Yeşil altını keşfettiler, yaşamları değişti
İLAÇ OLDUĞUNU ÖĞRENDİLER
Geçmişte geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan Çaltepe köylüleri, kışları karınları ağrıdığında içtikleri Elmalı Yayladaki platoda yetişen kekik türünün, barındırdığı yüksek aroma ve kaliteli yağı nedeniyle tam bir “ilaç” olduğunu keşfetmelerinin ardından yaşamları değişti. 1992 yılında ihracata yönelik kekik kesmeye başlayan köylüler, sekiz saatlik yolculuğun ardından ulaştıkları yaylada kesip kuruttukları kekikleri katırlarla köye getirip tüccarlara satıyorlar. Köprülü Kanyon Milli Parkı sınırlarında kalan bölgede kekik kesimi yapabilmek için her yıl Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden izin alan köylüler, bu iş için devlete de ‘ormaniye’ adını verdikleri küçük bir bedel ödüyorlar. Kurutulmuş kekiğin kilosunu 3,5 liradan satan köylülerin en büyük sıkıntısı ise aracı tüccarlar. Çaltepeliler, “Fabrikayı hiç görmedik, hep aracılara satıyoruz” diyor.
ARICILIĞA YÖNLENDİRDİ
Topladıkları kekikleri, köyde kurdukları kooperatif aracılığıyla Antalya ve Isparta’dan gelen tüccarlara sattıklarını söyleyen köylüler, geçmişte yaklaşık 400 ile 500 ton kuru kekik satışı yaptıklarını ancak bu rakamın giderek düşerek 2008 yılında 40-50 tona kadar gerilediğini dile getirdi. Kekik bitkisinin köyde arıcılığın başlamasına da vesile olduğunu kaydeden köylüler, kekik çiçeğinden elde edilen balın kalitesinin çok yüksek olduğunu ve köyün yüzde 60’ının arıcılığa başladığını belirtiyor.
BAZI KÖYLÜLER BU YILKİ HASADA KARŞI
Isparta’nın Sütçüler ilçesi sınırlarına kadar uzanan Elmalı Yayladaki kekiklerin iki yıldır dinlenmeye alındığını ancak bu yıl köy muhtarlığının kararıyla yeniden biçme kararı alındığını kaydeden köylüler, kekiklerin yeniden gelişebilmesi için iki üç yıl daha biçilmemesi gerektiğini dile getirdi.
FABRİKA ÖZEL ŞİRKETE KİRALANDI
Çaltepe köyü Muhtarı Tuğrul Nergis ise köyde bulunan paketleme tesisinin Manavgat Kaymakamlığı tarafından özel bir şirkete kiraya verildiğini belirterek kekik hasadı yapılması kararının bu fabrikanın işletilmesi amacıyla alındığını kaydetti. Yıllardır atıl durumda bulunan fabrikanın çalışmasını ve bölgeye katkı yapmasını beklediklerini kaydeden Nergis, bu tesiste kekiğin yalnız baharat olarak işlenmesinin yeterli olmadığını kaydederek yağ damıtma sisteminin de kurulması gerektiğinin altını çizdi. Bu yıl için alınan kararla hasat zamanının başladığının altını çizen Nergis, “Şu anda çok az köylü hasat için yaylada bulunuyor. Bunun nedeninin daha önce tüccarlar tarafından yaklaşık 300 bin lira dolayında dolandırılan köylülerin endişeleri olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu. (Antalya/CİHAN)
‘BİNİLEN DAL KESİLMEMELİ’
Konuyla ilgili Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Botanik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mecit Vural, Türkiye’de kekik adıyla toplanan bitkilerin birçoğunun mercanköşk bitkisi olduğunu söyledi. Kekik diye toplanan geniş yayılışlı bitkilerin arasında lokal endemik türlerin de bulunabileceğine dikkat çeken Vural, kekik toplayıcılığının önemli bir geçim kaynağı olduğunu ancak kontrollü biçimde toplanan bitkilerin beş yılda bir dinlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Çaltepe köyündeki kekik rekoltesindeki düşmenin dikkate alınması gerektiğini kaydeden Vural, “Bu bitkinin sürdürülebilir biçimde bölge halkının yararına kullanılabilmesi için buradaki kooperatifler, alıcılar ve toplayıcı köylüler bitkinin geleceği konusunda ortak bir karar almalı. Binilen dal kesilmemeli” diye konuştu.
Evrensel'i Takip Et