Gitme,görme,duyma

Her gün havalimanında taleplerini haykıran direnişçileri, hükümet ve THY yöneticileri de duymuyor.
Böylesine önemli bir kuruluşta 305 işçinin yürüttüğü bu mücadelenin ülke gündemine girmesinin önündeki en büyük engel AKP Hükümeti oluyor. Dünyada havacılık iş koluna getirdiği grev yasağı ile bir ilke imza atan ve bunu da övünerek söyleyebilen AKP Hükümetinin, medya üzerinde kurduğu baskı da işçilerin taleplerinin kamuoyuna duyurulmasını engelliyor.

MEDYA GÖRMÜYOR

Direnişçi işçilerden Gamze Tonak, direnişin başladığı günlerde iyi gideceğini düşünmediğini, ancak daha sonra bu düşüncesinin değiştiğini ifade etti.  
Başbakanın yanlı bir medya yarattığını, bu yüzden direnişin gündem olmadığını belirten Tonak, “Bizi haber yapmaktan utanıyorlar herhalde. Çünkü haber yapsalar yaptıklarından utanacaklar. Ortada bir kul hakkı var, emek var. Her şeyin üstüne yatıyorlar, bari emeğin üzerine yatmasınlar. Bizim gücümüzden çekindikleri için bu direnişi haber yapmıyorlar” diye konuştu.
“Gündemde değiliz çünkü ülkenin durumu ortada. Bunun herkes farkında ama kimse yüksek sesle telaffuz edemiyor. Önceden insanlar direne direne kazanırlarmış ama artık ekmek kaygısı ön planda. Genç nesil seslerini çıkartmaya korkuyor. Patron 12 saat çalış diyor kabul ediyor. Eve ekmek götürmek zorunda. Biz direnme ruhunu kaybettiğimiz için bu durumdayız” diyen Aslı Gökmen, medyanın hükümet ne derse onu yaptığını, kimsenin hükümet ile ters düşmek istemediğini, her şeyin AKP’nin elinde olduğunu kaydetti.
Hükümet aleyhinde yazı yazan köşe yazarlarının işten atıldığını, atılmakla da kalmadığını başka iş bulamadığını belirten Gökmen, “Yazamıyor, çizemiyor. Doğal olarak da özgürlük diye bir şey kalmıyor” dedi.

TÜRK-İŞ HÜKÜMET YANLISI

Yaz dönemi nedeniyle biraz durgun bir süreç geçirdiklerini söyleyen Şule Baykal, uluslararası desteğin devam ettiğini ancak Türkiye’den yeterli destek olmadığını söyledi. Hava-İş’in önümüzdeki günlerde ses getirecek eylemler yapacağını, sendikaların da bu eylemlere destek vereceğine inandığını belirten Baykal, “Türk-İş Başkanı buraya hiç gelmedi. Bize destek verecekler içerisinde Türk-İş yönetimini görmüyoruz. Türk-İş yönetimi hükümet yanlısı bence. Daha ses getirici eylemlerde Türk-İş yönetimi ve bağlı bazı sendikalar dışındaki sendikaların destek vereceğine inanıyorum” diye konuştu.
Yıllardır sendikal mücadele içerisinde olduğunu, işyeri temsilciliği yaptığını aktaran Baykal,
emekliliğine iki ay kala işten atıldığını belirterek, “Biz yolun sonuna geldik ama içerde çalışan ve işten atılan genç arkadaşlarımızın hakları için sonuna kadar direneceğiz. Biz haklarımızı elde edene kadar direnişi gün saymadan devam edeceğiz” dedi.
Türkiye’de hükümetin ağzı ile konuşanların, onun söylediklerini yapanların sırtının yere gelmeyeceğini dile getiren Aslı Gökmen, “Hükümetin istediği gibi davranmazsanız, eyvallah demezseniz bizim durumumuza düşüyorsunuz. Bu insanların tercihine bağlı. Bizim tercih ettiğimiz yolu herkes tercih etmek zorunda değil. Destek bu yüzden gelmiyor olabilir. Bence de ‘Türk-İş’te hükümete iyi davranalım ki işlerimizi halledebiliriz’ düşüncesinde. Fakat halledilmeyen bir çok şey var ortada. İşçi sınıfının durumunu görüyorsunuz. Görünen eylemler direnişler var ama birde görünmeyenler var. Görmediğimiz, bilmediğimiz ne hak gaspları var. Gece gündüz çalışanlar, esnek çalışma biçimler, prim sistemleri. Bize de çok uç çok para alıyor diyorlardı. İnsanlar ya bu düzene ayak uyduracaklar yada bizim gibi direnecekler” diye konuştu.

HUZURSUZLUK BÜYÜYOR

Yüksek Hakem Kurulunun THY’de toplusözleşmeyi bağıtlamasının ardından içeriye huzur gelmediğini aktaran Gamze Tonak, çalışanlar üzerinde baskıların da devam ettiğini kaydetti. İmzalanan sözleşme üzerinde herhangi bir oynama yapmaya cesaretlerinin yetmediğini söyleyen Tonak, “Biliyorlar ki en ufak bir oynama kendilerinin felaketi olacak” dedi.
Tonak, 305 kişi atıldıktan sonra çalışanların iş yükünün de arttığına dikkat çekti.
Aslı Gökmen ise “Sözleşme imzalandı ama çok kısa bir süre sonra yeni sözleşme görüşmeleri başlayacak. Aynı sıkıntıları tekrar yaşayacaklar. Bunun tedirginliği var içerde. Memnuniyet giderek azalıyor. Herkes ikinci süreci düşünüyor” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)