OSB’deki okullar ucuz iş gücü için

İstanbul İkitelli Aymakoop Ayakkabıcılar Sitesi’nde bulunan işçilerle tüm bu gelişmelere dair yaptığımız sohbette, hükümetin eğitim alanında yaptığı değişiklikleri konuştuk.

TÜM ÇOCUKLAR NİTELİKLİ EĞİTİM ALMALI

12 yaşından beri işçilik yapan ve 23 yıldır da ayakkabı ve saya işiyle uğraşan Çetin Gelen, 4+4+4 eğitim sisteminin ortaya çıkaracağı çocuk işçiliğe karşı olduğunu söylüyor. Tüm çocukların okuması gerektiğini belirten Gelen, “5 yaşında bir çocuğun  okula başlaması çok mantıklı değil. Kendi kişisel ihtiyaçlarını bile karşılayamayan çocuklar, o yaşta kalem bile tutamazlar” diyor. Gerçekleşen her olayın topluma farklı yansıtıldığını söyleyen Çetin Gelen, İnternet’te Dersim olaylarının herkese bir isyan olarak yansıtıldığını ifade ederken, “insanları kesmişler, doğramışlar” diyerek olayın gerçek yüzünün farklı olduğunu söylüyor. Birçok konuda çarpıtmaların yaşandığını söyleyen Gelen, eğitimde yapılanlarında çarpıtıldığını düşünüyor. Kendisinin de zamanında okumak istediğini belirten Gelen, tüm çocukların en iyi şekilde nitelikli eğitim almasını istiyor. OSB’lerde açılacak olan meslek liselerinin ucuz işçilik anlamına geldiğini söyleyen Çetin, çocuk yaşta insanların çalışmasını doğru olmadığını ifade ediyor. Sözde seçmeli dini derslere yönelik ise “Herkesin inancı kendi açısından özgür olmalı. Çocuklar elbette dinini öğrenmelidir. Ama bunu farklı amaçlara yöneltecek çalışmalar doğru değildir. Bu şekilde mahalle baskısı oluşacağını” söylüyor.

ÇOCUK İŞÇİLİK ARTIYOR

25 yıldır saya işçiliği yapan Caner Altınok ise 4+4+4 eğitim sisteminin dini bir eğitimin hazırlığı olduğunu söyleyerek başlıyor sözlerine. Bu sistemle çocuk işçiliğin ve çocuk gelin sayısının artmasından korktuğunu belirten Altınok, gelecek nesillerin önünün kesildiğini düşünüyor. Devletin eğitim alanında yaptığı değişikliliğin çocukların kendi mesleğini seçmesinde zorluk çekeceğini ve devletin önlerine koyduğu zorunlu mesleği seçmek zorunda olacaklarını belirten Altınok, yapılan değişikliklerden rahatsız olduğunu söylüyor. Harçların kaldırılmasının, bedava kitap vermenin parasız eğitim olmadığının altını çizen Altınok, ulaşıma yapılan zamlardan tutun da, yurt sorunu ve beslenme sorunu gibi birçok konunun da devlet tarafından öğrenciler için ücretsiz olması gerektiğini söylüyor. Hükümetin yaptığı tüm değişikliklerin üst tabaka için yapıldığını söyleyen Altınok, işçi ve emekçiler için değişiklik yapılmadığını ifade ediyor.

ANA DİLDE EĞİTİM VERİLMELİ

Aymakoop’ta saya işçisi olarak çalışan ve 12 yıldır işçilik yapan Gürsel Demirci, eğitimde yapılan değişikliklerin özelleştirmeden ve çocukları imam hatiplere yönlendirmeden başka bir işe yaramayacağını söylüyor. Eğitimin bilimsel olmasını söyleyen Demirci, 10-12 yaşında çocukların çalışmasını doğru bulmadığını, çocukların en iyi şekilde eğitimlerinin sürdürmesini düşünüyor. Hükümetin seçmeli Kürtçe ders açılımını ise doğru bulmuyor. Seçmeli Kürtçe ders için “Ben eğitim alamadığım için Kürtçe bilmiyorum. Eğitim ana dilde verilmeli. Ben öğrenemedim, bari kardeşim kendi ana dilini öğrensin” diyor. Din dersleri için Alevi yurttaşların baskı altında kalacağını ifade eden Demirci “Biz hep geri gidiyoruz. Sesimizi çıkarınca terörist oluyoruz. Tutuklu binlerce üniversite öğrencisi var. Her kesimin hakkını vermemiz gerekir. Başka türlü bu ülke ileriye gitmez” diyor. (İstanbul/EVRENSEL)