25 Nisan 2019 09:45
Son Güncellenme Tarihi: 25 Nisan 2019 13:49

'FETÖ'den tutuklanan Talha Uğurluel hakkında tahliye kararı

'FETÖ' soruşturması kapsamında tutuklanan Yazar Talha Uğurluel'in tahliyesine karar verildi.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

'FETÖ'nün medya yapılanmasına dönük Erzincan merkezli soruşturma kapsamında Aralık 2018'de tutuklanan Tarihçi Yazar Talha Uğurluel hakkında tahliye kararı verildi.

İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Uğurluel ve avukatı katıldı. "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yargılanan tarihçi yazar Talha Uğurluel'in oy çokluğuyla tahliyesine karar verildi.

Duruşmada savunma yapan Uğurluel, 'FETÖ'ye müzahir olduğu gerekçesiyle kayyım atanan Kaynak Holding'e bağlı bir yayınevinde 2005 yılında işe başladığını ve editörlük yaptığını ifade ederek, "Burada 4 farklı kitap çıkardım. Ancak bana para ödemediler. Editör olarak çalıştığım ve maaş aldığım için kitaplar için ayrı para alamayacağımı söylediler. Bu nedenle buradan 2006'da ayrıldım." diye konuştu.

Televizyonlara 2007'de çok sık çıktığını ve "FETÖ'nün 'Batı Avrupa İmamı' Süleyman Tiftik tarafından kendisine Fatih Üniversitesi'nde öğretim görevliliği teklif edildiğini" söyleyen Uğurluel, "Üniversite bana 4 defa uyarı verdi dersleri dışarıda yaptığım için. Cemaat yapısında baskı vardır, onlara itaati kabul etmediğim için bana bu uyarıları verdiler. Tiftik'in ayrılmasının ardından soyadını hatırlayamadığım Tarık adında biri üniversitenin genel sekreteri oldu. Benim dışarıda konferans vermemi ve farklı aktiviteler yapmamamı söyledi. Bu nedenle 2008 yılında üniversiteyle tüm bağımı kopardım." ifadelerini kullandı.  

Üniversiteden ayrıldıktan sonra Timaş Yayınları tarafından Kanuni Sultan Süleyman hakkında kitap yazması için teklif aldığını anlatan Uğurluel, daha önce çalıştığı 'FETÖ'ye müzahir yayınevinden bu kitabı çıkarmaması için baskı gördüğünü iddia etti.

Kendisinin toplamda 12 kitabının çıktığını ve bu kitapların satışının Kaynak Holding'e bağlı NT Yayınlarında yasaklandığını öne süren Uğurluel, 'FETÖ'den yargılanan "Maceracı" isimli programı sunan Murat Yeni'nin, "Talha Uğurluel sohbetlere katılmıştır." şeklindeki beyanlarını kabul etmedi.

Kendisinin kapatılan Samanyolu TV'de hiçbir programı olmadığını, bu kanala, diğer tv kanallarında olduğu gibi konuk olarak bağlandığını söyleyen Uğurluel, "Türkçe Olimpiyatları'na hiç katılmadım. Ben bu adamaların içinde olsam orada jüride ya da ön koltukta olmam lazımdı. Abant Platformu'na da hiç katılmadım." dedi.

Kendisinin cezaevinde olma sebebinin Beyza T. adlı bir kişi olduğunu, bu kişinin kendisini sürekli rahatsız ettiğini ileri süren Uğurluel, "Bu kadına ilgi göstermedim. Ancak kendisi bana sürekli samimi olarak yaklaşmaya başladı. Sahte hesaplarla eşimi de rahatsız etmeye başladı. Bazı haber portallarına para vererek, benim FETÖ ile ilişkim olduğuna dair haberler yaptırmaya başladı. 'Kudüs'e FETÖ'cüleri kaçırıyor' ve 'Talha Uğurluel'in plakası FG' tarzındaki haberleri bu kadın yaptırttı. Haberlerdeki gizli tanık da bu kadındır." şeklinde beyanda bulundu.

Bank Asya'da bulunan hesabı daha önce çalıştığı kurumlar nedeniyle açtığını, otomatik ödeme talimatları nedeniyle hesabını kapatmadığını belirten Uğurluel, bankaya 'FETÖ'nün talimatıyla para yatırdığı iddiasını yalanladı.

