Ekonomi tıkırında, kriz mriz yok
Buyruldu ki; 'Kriz miriz yok hepsi manipülasyon'... Aslında, dış borç… Cari açık falan da yok; hepsi manipülasyon!
Fotoğraf: Ex13/Wikimedia Commons (CC BY-SA 4.0)
Yücel SARPDERE
Benzin, mazot, enerji kıtlığı yaşanıyordu.
Gaz kuyrukları vardı.
Dönemin Başbakanı Demirel’e bu yokluğu sordular.
‘Demek mal var ki, kuyruk var’ diyerek ekonomik analizi yapıverdi!
Şimdilerde hayvancılık, tarım öldü, her şey ithale dayandı, fiyatlar altınla yarışır, millet et yiyemez hale geldi ya…
Üstelik bir de şarbon belası çıktı… Misal, idareci bey diyebilir: “Demek et var ki, şarbon da var!” Nitekim yer yerinden oynar…Döviz almış başını gitmiş… Faizler uzay hızına erişmiş…Batan batanayken… Ve işsizlik, pahalılık uçmuş…Marketler değişen fiyatlara etiket yetiştiremezken…
Buyruldu ki; “Kriz miriz yok hepsi manipülasyon. ” Aslında, dış borç… Cari açık falan da yok; hepsi manipülasyon! Oysa manipülasyon da kelime olarak milli değil, Fransızca kökenli; Dış güçlerin ortalığı bulandırmak amaçlı memlekete soktuğu bölücü bir kelime!
***
Buyurucu bey, “Kiralar, sözleşmeler dolar üzerinden olmayacak, TL üzerinden olacak, burası Amerika mı?”, diye çıkışırken, İstanbul’da Teknofest festivali yapılıyordu. Ama o havaalanının yapım ve işletim sözleşmeleri dolar üzerinden düzenlenmişti! Yalnız havaalanları değil, yapılan köprülerin, yolların, nükleer santrallerinde sözleşmeleri de dolar üzerinden imzalanmıştı. Acaba bunlar Amerika’da mı yapılmıştı? Açıklanan yeni ekonomi programında tasarruftan söz ediliyordu.
Herhalde bu sözleri üstüne almış olmalıydı ki, Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador kendisinden önceki iktidarın almış olduğu özel makam uçağını reddederek, “Bu kadar yoksulluğun olduğu bir ülkede lüks bir uçağa binmekten utanırım. Artık bu kadar saçmalık yeter. Kibirli davranan siyasetçilerin iktidarı uzun sürmez” dedi. Evet, Obrador alınmış olmalıydı, çünkü bizimkilerde yeni uçaklar, saraylar gırla gidiyordu.
Nitekim üstüne alınması gerekenler, “Kriz miriz yok. Bu bizim krizimiz değil” demişti.
İşte o zaman anlaşıldı ki, tasarrufu aşından ekmeğinden, bebelerin sütünden kısarak halk yapacak, yokluğu, kıtlığı millet çekecekti. Zaten kriz de tepedekilerin krizi değildi!
Öyle olmasaydı millet ekmekte on kuruşun hesabını yaparken, Sarayda ejder meyveli smoothie, starex meyvesi eşliğinde aloevera, zencefilli Somonlu Suşi, yenir miydi?
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
