ABD'den Türkiye'ye vergi adımı

Türkiye ile ABD arasında krize dönüşen Rahip Brunson pazarlığına ilişkin karşılıklı adımlar devam ediyor. Donald Trump yönetimi ABD’ye gümrük vergisi olmadan giren Türkiye ürünlerini vergilendirmek için gözden geçirme kararı aldı. AKP Kadın Kolları Kongresinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “ABD’nin adalet ve içişleri bakanlarının mal varlıklarını donduracağız” dedi.Yaşanan krizi değerlendiren Emekli Büyükelçi Uluç Özülker, Türkiye’nin hatalı dış politikasının bedelini ödediğini söyledi.

‘BRUNSON’LA İLGİSİ YOK’ İDDİASI

ABD Başkanı Donald Trump yönetimi ABD’ye gümrük vergisi olmadan giren Türkiye ürünlerini vergilendirmek için gözden geçirme kararı aldı. Ürünler arasında, otomotiv yedek parçaları, mücevherat ve doğal taş bulunuyor. ABD Ticaret Bakanlığı temsilcilerinin inceleyeceği ürünlerin ithalat kalemi arasındaki hacmi 1.66 milyar dolar olarak değerlendiriyor. Retuers’ta yer alan habere göre GSP programı adı altında, otomotiv yedek parçaları, mücevher ve doğal taş gibi Türk ürünleri ABD’ye vergisiz olarak giriyordu.

ABD Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada vergisiz ürünleri inceleme kararının Rahip Andrew Brunson’ın Türkiye’de tutuklu olmasıyla alakalı olmadığını söyledi.

İKİLİ TEMASTAN SONRA

ABD Ticaret Bakanlığının inceleme kararının Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve ABD’li mevkidaşı Mike Pompeo arasındaki görüşmeden saatler sonra alınması dikkat çekti.

ABD Ticaret Bakanlığı sözcüsü Türkiye’nin ABD ürünlerine karşı getirdiği ek gümrük vergilerine cevap olarak inceleme başlatıldığını ifade etti.

Gümrüksüz vergi tarifesi (GSP) ABD’nin en eski ticaret programlarından biri. Türkiye 120 ülkenin dahil olduğu bu programın üyelerinden.

ERDOĞAN: ABD’Lİ 2 BAKANIN MAL VARLIĞI DONDURULACAK!

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Spor Salonunda AKP Kadın Kolları 5. Olağan Kongresine katıldı. Erdoğan, Brunson krizinin ardından ABD’nin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün ABD’deki mal varlıklarını dondurma kararına karşı mütekabiliyet ilkesi çerçevesinde yanıt vereceklerini söyledi.

Erdoğan, “ABD’nin son İzmir’deki Papaz Brunson olayıyla alakalı attığı adım bir stratejik ortağa yakışmayacak adımdır. ABD bu adımla birlikte aslında Türkiye’ye karşı ciddi bir saygısızlık yapmıştır. Hukuk devletinin gereğini yaptık. Halkbank’a bedel ödetme gayreti kimsenin haddi değil. ABD’deki mal varlıklarına el koyuyoruz mantığı mantık değildir. Ben de bugün talimatı veriyorum. ABD’nin adalet ve içişleri bakanlarının Türkiye’deki mal varlıklarını donduracağız, varsa” ifadelerini kullandı.

VATANDAŞLARIMIZIN SERBEST BIRAKILMASINI UMUYORUZ

Öte yandan, 51. Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) Dışişleri Bakanları Toplantısı için Singapur’da bulunan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Türkiye, ABD’nin işbirliği içinde çalışmayı sürdürmeyi hedeflediği bir NATO ortağıdır” ifadesini kullandı. Çavuşoğlu ile görüşmesinde Brunson’ın serbest bırakılması ve ABD’ye dönmesine izin verilmesi isteklerini açıkça dile getirdiğini belirten Pompeo, ABD Dışişleri Bakanlığının bazı yerel çalışanlarının da serbest bırakılması gerektiğini söyledi. Pompeo, “Gelecek günlerde bunun olduğunu göreceğimizi ümit ediyorum” dedi.

RUS BASINI: BRUNSON OLAYI FÜZE PAZARLIĞINDA, BAHANE EDİLİYOR

Gazeta.ru Yazarı Hodaryonok Türkiye’nin ABD’ye karşı tutumunu yorumlarken Ankara’nın ‘bilinçli olarak’ Washington ile tartıştığını öne sürdü. Yazar, S-400 füzeleri ile beraber alakalı teknoloji almak ve bir süre sonra S-400’ü Türkiye’de üretmek isteyen Ankara’nın, Rusya ile iş birliğini koz olarak kullandığını iddia etti.

Gazeteye konuşan ABD’li Uzman Michael Kofman’a göre ise Erdoğan, “Çin ile anlaşacağım” diyerek şantaj yaptı ve çeşitli Batılı şirketlerden uçaksavar teknolojisi almaya çalıştı ama başarılı olamadı. Kofman’a göre müzakereye yanaşan Kremlin, bir NATO ülkesine kendi silahını sokmaktan, personel eğitimi ve bakım açısından Türkiye’yi ‘kendisine bağlamaktan’ memnuniyet duydu.