Kendisinin 'FETÖ ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını iddia eden Uğurluel, savunmasına şöyle devam etti:

"Bunlara ait liseye gittim, ancak sohbetlerine hiç katılmadım. Polis sorgusunda da bildiğim her şeyi anlattım. Bu yapıya ait olan çalıştığım yerlerde çiğ köfteye ve çaya çağrıldım. Ancak hiçbirisine katılmadım. FETÖ elebaşı ile hiç görüşmedim. Harddiskte bulunan ses dosyaları ve vaaz dosyaları 2005-2006 yılında çalıştığım yayınevi tarafından bana sesleri dökmem için verilmişti. Videolar o döneme aitti, biz sadece yazıya döküyorduk."

Uğurluel, tahliyesini isteyerek savunmasını tamamladı.

Mahkeme heyeti, delillerin toplanmış olması, tutuklu kaldığı süre, delil karartma ihtimalinin bulunmaması, bu aşamada adli kontrol hükümlerinin yeterli olabileceği gerekçeleriyle Talha Uğurluel'in oy çokluğuyla tahliyesine karar verdi.

Uğurluel'e yurt dışı çıkış yasağı ve haftada bir gün imza atma şeklinde adli kontrol hükümleri uygulanmasına karar veren heyet, bazı tanıkların gelecek celse dinlenmesine hükmetti.

Üye hakim, "Sanığın üzerine atılı suçun katalog suçlar arasında yer alması, aleyhine isimleri geçen tanıkların henüz dinlenmemiş olması, önceki beyanları, sanık aleyhine mevcut delillerin durumu ve kaçma şüphesi dikkate alınarak heyetin tahliye yönündeki kararına katılmıyorum." diyerek muhalefet şerhi koydu.

Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı 4 Temmuz'a erteledi.

SAVCILIK İFADESİ

Uğurluel savcılık ifadesinde Gülen Cemaati'ne ait bir okul ve dershanede eğitim gördüğünü, üniversite eğitimin ardından yine Bursa'nın Gemlik ilçesinde cemaate ait bir dershanede tarih öğretmeni olarak çalışmaya başladığını, ayrıca Kaynak Holding'de işine devam edip Kaynak Yayınlarından "Çanakkale Savaşları" ve "Peygamber Efendimizin İzinde Mekke ve Medine" isimli iki kitabının bulunduğunu söylemişti.

SAMANYOLU TV'DE PROGRAMLARA ÇIKTI

Kapatılan Samanyolu televizyonunda 'Maceracı' isimli gezi programını sunan Murat Yeni 23 Kasım 2018'de Erzincan'da yürütülen soruşturmada tutuklanmıştı. Murat Yeni, savcılıkta verdiği ifadesinde "O dönemde örgütün gerçek yüzünü göremediklerini ve hep vitrin olarak kullanıldıklarını" söylemişti. Aralarında Talha Uğurluel'in de yer aldığı birçok kişinin toplantılara katıldığını söyleyen Yeni, şunları söylemişti:

"O döneme kadar tanıdığım bu yapıya mensup insanları hep Anadolu'da börek açan anneler, temiz yüzlü çocuklar, eğitim gönüllüsü insanlar olarak bilirdim. Bu şok ortamında, birden bu insanlardan kopup, farklı ve daha sağlıklı analiz yapabilme imkanımız bulunmamaktaydı. Hatırladığım kadarıyla iki ya da üç kez kanalda cemaat sohbet toplantısına katıldım. Sohbetlerin büyük kısmı televizyon kanalında yapılırdı. Katılmış olduğum sohbet toplantılarına benim dışımda yemek programını sunan 'Oktay Usta', 'Sır Kapısı' programını sunan Reha Yeprem, tarihçi Talha Uğurluer, sanatçı Gökmen Ürü, programcı Asım Yıldırım ve radyocu Asım Bozkuş gibi şahıslar katılırdı. Sohbet grubumuz benim gibi medyanın önünde olan ve sunuculuk yapanlardan oluşuyordu. Düzenlenen etkinliklerde şahsımın seçilmiş olmasını vitrin pozisyonuma bağlıyorum. Katıldığım söz konusu etkinlikleri düzenleyen kesimin daha çok FETÖ'ye müzahir işletme ve kuruluşlar olması, yine bu örgüte müzahir televizyon kanalında program yapıyor olmama bağlıyorum. Örgüt söz konusu etkinlikleri düzenlemekle, mensup olanlar ile halkı kaynaştırmada bizi de vitrin pozisyonunda kullanıyordu. Etkinliklerden beklediği fayda da bundan ibarettir. Programın bütçesi kısıtlı olduğu için gittiğimiz illerde örgütün yurt ve okullarında konaklıyorduk. Masrafların bir kısmını örgüt kuruluşları ve işletmelerince karşılanıyordu." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Roma dönemine ait mozaik, çöp konteyneri altında

SONRAKİ HABER

Urla'da taş ocağına karşı eylem

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa