31 Ağustos 2018 10:11

‘Hakikat ve adalet mücadelesi yürüten Cumartesi Anneleri yasaklanamaz’

İHD ve TİHV cumartesi annelerinin yasaklanmasına ilişkin ortak açıklama yayınladı.

Kolaj: Evrensel

Paylaş

İHD ve TİHV yaptıkları ortak açıklama ile Cumartesi Anneleri’nin eylemlerinin hiçbir şekilde yasaklamayacağını ifade etti. Açıklamada, Cumartesi Anneleri’nin tüm dünyanın yüz akı ve onuru olduğu vurgulanarak, “İstedikleri her yerde, istedikleri her zaman hakikati dile getirirler, akıl ve vicdanlara seslenirler” denildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Cumartesi Anneleri’nin Galatasaray Meydanı’nda her hafta gerçekleştirdiği oturma eyleminin yasaklanmasına tepki gösterdi. Yapılan yazılı açıklamada, gözaltında kaybetmenin insanlığın bir utancı olduğu vurgulanarak, hakikat ve adalet mücadelesi yürüten Cumartesi Anneleri’nin sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın yüz akı ve onuru olduğu, yasaklamayacağı ifade edildi. Geçtiğimiz hafta eyleme yönelik müdahalenin her geçen gün vicdanları daha fazla sızlattığı ifade edilen açıklamada, Cumartesi Annelerinden özür dileneceğine, anneleri değersizleştirip müdahaleyi savunan açıklamalar yapıldığı belirtildi. Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anneleri kabul etmesi ile ilgili tutumuyla geçtiğimiz hafta gerçekleşen müdahale arasındaki çelişkiye dikkat çekilen açıklamada, AKP sözcüsü Ömer Çelik’in bu çelişkiyi reddetmesi, eylemin bazı gruplar tarafından araç haline getirilmesi ve eyleme bundan sonra izin verilmeyeceği yönündeki açıklamalarına da tepki gösterildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Eğer ki 2011 yılında Dolmabahçe’de gerçekleşen söz konusu buluşmada başta Berfo Ana olmak üzere, Cumartesi Annelerine verilen sözler tutulsaydı, konunun önem ve hassasiyetine uygun, o gün de bugün de aynı derecede acil olan adımlar atılsaydı, kararlar alınsaydı çelişki olmadığı iddiası bir inandırıcılık taşırdı”.

AİHM TÜRKİYE’Yİ DEFALARCA KEZ MAHKUM ETTİ

AİHM’in Türkiye’de gözaltında kaybedilen kişilere ait karara bağladığı çok sayıdaki dosyada devletin mutlak sorumluluğu olduğu, kayıp iddialarını etkin, şeffaf ve bağımsız biçimde araştırmadığı, kayıp yakınlarının acılarını dindirecek telafi ve onarım süreçlerini işletmediği gerekçesiyle Türkiye’yi mahkum ettiği hatırlatılarak, Türkiye’nin insan hakları ihlalini önlemede çok önemli ve etkin olan “Kayıplar Sözleşmesi” olarak bilinen “Bütün Kişilerin Zorla Kaybedilmeden Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşmesi” ni hiçbir çekince koymadan imzalamadığına da dikkat çekildi.

ARJANTİN’DE CUNTACILAR DA MAYIS ANNELERİNE ‘DELİ’ DEMİŞTİ

Cumartesi Anneleri’nin Türkiye’nin en demokratik, şeffaf ve barışçıl eylemini gerçekleştirdikleri ve bu eylemin evrensel insan hakları ilke ve değerlerine dayanan çok yalın ve net kuralları olduğuna dikkat çekilen açıklamada, bu güçlü niteliklerin eylemin araçsallaştırılmasına hiçbir şekilde izin vermeyeceği vurgulandı. Açıklamada, “Demokrasiyi bir değer olarak içine sindirememiş tüm iktidarlar dünyanın her yerinde bu tür siyasal çarpıtmalar yaparlar: Arjantin’de de cuntacı generaller kaybedilen yakınlarını arayan Mayıs Meydanı Annelerini deli olarak nitelemiş, başkaları tarafından kullanıldıklarını söylemişlerdi. Ancak, bugün tüm dünya cuntacı generalleri değil, Mayıs Meydanı Annelerini saygı ile hatırlıyor ve anıyor” denildi.

Açıklamada, taşıdığı değerler ve sahip olduğu doğası gereği Cumartesi Anneleri’nin eylemlerin hiçbir şekilde yasaklanıp engellenemeyeceği ve istedikleri her yerde, istedikleri her zaman hakikati dile getirebilecekleri ifade edildi. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

19 yaşındaki işçi 4. kattan düşerek ağır yaralandı

SONRAKİ HABER

Ovacık altın madeni hukuki süreci çözülmez bir bilmece gibi