04 Aralık 2018 12:29

‘Dijital dünyanın hızını sahneye yansıtmak istedik’

MDTİst'in hazırladığı 'Elektronika' yarın sanatseverlerle buluşacak.

Fotoğraf: AA

Paylaş

İstanbul Devlet Opera ve Balesinin genç proje grubu MDTİst tarafından hazırlanan 'Elektronika' yarın sanatseverlerle buluşacak. Bale, 9 Aralık’ta yeniden sahnelenecek.

Dansçı ve koreog-raf Evrim Akyay’ın “Hadi”, İhsan Rüstem’in “Akdeniz” programı içinde sahnelenmiş olan “Mantra” ve Güney Koreli koreograf Dongkyu Kim’in “Heyecan” adlı çalışmalarından oluşan eserde, 24 dansçı yer alıyor.

MDTİst’in Proje Yönetmeni Beyhan Murphy, Beşiktaş’ta Süleyman Seba Kültür Merkezinde sahnelenecek esere ilişkin yaptığı açıklamada, modern çağın müzik akımlarından biri olan elektronik müziği ön plana çıkarmak istediğini söyledi. Murphy, Türkiye’de ve uluslararası alanda çalışmalarını sürdüren kore-ografların, Türk dansçıları üzerine özgün çalışmalar yapmasını hedefleyen bir program tasarladığını dile getirdi.

Gösterinin daha çok gençlere hitap ettiğinin altını çizen Murphy, “Bu programın güncelliği, bizim alanımız olan modern sanatlarla örtüşüyor. Özellikle sosyal medya, dijital dünya ve benzeri alanlarda algımız çok hızlandı. Dolayısıyla bu hızı sahnede yansıtmak, her açıdan çıtamızı yukarı itiyor” dedi.

‘EVRENSEL DEĞERLER ANLATILIYOR’

Güney Koreli Koreograf Dongkyu Kim de Beyhan Murphy ile geçen yıl tanıştığını belirterek, daha sonra da beraber çalışma yapmak üzere İstanbul’a geldiğini aktardı. Altı ay önce heyecanlı bir şekilde çalışmaya başladıklarını kaydeden Kim, “Bu proje aslında dansçıların çok keyif aldığı, çok düzenli bir şekilde dansların yapıldığı ve çok yüksek enerjili bir gösteri. Benim istediğim şey bu projede, dansçılarla beraber çalışmaya başladıktan sonra onların evrilmesine izin vermekti ve tam olarak da bu oldu” diye konuştu.

Kim, eserde evrensel birtakım değerlerin anlatıldığına da dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Değerler anlatılıyor ama bunlar tartışılmıyor ya da bunların üzerine bir yorum yapılmıyor. Çok normal bir biçimde doğal seyrini izliyor gösteride. Parçayla düzenin, kuralların ve insanların bir arada hareket edebilmesi anlatılıyor. Aslında kuralların ve düzenin bizim mutluluğumuz için olan şeyler olduğu ele alınıyor”

Dongkyu Kim, Güney Kore ile Türkiye kültürü arasında benzer yönler olduğunun altını çizerek, “Bu gösteri Kore kültürüne özel olmasa bile Kore kültüründen çok ciddi izler taşıyor ve bazı dansların da Türkiye ile ortak bir paydada buluştuğuna inanıyorum” değerlendirmesinde bulundu. İlk kez İstanbul’a geldiğini dile getiren Kim, farklı projelerde yer almak üzere her zaman Türkiye’ye gelebileceğini sözlerine ekledi.

‘İNSANA DAİR BİR HİKAYE’

Dansçı ve Koreograf Evrim Akyay ise eserde 3 farklı temadan ziyade bir dil farklılığının ön planda olduğunu söyleyerek, “Bence izleyicinin ilk fark edeceği şey, 3 koreografın dilinin birbirinden oldukça farklı olması ki bence bu bir çeşitlilik sunuyor” yorumunda bulundu.

Kendi koreografisinde yaratıcı olmaya çalıştığını vurgulayan Akyay, “Biraz günlük hayattan ilham almaya çalışarak, insana dair bir hikaye anlatmak istedim. Günlük hayatta bildiğimiz insanı, farklı bir taraftan farklı bir dille anlatmaya çalıştım. Küçük hikayeler oluşturdum. Sonra bu küçük hikayeleri birbiriyle birleştirdim ve bu bütün bir hikaye haline geldi” ifadelerini kullandı. (İstanbul /AA)

ÖNCEKİ HABER

Vekiller Mecliste açlık grevinde

SONRAKİ HABER

İzmir Büyükşehir envanterindeki kayıp tabloların davası görüldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...