02 Eylül 2018 10:56

Zaharçenko suikastıyla bir taşla üç kuş birden

DNR Devlet Başkanı Zaharçenko’nun öldüğü saldırının gerçekleştiği yere de giden Okay Deprem, patlamanın ardındaki ihtimalleri yazdı.

Fotoğraf: Okay Deprem/EVRENSEL

Paylaş

Okay DEPREM
Donetsk

1 Eylül Dünya Barış Günü’ne saatler kala Donbass, yakın tarihinin en sansasyonel ve kanlı suikastıyla sarsıldı. Ukrayna’dan 2014 yılında tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan eden iki cumhuriyetten biri olan Donetsk Halk Cumhuriyeti’nin (DNR) neredeyse dört senedir devlet başkanlığı görevini icra etmekte olan Aleksandr Vladimiroviç Zaharçenko, başkent Donetsk’in merkezinde uğradığı suikast sonucu yaşamını yitirdi.

SUİKAST NASIL GERÇEKLEŞTİ?

31 Ağustos günü ikindi saatlerinde şehrin kalbindeki Puşkin Bulvarı üzerinde yer alan “Separ” adlı kafede gerçekleşen büyük patlama sonucu DNR Başkanı’nın yanı sıra, yakın korumalarından birisi daha hayatını kaybederken, yine yanlarında bulunan dokuz kişi ise yaralandı. Yaralılar arasında, Gelir ve Vergi Bakanı ile aynı zamanda bakanlar kurulu başkan yardımcısı olan, “Taşkent” lakabıyla tanınan Aleksandr Timofeyev ile askeri ve siyasi hareket Oplot’un kadın önderlerinden Natalya Balkova’nın yer aldığı kaydedildi. Şu ana kadar altı kişi hastaneden taburcu edilirken, geri kalan yaralıların tedavisi ise halen devam ediyor.

ÇOK SAYIDA SUİKAST GİRİŞİMİNDEN KURTULMUŞTU

DNR’nin başının suikasta kurban gittiği haberini olabilecek en talihsiz yerde öğrendik: Sınır kapısında. DNR’i Rusya’ya bağlayan üç gümrük kapısından birisi olan Kuybişeva/ Marinovka’nın henüz Rusya tarafındyken, Lenta.ru ve Vesti.ru gibi ciddi ve tanınmış Rusya haber portallarında söz konusu haberin dolaştığını duyduk. Önce kimsenin olaya inanası gelmedi. Çünkü; birincisi Zaharçenko birçok suikast teşebbüsünden sağ salim, yara almaksızın kurtulmuştu. İkincisi ise Cumhuriyet’in ve muhtemelen de tüm Donbass’ın en sıkı korunan kişisiydi. Daha önce benzeri suikast girişimleri neticesinde hem DNR hem de diğer bağımsız cumhuriyet olan Lugansk Halk Cumhuriyeti’nde (LNR) sayısız askeri, siyasi ve toplumsal lider ölmüş olmasına karşın; DNR liderimin de benzer bir girişimin kurbanı olabileceğini kimse düşünmüyordu.

Aradan fazla zaman geçmeden söylentileri hem bizzat Rusya gümrük memurlarının teyit etmesiyle hem de DNR kontrol noktasından geçer geçmez yol boyunca alınan olağanüstü önlemleri görmemizle de birlikte; söz konusu haberin doğruluk payı bizler için artık yüzde yüzü bulmuştu.

DNR’YE GİRİŞ VE ÇIKIŞLAR KAPATILDI

Bu arada kısmen de olsa şanslıydık. Her ne kadar daha çok çıkışlara dönük olsa da DNR, alınan acil olağanüstü karar uyarınca tüm giriş çıkışlara süresiz olarak kapatılmıştı. Biz ise, kıl payı, Cumhuriyet topraklarına hızlıca ve sorunsuz girenlerden olmuştuk.

