TTB: Çocuk istismarında öncelik, önleyici hizmetlere verilmeli
Eylül ve Leyla'nın ölümü üzerine Türk Tabipleri Birliği (TTB) açıklama yaptı: Cezalandırma en son konuşulması gereken konu, önce önlem.
Fotoğraf: Evrensel
Artan çocuk kayıpları ve çocuk istismarına ilişkin TTB tarafından yapılan açıklamada, tüm önceliğin önleyici hizmetlere verilmesi gerektiği belirtildi.
‘İDAM VE HADIM DEĞİL, ÖNLEYİCİ HİZMET’
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Eylül ve Leyla’nın ölümünün ardından yeniden gündeme gelen çocuk istismarı, idam ve hadım tartışmalarına ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. TTB Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen açıklamayı, TTB Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman okudu.
Adıyaman, çocukların bedensel, ruhsal ve sosyal olarak toplumun en korumasız grubunu oluşturduğunu ve çocuklara yönelik suçlardaki artışın toplumsal olarak kaygı duyulması gereken bir durum olduğunu söyledi. Hekimler olarak bu toplumsal yaralardan etkilenen çocukların ve tüm toplumun iyileştirilmesinden yükümlü olduklarını ifade eden Adıyaman, çocuklarını koruyamayan bir toplumun sağlığından söz edilemeyeceğinin altını çizdi.
8 YILDA 26 BİN 168 ÇOCUK KAYBOLDU
Adıyaman, TÜİK verilerine göre 2008-2016 yılları arasında 15 bin 399’u kız çocuğu olmak üzere 26 bin 168 çocuğun kaybolduğuna dikkat çekti. Yalnızca geçtiğimiz bir yıl içerisinde 1600 Suriyeli çocuğun kaybolduğunu belirten Adıyaman, kaybolan çocuk sayısının son günlerde hepten artış gösterdiğine değindi. Adıyaman, sorunun büyüklüğü ve yakıcılığının “kusursuz sorumluluk ilkesi” uyarınca devletin ve ilgili kurumların yetersizliklerini gösterdiğini ifade ederek sorunun acilen çözümü için bu sorumluluğun kabul edilerek gerekli önlemlerin alınması ve düzenlemelerin yapılması gerektiğini söyledi.
‘CEZALANDIRMA EN SON KONUŞULACAK KONU OLMALI’
Toplumsal sorumluluk ve görevlerin yerine getirilmemesinden kaynaklanan bireysel işlenmiş suçların, ihlallerin ve cezalandırma yöntemlerinin en son konuşulması gereken konular olduğunu vurgulayan Adıyaman, idam ve hadım tartışmalarına da tepki gösterdi. Adıyaman, devletin öncelikli görevinin çocuk kayıplarının önlenmesi, bu konuda aile, okul ve toplumun tüm kesimlerinde güçlü bir koruyucu bilincin geliştirilmesi ve bu tablolarla karşılaşıldığında çocuğun en kısa sürede bulunmasını sağlayacak uygulamaların hazırlanması olduğunu belirterek bu konudaki çalışmalara yoğunlaşılması gerektiğini söyledi. İdam ve hadım tartışmalarının çocuk istismarı sorununu çözemeyeceğinin altını çizen Adıyaman, bu gibi yöntemlerin yapısal mekanizmalar oluşturmakla sorumlu olan devlet yöneticilerinin toplumun öfkesini kendilerinden uzaklaştırma amaçlı olduğunu ve başka düzeyde insan hakkı ihlallerine yol açacağını ifade etti. Adıyaman taleplerini şöyle sıraladı:
- Çocuk yaşta evliliğe olanak tanıyan yasalar kaldırılmalı, çocuk yaşta evliliği savunan ve gerçekleştirenler cezalandırılmalıdır.
- Tüm çocukların eğitim sistemine ulaşımı sağlanmalı, ergenlerin cinsel eğitimi zorunlu ders olmalıdır.
- Çocuğun evden ayrılmasına neden olan şiddet, zorla çalıştırılma ve diğer kötü uygulamalar ortadan kaldırılmalı, şiddet uygulayanlar yaşam ortamından uzaklaştırılmalıdır.
- Bütün öncelik, önleyici hizmetlere verilmelidir. Çocuğu merkeze koyan bir toplumsal anlayış ve riskleri önceden fark edip bunları ortadan kaldırmaya yönelen sistemler kurulmalıdır. (Ankara/EVRENSEL)
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
Bahçeli siyasete ayar çıtasını Erdoğan’ın en yakınına kadar çıkardı!
Savaş: Öznel niyet ve nesnel çelişki
Ne “yoksul” bir “zenginlik”…
Sancılı düşünceler
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