REGNUM ajansı sitesinde yazan Siyaset Bilimci Stanislav Tarasov ise füze pazarlığında, Rahip Brunson olayının bahane edildiğini savundu. Tarasov, “Ankara veya Washington’un taviz vermesi şart, ama ABD’nin buna hazır olup olmadığını şimdilik bilemeyiz” dedi.

FAN ajansına konuşan Enovasyon Kalkınma Enstitüsü uzmanlarından Andrey İvanov, Türkiye’nin BRICS’e katılma talebinde haklı olduğunu söyledi ve ekledi: “Ankara, ‘Ortadoğu sorumlusu’ rolünü üstlenebilir.” Zvezda TV kanalına konuşan siyaset bilimci Vladimir Bruter de konu ile ilgili, “Erdoğan’ın niyeti gerçekte ciddi ise BRICS üyeleri Türkiye liderinin talebini kısa zamanda değerlendirip olumlu yanıt vermeli” dedi.

‘BRUNSON HASTALIKLI İLİŞKİLER İÇİNDE SADECE BİR BAHANE’

Türkiye’de tutuklu olan Rahip Andrew Brunson’un ev hapsine alınmasından sonra ABD ile artan diplomatik krizin yankıları sürüyor. ABD’nin, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelik yaptırım kararı dövizin fırlamasına neden oldu. Farklı ülkelerde 41 yıl boyunca görev yapan Emekli Büyükelçi Uluç Özülker, Türkiye-ABD ilişkilerini, yaşanan krizi ve olası sonuçlarını Mezopotamya Ajansına değerlendirdi. Özülker, ABD ile yaşanan gerginliğin rahip olayıyla sınırlı olmadığını belirtti.

‘İRAN-RUSYA AMBARGOSU DERİNLEŞECEK’

ABD Başkanı Trump’ı ‘bir çılgın’ olarak tanımlayan Özülker, “Devleti bir şirket gibi düşündüğü için algılar politikası ile iş başına geldi. Pasifik’teki anlaşmaları bozdu, İran’ı düşman haline getirdi, Rusya ve İran’a ambargolar ağırlaştırıyor. Bütün bunlar sonuç itibari ile bize de yansıyor. Türkiye-ABD ilişkileri de bundan nasibini alıyor. ‘FETÖ’ ile başladık, Halkbank davası ile devam ettik ama bunlar tek başına yeterli değil. Halihazırda İran ve Rusya ambargosu ekimden itibaren ağırlaştırılacak ABD tarafından” diye belirtti.

‘BRUNSON OLAYI BİR BAHANE’

“Rahip olayı Türkiye ile ABD’nin artık hastalıklı bir duruma geldiğini düşündüğüm ilişkiler içinde en son sırada yer alabilecek ve lüzumsuz yere çıkarılmış basit bir olay. Adeta bir bahane teşkil ettiği düşüncesindeyim” diyen Özülker, “Brunson olayı sadece önemsiz bir hadise iken, ABD’nin bu tehdit ve sonrasında iki bakan ile ilgili yaptırımı öne çıkarması işin boyutunu uluslararası para ve aynı zamanda bir onur sorunu haline dönüştürdü” dedi.

Var olan meselenin 4 noktada çok büyük sorunlar yaratacağını dile getiren Özülker, “Türkiye her halükarda Rusya’ya daha çok itilecektir. Türkiye sonbaharda İran ve Rusya’ya ambargolar ağırlaştırıldığında bunları kabul etmeyeceğini açıkladı. Türkiye sonbaharda sorunların sadece Brunson ile değil daha da ileri gideceğini beklemeliydi” diye belirtti.

‘TÜRKİYE DIŞ POLİTİKASININ BEDELİNİ ÖDÜYOR’

Türkiye cezaevlerinde bulunan gazeteci ve siyasetçileri hatırlatan Özülker şöyle konuştu: Türkiye’de hapiste bulunan gazeteciler, milletvekilleri bu kadar şikayet konusu iken Türkiye’nin de ak sütten çıkmadığını her halde kabullenmek gerekiyor. Yaşanan bütün sorunlara rağmen ABD’nin tutumunun haklı olabileceği hususunu kesinlikle gündeme getiremeyeceğini sözlerine ekleyen Özülker, “ABD ile ilişkilerimiz hasta. Çok büyük bir kriz var” diye vurguladı.  

Özülker, dış politikada çok büyük sorunlar olduğunu ifade ederek, “Her şey ile kavga ederek, düşman edinerek değil, sorunların konuşarak çözüme kavuşturulması lazım” dedi. Özülker, Türkiye’nin geçmiş hatalarından ders çıkarması gerektiği ve tecrübelerle siyaset yapması gerektiğini söyledi.