20 Ekim 2018 11:45

JES'ler nedeniyle tarımsal ürünlerde yüzde 50 kayıp var

Aydın Kızılcaköy’de kurulmak istenen JES kuyuları nedeniyle bölgedeki tarımda yüzde 50 civarında verim kaybı yaşanıyor.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Aydın Kızılcaköy’de kurulmak istenen JES kuyularına karşı başlatılan nöbet eylemi sürerken, AYÇEP sözcüsü Mehmet Vergili, kentin suyunun, havasının ve toprağının kirlendiğini ve “35 santralin verdiği hava sıcaklığından dolayı incirde yüzde 50, zeytinde yüzde 50, kestanede yüzde 30 ürün kaybı var” dedi.

AYDIN ve ilçelerinde peş peşe kurulan 35 Jeotermal Enerji Santrali (JES) ve yaklaşık bin sondaj kuyusu tarımın rekoltesini düşürdü. Bir yandan da yaşam koşullarının tehdit eden JES’lere halk tepkili. Efeler ilçesine bağlı Kızılcaköyü’de bir JES firmalarının sondaj kuyuları açmak istediğini aktaran bölge halkı çadır kurarak nöbet eylemine başladı. Sondaj kuyularının açılacağı yerin 3 kilometre uzağında İkizdere Barajı bulunurken, bölgede çok sayıda incir ve zeytin ağacı tehdit altında.

İNCİR VE ZEYTİNDE DÜŞÜŞ VAR

Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP) sözcüsü Mehmet Vergili, kentin JES’lere kurban edildiğini belirterek, Ortaklar, Germencik ve Efeler ilçesinde çok fazla JES’in yer aldığı bilgisini verdi. Türkiye’de kurulan JES’lerin yüzde 60’ının kendi bölgelerinde olduğunu vurgulayan Vergili, tarım alanında ürün kaybı yaşandığını söyledi. AYÇEP’in yıllık raporlarına göre, incir ve zeytinde yüzde 50 düşüşün yaşandığını kaydeden Vergili, şöyle devam etti: “35 santralin verdiği hava sıcaklığından dolayı incirde yüzde 50 düşüklük yaşanıyor. Geçen sene 80 bin ton incir elde edilirken bu sene 40 bin ton elde edildi. Zeytinde yüzde 50, İncirin yüzde 50, kestanede yüzde 30 ürün kaybı var.”

Zeytin koruma yasasına göre zeytin bölgesinde JES’lerin yapılmaması gerektiğini dile getiren Vergili “Ama ne yazık ki her türlü yasal düzenlemeye rağmen burada JES’ler yapılıyor. 1 milyon 100 bin insanı 70-80 tane şirketin tehditlerine maruz bırakıyorlar. Türkiye’nin tarım arazilerine ve geçim kaynaklarına ihtiyacı var. JES’ler yüzünden Aydın’da su, hava ve toprak kirletilerek toprak çölleşmeye başlıyor” dedi.

‘YEDİĞİMİZ, İÇTİĞİMİZ SORUN OLACAK’

JES’lerin kurulumunda yaşam alanlarının göz ardı edildiğini dile getiren Vergili, JES’lerin zehir saçtığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Havada kuş popülasyonu bitiyor. Derelerde kurbağa sesine hasret kaldık. Aydın’da binlerce kuyu açıldığında aynı korku filmlerindeki gibi hayalet şehir olarak ortaya çıkacak. Giderek artan dünya nüfusuna temiz su, toprak besin lazım. Bu besinler şimdi kirlikten ürünlerden ağır metali sulardan üretildiğinden dolayı insanlar kanser oluyor. Yani yediğimizden ve içtiğimizden sorun olacaktır.”

JESLER HAVAYA SUYA ZARAR

Kızılcaköylülerin 40 gündür JES’lere karşı eylemde olduğuna dikkat çeken Vergili, İkizdere barajında yapılmak istenen JES’in içme suyunu etkileyeceğini söyledi. Vergili, şu bilgileri paylaştı: “Bir santral bir kuyu Aydın Efeler ilçesini kaldırmaz. Mevcut santrallerin havaya ve suya verdiği zarar ortadadır. Yenisi açılmasın istiyoruz. Kızılcaköy halkı JES zararlarını bildikleri için eylem yapıyor. Kızılcaköy Aydın halkının sesi soluğu oldu. Biz de elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz. Biz halkımızın havasının suyunun ve yaşam haklarının elinden alınmasını istemiyoruz. Bunun için bütün yetkililer görevlerine çağırıyoruz. İnsan yaşamından daha kıymetli hiçbir şey yoktur. Aydın bitiyor. Aydın’ı büyük tehlikeler bekliyor.”

‘BURADA JES OLMAZ’

Mahalleli Leyla Çiyanşen de topraklarına sahip çıkacaklarını dile getirerek, JES’e izin vermeyeceklerini söyledi. Bütün köy kadınlarının yağmur, çamur demeden nöbet tuttuklarını aktaran Çiyanşen, şunları dile getirdi: “Bizim topraklarımızda İncir, zeytin, kestane altın değerindedir. Verimli topraklarımız var, burada JES yapılmaz. Toplam 5 ile 10 dönüm toprağıyla insanlar çocuklarını okutmaya, evini geçindirmeye çalışıyor. Biz çiftçilik yapmak istiyoruz. Üreterek yaşamak istiyoruz. Arazilerimize kimse dokunmasın. Yetkililer çok sessiz, duyurmaya ve bağırmaya devam edeceğiz. Gerekirse Meclis önüne çadır kuracağız.”

‘ARTIK AYAKLANDIK’

Zehra Doğrul da, 64 yaşında olduğunu ve 64 yıldır bu topraklarda üretim yaptığını anlatarak “Hiç malım yok ama çocuklarımın, torunlarımın geleceği için yaşıyorum. Bu şehrin her yerini yediler bitirdiler. Var olan JES bu kadar zarar veriyorsa yeni kurulacak olanla Aydın tamamen yok olacak. Daha önce JES yapılıyordu biz susuyorduk. Sonra baktık sıra bize geldi malımıza el koyup alacaklar, bizi zehirleyecekler, biz de ayaklandık. Biz havamıza, suyumuza ve toprağımıza sahip çıkacağız. Bizi uyardılar, artık dikkat ediyoruz” diye konuştu. (Aydın/MA)

ÖNCEKİ HABER

Korsakoff hastası tahliye talebiyle açlık grevinde

SONRAKİ HABER

Faşizm; tek ülkede değil… Her yerde

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...