Huduttan sonra yol üzerinde yer alan ilk yerleşim birimi olan Stepanovka’dan başlamak üzere yüzlerce aracın akşamın geç saatlerinde bekletilmekte olduğunu gördük. Bunun dışında ise, Donetsk’e ulaşana kadar geçen 1.5-2 saat boyunca hemen hemen tüm şehir girişlerinde durdurulup kimlik ve eşya kontrolüne tabi tutulduk. Gene bu vesileyle, yıllar sonra saat 23.00’den gece 01.00’e alınan sokağa çıkma yasağı başlangıç saatinin yine saat 23.00’e çekildiğini öğrenmiş olduk ayağımızın tozuyla…

Saatler 22.00’a yaklaştığında Donetsk’e varmamızla ortalıkta adeta in cin top oynadığını fark  ettik. Herkesi derinden sarsan bu cinayet, halkı en azından ilk gece adeta evlerine kilitlemişti…

KAFEDEN GERİYE KALANLAR

Suikastın ertesi günü, gün ışığında olayın cereyan ettiği mahaleye gidenler gözlerine inanmakta güçlük çektiler. Koca kafe yerle bir olmuş, yapının parçaları ile tesisin eşyaları geniş bir bölgeye yayılmıştı. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, devasa patlamaya neden olan bomba düzeneği kafenin hemen giriş kapısında bulunan ışıklandırma sistemine kamufle şekilde yerleştirilmişti. Tahrip gücü oldukça güçlü olan bomba ise uzaktan kumandalı olarak patlatılmıştı.

Zaharçenko ve beraberindekiler, adı geçen işletmeye girdikleri anda düzenek infilak etmiş; bir koruma olay yerinde can verirken, devlet başkanı ise dakikalar içinde ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti.

Gene Aleksandr Kazakov gibi, DNR liderinin en yakınlarının paylaştıkları bilgilere göre, bomba mekanizmasının kontrol edildiği çevrede olası iki bina belirlendi. Keza, olayın hemen akabinde başlatılan soruşturma kapsamında, çevredeki sivil konutların belirli dairelerine girilip arama-tarama faaliyetlerin de başladığı görüldü.

SALDIRIYI KİM DÜZENLEDİ, NE AMAÇLANDI?

DNR’in başına ve beraberindekilere yönelik gerçekleştirilen saldırının arkasında kimin, kimlerin olduğu noktasında Cumhuriyet ve Rusya sathında şimdiden hemen herkes hemfikir: Ukrayna Ordu istihbaratı ve ona bağlı çalışan kontr-istihbarat ve casusluk birimi.

Nitekim önceki benzer suikast teşebbüsleri ve cinayet vakalarından sonra yakalanan faillerin her daim adı geçen yapı ile doğrudan veya dolaylı ilişkili oldukları tespit edilmişti.

Her ne kadar Kiev Rejimi ile bağlantılı herhangi bir örgüt henüz katliamı üstlenmediyse de, Ukrayna iktidarı ve devlet güdümündeki medya ile sivil kaynaklarda, çoktandır bir bayram havasının olduğunu gözlemlemek dahi fazlasıyla fikir verici.

DNR tarafını topyekün bir yanıt vermeye sevk etmek ve karşı saldırıya geçmesi için provoke etmek amacıyla daha önce ağır saldırılardan medet uman Ukrayna devletinin, gelinen süreçte benzer maksatla elindeki son ‘çare’ olarak, simgesel kişilere dönük suikastlar kalmış durumda.

UKRAYNA ÜÇ KUŞ BİRDEN VURDU

Bunda, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko ile yaz başında yaptığı telefon konuşmasında verdiği muhtıra niteliğindeki uyarının dolaysız rol oynadığını söylemek mümkün.

Genel olarak bakıldığında ise, Zaharçenko cinayetiyle birlikte, Ukrayna’nın bir taşla üç kuş vurmayı tasarladığını dile getirmek olanaklı.

Birincisi, DNR tarafını olası ve kuvvetli bir cevap vermeye zorlamak ve bunun gerçekleşmesi durumunda da uluslararası politikada doğrudan Rusya’yı suçlayabilmek için bir gerekçe daha türetmek.

İkincisi Donbass’ı istikrarsızlaştırma politikasına bir tuğla daha ekleyip bölgeyi kaosa sürüklemek.

Üçüncü olarak da, hem dünya gündeminden hızlıca silinmekte olan hem de aynı zamanda Avrupa ve hatta ABD’nin de giderek gözünden düşen ve öncelikler listesinin giderek aşağılarına inen Ukrayna’nın yine ve bir kez daha küresel gündem sıralamasının üstlerine tırmanmasını, kısacası yine gündem olabilmesini sağlamak…

ÖNCEKİ HABER

Konya'da 2 yavru köpeğin ayaklarını kestiler

SONRAKİ HABER

Almanya'nın Essen kentinde 1 Eylül Dünya Barış Günü etkinlikleri

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...