12 Temmuz 2018 13:59

Leyla Güven’in tahliye edilmemesine tepki: 14 günde ne değişti?

DTK Eş Başkanı ve HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven’e dair verilen karar birçok yönüyle tartışma konusu...

Leyla Güven (Fotoğraf: MA)

Paylaş

Avukat Reyhan Yalçındağ Baydemir, milletvekili seçilen müvekkili DTK Eş Başkanı Leyla Güven hakkında tahliye edilmesi yönünde oy kullanan mahkeme üyelerinin 14 gün sonra bu kez tutuklama yönünde oy kullanmasına tepki gösterdi. Baydemir, “14 gün içerisinde hangi gerekçeyle, aleyhte delille karar verdiler. Dosyaya aleyhte değil, lehte delil girmiş. O da Hakkâri İl Seçim Kurulu tarafından verilen mazbatadır. Dolayısıyla lehe durumlar artmış, hangi gerekçeyle tutukluluğa devam verdiklerini açıklamak zorundalar” dedi.

Hakkında 25 yıldan 46.5 yıla kadar hapis talebiyle açılan davada DTK Eş Başkanı ve HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven’e dair verilen karar birçok yönüyle tartışma konusu. Güven’in Avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, müvekkili hakkında 29 Haziran’da verilen tahliye kararına savcının itiraz etmesi üzerine bir üst mahkemenin aldığı tutuklama kararının hukuka uygunluğu ile mahkeme heyetinin önceki gün görülen duruşmadaki tutumunu Mezopotamya Ajansına değerlendirdi.

‘SİYASİ BİR MÜDAHALE OLDUĞU ORTADA’

 Av. Yalçındağ Baydemir, Güven’in avukatları olarak öncelikle kendileri için hukuki sürecin bitmediğini belirtti. Yerel mahkemelerin hukuka uygun kararlar verip, bu hukuk vahşeti ve kıyımına son vermesini beklediklerini söyleyen Av. Yalçındağ Baydemir, “Çünkü ortada Leyla Güven’in tahliye edilmemesi için bir müdahale var, herkes bunun farkında. 14 gün önce verilen tahliye kararının ortadan kaldırılma süreci belli. Apar topar verilen bu kararın hukuki olmadığını ve siyasi bir müdahale sonucunda yapıldığı açık ve net bir şekilde ortada”  dedi.

‘KİŞİYE GÖRE YARGILAMA YAPILAMAZ’

 Leyla Güven’in yargılandığı mahkemenin daha önce verdiği tahliye kararına sahip çıkmasını isteyen Yalçındağ Baydemir, şunları söyledi: “Bu davalar politik olduğu için süreç de politik işliyor. Hukuki davalar, hukuki olarak gerçekleşmiyor. Bu çok net. Kişiye göre yargılama yapılamaz ve yorum asla kabul edilemez. Bu hukuksuzluk yaşatıldığına göre, biz avukatları olarak buna karşı bireysel başvuru mekanizmalarına başvuracağız. Eş zamanlı bir biçimde CMK 141’e göre tazminat davası açacağız, AYM’ye de bireysel başvuruda bulanacağız. Bizler her türlü hukuki mekanizmaya başvuracağız. Ayrıca tutukluluğun devam kararına karşı itiraz hakkımızı da kullanacağız. Umuyor ve diliyorum ki bu hukuk tutulması haline son verilip, gerçekten müvekkilin yasama faaliyetlerine dönmesi sağlanır.”

‘AÇIKLAMAK ZORUNDALAR’

 Av. Yalçındağ Baydemir, 29 Haziran’da Güven hakkında verdiği kararda tahliye edilmesi yönünde oy kullanan mahkeme üyesi 2 hakimin, 14 gün sonra bu kez tutuklama yönünde oy kullanmasına da tepki gösterdi. Baydemir, “Ben tutukluluğun devamı yönünde oy kullanmasını ‘adil yargılanma ilkesi’ ve ‘kişi özgürlüğü’ haklarının çiğnenmesi olarak değerlendiririm. Çünkü milletvekili seçildiği halde tahliye edilmedi. Ortada bir fotoğraf var, bunun hiçbir flu bir yanı yoktur, son derece nettir. 14 gün içerisinde hangi gerekçeyle, aleyhte delille karar verdiler.  Dosyaya aleyhte değil, lehte delil girmiş. O da Hakkâri İl Seçim Kurulu tarafından verilen mazbatadır. Dolayısıyla lehe durumlar artmış, hangi gerekçesiyle tutukluluk devam verdiklerini açıklamak zorundalar” dedi.

‘KARAR TARİHE KARA LEKE OLARAK GEÇECEK’

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü ve HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı HDP Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk Güven’in tahliye edilmemesini MA’dan Özgür Paksoy’a değerlendirdi.

HDK Eş Sözcüsü ve HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, mahkemenin Güven hakkında verdiği tutukluluk halinin devamı kararına tepki gösterdi. Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesinin Güven hakkında daha önce verdiği kararı inkar ettiğini ifade eden Koçyiğit, kararın tarihe kara bir leke olarak geçtiğini söyledi. Güven’in milletvekili seçilmesiyle birlikte yargılamanın durdurulması yönünde karar verilmesi gerektiğinin altını çizen Koçyiğit, şunları söyledi: “Uzun süredir ülkede hukuk, iktidarın oyuncağı haline dönüştü. Hukuk iktidarın toplumu terbiye etme aracı haline dönüştü. Bağımsız ve tarafsız bir yargıdan söz etmek mümkün değil. Karar ne vicdana ne ahlaka uygun değil.”

‘MAHKEMELER TİYATROYA DÖNDÜ’

DTK Eş Başkanı HDP Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk de, mahkemenin Güven hakkında verdiği kararın siyasi baskı sonucu olduğunu ifade etti. Öztürk, şöyle devam etti: “Türkiye’de hukuk ve adalet kalmadı. Mahkemelerin verdiği kararlar siyasidir. Leyla Güven de herhangi bir talepte bulunmadı ve hukuki bir karar verilmesini istedi.” Güven’in Anayasa’ya göre tahliye edilmesi gerektiğine işaret eden Öztürk, “Mahkemeler tiyatroya döndü. 1990’lı yıllarda bile Anayasa’ya riayet ediliyordu. Ancak bugün Anayasa’ya riayet edilmiyor. Sırtlarını Saray’a dayamışlar” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Güven’in 24 Haziran’da Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkâri Milletvekili olarak seçilmesi ardından avukatlarının başvurusu üzerine dosyayı inceleyen Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi “mevcut deliller ve tutukluluk süresini” göz önünde bulundurarak 29 Haziran’da tahliye kararı vermiş ancak savcı tarafından karara itiraz edilmişti. İtirazı değerlendiren Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi, Güven’in tahliye edilmeden yeniden tutuklanmasına dönük karar vermişti. Diyarbakır 9’un Ağır Ceza Mahkemesi, önceki gün görülen 2’nci duruşmada ise daha önce tahliye kararı vermesine rağmen Güven’in tutukluluk halinin devamı yönünde karar verdi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

‘Deniz Bozdemir derhal koşulsuz şekilde işine dönmeli’

SONRAKİ HABER

Alevi dedesi isteyen Eren Erdem'e 'imam çağırın' yanıtı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa