Diyarbakır, Batman ve Van'da 68 kişi gözaltına alındı

Diyarbakır, Batman ve Van’da tecride karşı açlık grevine girenlere yönelik operasyonda 68 kişi gözaltına alındı. HDP milletvekileri gözaltılara tepki gösterdi. Ayşe Acar Başaran, barışı ve çözüm iradesini haykıranların gözaltılarla geri adım atmayacağını söyledi. Meral Danış Beştaş ise, barışın annelerin ısrarıyla geleceğini dile getirdi. Selçuk Mızraklı da Kürt sorununun çözümü için tecridin kalkması gerektiğini ifade etti.

PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin kaldırılması talebiyle süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eyleminde 34 günü geride bırakan DTK Eş Başkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in taleplerinin sahiplenilmesi amacıyla Tevgera Jinên Azada (TJA-Özgür Kadın Hareketi) üyeleri ve Barış Anneleri, dün üç kentte açlık grevi eylemleri başlatmıştı. 3 gün süreli başlatılan bu eylemler sonrasında Diyarbakır, Batman’da ve Van’da açlık grevlerine girilen HDP İl Örgütü binalarına polis baskını yapıldı. Yapılan bu baskınlar sonucu Diyarbakır’da 25 kişi, Batman’da 29 kişi, Van’da, 14 kişi gözaltına alındı. Batman’da ise gözaltına alınan açlık grevi eylemcilerinden 4’ü emniyette ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parlamento Kadın Grubu, HDP Genel Merkez binasında yaşanan gözaltılara ilişkin basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın toplantısına HDP Milletvekilleri Ayşe Acar Başaran, Dersim Dağ, Ebru Günay, Muazzez Orhan, Nuran İmir, Semra Güzel, Serpil Kemalbay, Şevin Coşkun, Tülay Hatimoğulları ve Züleyha Gülüm katıldı.

HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, Güven’in bir milletvekili olarak Türkiye’nin sorunlarının çözümünü Meclis kürsüsünden ifade etmesi gerektiğini ancak bedenini açlığa yatırdığını söyleyerek, “Leyla Güven bedenini açlığa yatırarak çığlığını dünyaya duyurmak istemektedir” diye konuştu.

‘BARIŞIN SİMGESİ TÜLBENTLER YERLERDE SÜRÜKLENDİ’

Yaşanan gözaltılara dair konuşan Başaran, “İl örgütü binalarımıza girilmiş. Annelerin barışın simgesi olan tülbentleri yerlerde sürüklenmiştir. Dün hepimiz izledik ve gördük. Sadece bir sivil itaatsizlik eylemi olan, bir barış haykırışı olan, kendi bedeninden başka hiçbir şeye zarar vermeyen bu eyleme çok sert bir biçimde müdahale edilmiştir. Bu açlık grevini gerçekleştirenler 40 yıldır Türkiye’nin içerisinde olduğu savaştan en çok etkilenenler, savaşta çocuklarını kaybedenler, işkencelere maruz kalanlar, dilleri yasaklanan barış annelerimiz. O kadınlar yerlerde sürüklenerek gözaltına alındılar. Ama bunun karşısında barışı ve çözüm iradesini haykıranların gözaltılarla geri adım atmayacaklarını bir kez daha ifade etmek istiyoruz” dedi.

‘GÜVEN’İN TALEBİ KÜRT HALKININ TALEBİDİR’

Çözüm sürecinin Türkiye halklarının nefes aldığı bir süreç olduğunu belirten Başaran, iktidara şöyle seslendi: “Bir kez daha ifade ediyoruz. Leyla Güven’in talebi Kürt halkının, kadınların, Türkiye halklarının talebidir. Bu talebi yükseltmek, İmralı tecridini kırmak için bütün saldırılara karşı yekvücut direnmeye, zılgıtlarımızı yükseltmeye devam edeceğiz. Bu gittiğiniz yol, yol değil. İmralı’nın kapılarının açık olduğu 2,5 yıllık bir süreçten geçtik. Sonrasındaki 3 yıllık süreci de hepimiz beraber tecrübe ettik. Bu yoldan dönülmelidir. Leyla Güven’in talebini her yerde ifade etmeye devam edeceğiz. Bizi böyle yıldıracaklarını zannedenler kadınların mücadele tarihine baksınlar.”

