'Bağlar KCK' davasında Kürtçe kriz!
"KCK" adı altında BDP Bağlar İlçe binası başta olmak üzere birçok ev ve iş yerine yapılan baskında gözaltına alınıp haklarında dava açılan 47'si tutuklu 95 Kürt siyasetçinin ilk duruşması başladı. Kürtçe krizin yaşandığı duruşmada söz alan tutuklu sanık BDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Ömer &
SANIKLAR 'EZ LİVİR İM' DEDİ
Tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile sanık müdafilerinin hazır bulunduğu duruşma kimlik tespiti ile yapıldı. "KCK" davalarının büyük bölümünde kriz yaşanmasına neden olan kimlik tespitinin bu duruşmada mübaşir tarafından isim, memleket ile anne ve baba isminin okunarak geçirilmesi dikkat çekerken sanıklar okunan bilgileri "Ez livir ım" ve "Rast e" şeklinde cevapladı.
DURUŞMADA DELİL İKAMESİ TARTIŞMASI
Yapılan kimlik tespitinin ardından mahkeme başkanı "KCK yapılanması"na dair dokümanları okuyarak duruşmaya devam edeceklerini belirtmesi üzerine söz alan Av. Fethi Gümüş, sanıkların bir kısmının duruşmada, kendi iradeleri dışında hazır edilmediğini bu nedenle okunacak bilgilerin usule aykırı olacağını belirtti. Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Mehmet Emin Aktar'da iddianamenin okunması için tüm sanıkların duruşmada hazır edilmesi gerektiğini ifade etti. Gelişen teknoloji ile birlikte kolluk, savcılık ve mahkemeler tarafından "KCK" davaları ile ilgili dokümanları "kopyala yapıştır" usulü ile dosyalara koyduğuna işaret eden Aktar, bu nedenle tüm sanıklar hazır edildikten sonra iddianamenin tamamının okunmasını talep etti. Bir kez daha söz alan Av. Fethi Gümüş, sanıkların kimlik tespiti sırasında Kürtçe konuştuğunu fakat sanki Türkçe cevap vermişler gibi davranıldığını bu nedenle tutanağa Kürtçe konuştuklarının belirtilmesini talep etti. Mahkeme başkanı ise "Dosya'da 95 sanık var. Her sanığın duruşmada bulundurulması imkansızdır. Yani tutuksuz sanıklar da var. Onları da mı bekleyelim" diye cevap verdi.
TÜM SANIK VE SANIK YAKINLARI AYAKLANDI!
Bu tartışmalar yaşanırken birkaç kez mahkeme başkanından söz almak isteyen BDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Ömer Önen'in talebi her defasında "Taraflara iddianame okunduktan sonra söz hakkı verilecek" gerekçesi ile reddedildi. Bunun üzerine bir kez daha söz almak isteyen Önen'in talebinin mahkeme başkanı tarafından reddedilmesi üzerine tüm sanıklar ve sanık yakınları ayağa kalktı. Mahkeme heyeti ve salonda bulunan kolluk tarafından şaşkınlıkla izlenen durum sonrası mahkeme başkanı, Önen'in konuşmasına izin verdi. "KCK" adı altında tutuklananların tamamının demokratik siyaset yapan bireylerden oluştuğunu belirten Önen, anadilde savunma talebinin kabul edilmemesinin "insanlık ayıbı" olduğunu ifade etti.
ÖNEN: DİL İNSANIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN SINIRIDIR
Kürt halkının en demokratik hakkının silinmek istendiğini belirten Önen, "Dil insanın özgürlüğünün sınırıdır" diyerek mahkemenin bu özgürlüğü sınırlandırdığına dikkat çekti. Anadil talebinin politik ya da siyasi bir talep olmadığını, insani bir talebi dile getirmek istediklerini vurgulayan Önen, anadilde savunma talebinde ısrarlı olacaklarını vurguladı. Ayrıca haklarında hazırlanan iddianame ve içeriğine dikkat çeken Önen, tüm siyasi parti faaliyetlerinin ilegalize edildiğine vurgu yaptı. BDP binasına girip çıkanların fotoğraflarının çekilerek sorgu sırasında "BDP'ye neden gidiyorsun?" şeklinde sorular sorulduğuna işaret eden Önen, uygulamanın tamamen Kürt halkını hukukun dışına itmekten başka bir şey olmadığını kaydetti. Önen'in açıklamasının ardından mahkeme başkanı itirazlara rağmen delil ikamesine "KCK yapılanması"nı okuyarak başlarken, duruşmaya kısa bir ara verildi. (DİHA)
Fotoğraf: Zübeyde Zümrüt (BDP Diyarbakır İl Eş Başkanı)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
