Coşkun: Demokratik alanın daraltılması kimseye bir şey kazandırmaz

İnanç YILDIZ
Diyarbakır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın olası yerel seçimlerden sonra ‘yeniden kayyım’ atanabilir sözlerinin üzerine hafta başında Diyarbakır merkezli 9 ilde gazeteci ve Kürt siyasetçilerin olduğu 100’ü aşkın kişi gözaltına alındı. Yaşanan durumu Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun Evrensel’e değerlendirdi. Yapılan açıklama ve sonrasında yapılan operasyonun ciddi problem teşkil ettiğini belirten Coşkun, “Demokratik alanın daraltılması kimseye bir şey kazandırmaz” dedi.

‘KAYYIM AÇIKLAMASI HUKUKİ OLARAK PROBLEMLİ’

Erdoğan’ın kayyım açıklamasının hukuki anlamda ciddi bir problem içerdiğini söyleyen Coşkun, “Çünkü diyor ki Erdoğan ‘teröre bulaşanlar yeniden seçilirse onları görevden alırız.’ Ama şuanki mevzuat herhangi bir şekilde teröre bulaşanların aday olmalarına izin vermiyor. Herkes başvururken YSK’ye belgelerini teslim ediyor. Seçime girenler ise zaten herhangi bir şekilde girmelerine mahsur olmadığı için seçime girebiliyorlar. Dolayısıyla bu açıklama hukuki olarak problem taşıyan açıklamadır” dedi.

ERDOĞAN’IN AÇIKLAMASI SONRASI OPERASYON

Gazeteci ve siyasetçilere yönelik yapılan operasyonun çok ciddi tartışmalara neden olacak durumda olduğunu belirten Coşkun, “Bu insanların önemli bir kısmı daha önce haklarında çeşitli soruşturma yürütülen kişiler. Davet edildiğinde emniyete ifade veren kişilerdir. Bu şekilde yapılmaması bir siyasi mesaj da taşıyor aynı zamanda. Diğer taraftan bu kadar geniş kapsamlı bir operasyonun neye dayalı yapıldığına dair kamuoyunu tatmin eden bir açıklama da yok. Bir takım ihbarların olduğu söyleniyor. İhbar üzerinde bu kadar geniş kapsamlı operasyon yapılmışsa bu ihbarların çok ciddi ihbarların olması lazımdı. Ama buna ilişkin emare de yok. O yüzden yapılan açıklama ve o açıklama sonrası bu operasyonların ciddi problem teşkil ettiğini düşünüyorum” dedi.

‘HDP’Yİ ÇEVRELEME SİYASETİ DEVAM EDECEK’

Hükümetin HDP üzerinde çevreleme siyasetinin önümüzdeki dönemde de devam ettireceğinin gözüktüğüne dikkat çeken Coşkun, “Bu operasyonlar üzerinden de halka şu mesaj verilmek isteniyor olabilir; Bunlar seçilse de biz onları görevden alırız. Onun için bunları tercih etmekten uzak durun da deniliyor olabilir. Bunun üzerinde de gerek Erdoğan gerek de İçişleri Bakanının açıklamaları bakarsak bundan sonraki süreçte hükümet tarafından çevreleme siyasetinin devam edeceğini söylemek mümkün” dedi.

HÜKÜMETİN DERDİ KAYYIM POLİTİKASI

Hükümet açısından yerel seçimlerin ne anlama geldiğini de açıklayan Coşkun, “Nihayetinde kayyımlar atandı buralara. Kayyımların bir mana da çok ciddi şekilde hizmet ettiği ve bu hizmetin halk tarafından takdir gördüğüne yönelik hükümet tarafından bir propaganda var. Eğer HDP daha önce kazandığı yerlerde yeniden belediye başkanlığını kazanırsa o zaman bu propagandanın çok da gerçekçi olmadığı, halkın kayyım atama şeylerini doğru bulmadığı bir kez daha teşhir edilmiş olacak. Dolayısıyla hükümet bu kayyım siyasetinin üzerine gidiyor. Kayyım siyasetinin herhangi bir şekilde zarar görmemesi ve gölge düşürülmemesi için ciddi şekilde asılıyor. Bu asılma bir taraftan HDP’yi çevrelemek şekilde oluyor diğer taraftan da bu tür operasyonları üst üste yapmak şeklinde oluyor. Dolayısıyla yerelde alınacak sonuçtan ziyade bu sembolik anlamda ciddi bir unsur teşkil ediyor hem hükümet açısından hem de genel olarak da kamuoyu açısından” diye konuştu.

Ülkenin siyasal ikliminin gidişatına dair de konuşan Coşkun, “Bu iklimin Türkiye’ye kazandıracağı yok. Demokratik alanı daha da daraltır. Bununda Türkiye’ye bir şey kazandıracağını düşünmüyorum. Tam aksine bir siyaset izlemek gerekiyor. Siyaseti partiler demokratik alanları koruma konusunda çaba göstermelidir. Yoksa bu siyasetle herhangi bir sonuç elde edilebilecek kanaatinde değilim” dedi.