‘KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN TECRİT KALKMALI’

Gözaltılara ilişkin konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Selçuk Mızraklı, “Bu sorun sadece bir siyasi mahkum sorunu değildir. Türkiye’nin en büyük sorunu olarak kabul ettiğimiz Kürt sorunu noktasında siyasi ve toplumsal kişiliği itibariyle bundan önceki süreçlerde de Türkiye’de çatışmasızlığın temini noktasında önemli sorumluluklar almış olan Öcalan’ın tecrididir. Böyle olduğundan itibaren barıştan, çözümden yana, çatışmasızlığın üretilmesinden yana olan herkesin bu konuda sorumluluğu vardır. Çözüme ulaşabilmek için öncelikle tecritin kaldırılması gerekiyor. Biz kırılmayız, diz çökmeyiz ama bu zulmü yapanlar hukukun yoluna gelmek zorunda kalacaklardır” dedi.

‘BARIŞ, ANNELERİMİZİN ISRARIYLA GELECEK’

HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, Meclis Genel Kurulu’nda bütçe ile ilgili konuşmasına başlamadan önce yaşanan gözaltıları kınadı.

Elindeki fotoğrafı göstererek, Diyarbakır’da 80 yaşındaki kadınların yerlerde sürüklenerek gözaltına alındığını dile getiren Beştaş, “Bugün burada kadın haklarına dair çokça şey söylendi. Diyarbakır il binamız basıldı 300 polisle. 80 yaşındaki anneler yerlerde sürüklendi. Terliklerini, ayakkabılarını giymeden gözaltına alındılar. Hatun Tuğluk’un cenazesinin defnedilmemesine, Taybet Ana’nın cenazesinin bir hafta sokakta bekletilmesine ne diyeceksiniz? Bu görüntüler uzaydan gelmedi. Batman il binamız kuşatılmış durumda. Sebep açlık greviymiş. Dünyanın hiçbir yerinde açlık grevi suç sayılmaz. Unutmayın barış bu topraklara annelerimizin talepleri, ısrarıyla gelecek. Bu baskını kınıyorum” dedi.

GÖZALTILAR MECLİS GÜNDEMİNDE

Beştaş yaşanan gözaltıları İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e sordu.

Beştaş’ın sorduğu bazı sorular: “Leyla Güven’in talebini sahiplenen yurttaşlar neden gözaltına alınmıştır? HDP il örgütlerine yönelik kolluk baskınlarına ilişkin talimatı siz mi verdiniz? Leyla Güven’in başlatmış olduğu ve bugün 34 üncü gününde olan açlık grevine ilişkin toplumsal destek oluşması bakanlığınızı neden kaygılandırmıştır? Bu kaygının nedeni Leyla Güven’in talebinin haklılığı mıdır?​”

CEZAEVLERİNDE AÇLIK GREVİ YAYILIYOR

HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’e, destek amaçlı açlık grevi eylemi cezaevlerinde yayılıyor.

Tüm cezaevlerinde başlatılan eylem yeni katılım ve gruplarla sürüyor. Van Yüksek Güvenlikli, T Tipi ve F Tipi Kapalı cezaevlerindeki tutuklular tarafından başlatılan açlık grevi ikinci grup tarafından sürdürülüyor. 27 Kasım’da itibaren süresiz-dönüşümlü açlık grevine başlayan tutukluların 10 günlük eylemlerini, ikinci grup devraldı.  Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi, T Tipi Cezaevi ve F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 10’ar tutuklunun başladığı eylemi 5 gün önce ikinci grup tarafından devralındı. Üç cezaevinde 30 tutuklu Öcalan üzerindeki tecridi protesto ediyor.

Malatya’da da cezaevinde siyasi tutukluların 27 Kasım günü ‘hasta tutsakların serbest bırakılması ve tecrit uygulamasının son bulması’ talebiyle başlattıkları süresiz dönüşümlü açlık grevini 2’nci grup devraldı. (HABER MERKEZİ)