikleyeceği gelişmeleri yorumladı.

‘İÇERDE GETİRİSİ HESAPLANMIŞTIR’

 Erdoğan’ın, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik operasyonu 31 Mart yerel seçimleri öncesi gündeme getirmesi üzerinde duran Özuğurlu, buna dair “Politika, dediğimiz şey bir taşla çok kuş vurma sanatıdır. Böyle bir hamleyi yaparken elbette Erdoğan bunu düşünmüştür. Erdoğan, ABD’nin, Rusya’nın, Suriye’nin tepkilerini, Kürtlerden gelecek tepkileri, aynı şekilde içerden gelecek itirazları da düşünmüştür veya bunun içeride nasıl getirisi olacağını düşünmüştür” değerlendirmesinde bulundu. Özuğurlu, yine Erdoğan’ın tarih vererek bir açıklama yapmasının bölgeye yönelik bir operasyonun olma olasılığını güçlendirdiğini de belirtti.

‘ÖSO KULLANILACAK’

Mevcut durumda “Bundan sonra ne olacak?​” sorusunun önemli olduğunu vurgulayan Özuğurlu, şunları ifade etti: “Bu sorunun cevabını verebilmek için birtakım verileri değerlendirmek lazım. Bir saldırı olursa hangi unsurlarla yapılacak, ne kadar derinlikte ve genişlikte olacak, hangi merkezler hedef alınacak? Bunların cevabı, aynı zamanda ABD’nin Türkiye’ye yönelik tepkisini de belki belirleyecek olan bir durum. Daha sonrasına bakmak gerekiyor bence. Eğer yerleşim yerlerinin direk hedef alınması söz konusu değilse, bir görüntü vermek için yapılacaksa bu operasyon, ABD sesini çıkarmayabilir. Bir süre daha herhangi bir karşılaşma olmaması için kenarda durabilir. Ama bugüne kadar ABD’nin çok büyük yatırım yaptığı ve ısrarla ‘kabul edilemez’le açıkladığı bir ortamda operasyonun yapılması, ABD’nin buna karşılık vermesi demektir. Bunu doğrudan ABD unsurlarının cevap vereceği anlamında söylemiyorum. Bugüne kadar ABD zaten oradaki askeri stratejisini iki ayaklı kurdu. Birincisi; orada kendisi üstleri ve varlığı ile beraber. İkincisi de işbirliği yaptığı YPG veya daha genel tanımı ile SDG ile karşılık verebilir.

Buna karşılık Türkiye’nin de aynı şeyi kullanabileceğini görüyoruz. Doğrudan TSK unsurlarının oraya sokulması yerine -geniş anlamda söylüyorum, yoksa yönlendirecekler olacaktır- askeri güç olarak ÖSO çeteleri kullanılacak. Öyle bir şey olursa Türkiye bu operasyonu doğrudan yapmış olmayacak aslında. Bütün bunlar soru işareti olarak önümüzde duruyor. Bunların ne şekilde olacağını kimse bilmiyor.”

Özuğurlu şunları belirtti: “Türkiye’nin oradaki nihai hedefi, Kürtlerin hiçbir şekilde bir kazanım elde etmemeleri. Türkiye bunu kendisine bir tehdit olarak görüyor. Ama Rusya’nın yaklaşımı kültürel ya da başka bir seviyede Suriye’nin yeni oluşumunda Kürtlerin yer alması. Şu sıralarda böyle bir konjonktür olduğu için Rusya ile Türkiye, Kürtler konusunda karşı karşıya gelmiyor. İlerde bu problemin çözüldüğünü ve ABD’nin aradan çıktığını düşünelim. O zaman Rusya ile Türkiye karşı karşıya gelir. Şimdiki konjonktür Rusya’nın Türkiye ile birlikte hareket etmesini sağlıyor. Rusya o açıdan sesini çıkarmıyor. Rusya’nın asıl hedefi, ABD’yi oradan çıkarmak. Dolayısıyla Türkiye’nin ABD’nin varlığına yönelik herhangi bir hamlesine destek verir” dedi.

‘BÜYÜK BİR KRİZ DOĞABİLİR’

Özuğurlu, ABD açısından ise Afrin’e nazaran bu bölgede doğrudan kendisinin yer alması nedeniyle durumun farklı olduğuna dikkat çekti. Kürtlere verdiği sözü tutması ve korumaya devam etmesi halinde Türkiye’nin ABD ile karşı karşıya geleceğini söyleyen Özuğurlu, bunun ise çok büyük bir krizin doğması anlamına geldiğini ifade etti. Özuğurlu, bu konuda “Bu Türkiye’nin farklı bazı taahhütlerin altına girmesi demektir. Erdoğan’ın bu açıklaması, Türkiye’yi çok daha zor bir duruma sokabilir. Eğer ABD sınırlı ve oradaki YPG varlığını nitelik olarak değiştirmeyecek bir operasyona izin verirse o zaman sorun çıkmaz. Bu görünürde sadece Erdoğan’a içerde güç kazandırır, pratikte herhangi bir değişikliğe gitmez, aynı durum devam eder. Fakat ABD karşı gelirse, karşı gelişinin dozajına bağlı olarak Türkiye’nin durumunu, Erdoğan’ın durumunu o zaman konuşabiliriz” değerlendirmelerinde bulundu.

'KÜRTLERİN ZOR DURUMDA KALMASINI İSTİYORLAR'

Suriye’nin Rusya gibi Türkiye’nin ABD ile karşı karşıya gelmesini ve Kürtlerin zor durumda kalmasını istediğini ifade eden Musa Özuğurlu, “Ama öldürmesini, yok etmesine göz yumamaz. Çünkü böyle bir dinamiğin orada yok olmasına hiç kimse göz yumamaz. Kürtlerin kendisine dönmesi için resmi olmasa da bunu onaylayabilir. Ama Suriye, Türkiye’nin saldırısını ‘benim topraklarıma saldırıyorsun’ şeklinde bir argüman olarak da kullanabilir. Kürtlerle ufak bir anlaşma sinyali olması durumunda Suriye, Türkiye’ye karşı harekete geçer. Bu durumda Türkiye’nin daha zor durumda kalacağını öngörebiliriz” dedi. (İstanbul/MA)

ÖNCEKİ HABER

Diyarbakır’da emekçiler krizin yüküne karşı alana çıktı

SONRAKİ HABER

Campaign of solidarity with Evrensel launched in Germany

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa