'Yüzde 15 enflasyon varken sıfır zamla çalışmamızı beklemesinler'

Metehan UD
İzmir

Grevdeki Süperpak işçileri enflasyonun yüzde 15 olduğunu, geçimin her geçen gün zorlaştığını belirterek “Kimse sıfır zamla çalışmamızı beklemesin” dedi. Avusturya menşeli ambalaj üreticisi MM Süperpak’ın İzmir Torbalı, Karaman ve Gaziantep’te kurulu fabrikalarında çalışan toplam 250 işçi mücadelelerini sürdürmekte kararlı.

Fabrikalarda örgütlü olan Türk-İş’e bağlı Selülöz-İş Sendikası ile Süperpak patronu arasındaki toplusözleşme görüşmelerinde, patronun sıfır zam dayatması nedeniyle başlayan grev 16. gününe girdi. İşçiler net 370 lira zam istiyor.

Torbalı’daki işçilerle grevi, kuralsız çalışmanın ne anlama geleceğini, hayat pahalılığını ve son açıklanan yüzde 15’lik enflasyonu konuştuk. Fabrikada toplamacı olarak çalışan Nursel Atılgan, biri üniversite, okuyan iki çocuğunun olduğunu belirterek “Tek başıma ev geçindirmeye ve çocuk okutmaya çalışıyorum. İki kira, iki elektrik, iki su ödüyorum. Onların sıfır zam diretmesi bizi  çok düşündürüyor. Şimdiki maaşla bile zamlar karşısında zor geçiniyoruz. Hayat her geçen gün zorlaşıyor. 3 haftada bir pazara çıkabiliyorum. Sürekli pazar yapamıyoruz. 50 milyonla pazar yaparak kıt kanaat geçinmeye çalışıyorum Sosyal hayatımız hiç yok” diye konuştu.

‘SIFIR ZAM EK İŞ DEMEKTİR’

İğneden ipliğe her şeyin fiyatı artarken kendilerine zamsız çalışma dayatılmasının açıklanacak bir yanı olmadığını ifade eden Atılgan, şöyle devam etti: “Şimdi ödemem gereken bir kiram, faturalarım var ama bunu ödeyecek bir kuruş param yok. Ama buna rağmen grevden vazgeçmiyoruz. Enflasyonun yüzde 15’i geçtiği bir ortamda bir kuruş altını kabul etmemizi beklemesinler. Çok fazla bir şey de istemiyoruz. Ellerini vicdanına koyup ailesini geçindirmek isteyen bizleri düşünsünler. Benim aldığım 2 bin 200 lira gelsin öğrenci okutsun, pazar yapsın. Kendini bizim yerimize koysun, haklılığımızı anlamaya çalışsın. Sıfır zam vicdansızlıktır. Sıfır zam bizi ek işte çalışmaya mecbur bırakır, temizliğe gitmem gerekir. Sözleşmenin bir an önce yapılarak işimize kaldığımız yerden eskisi devam etmek istiyoruz.”

‘ZAMSIZ ÇALIŞMA BORÇLANDIRIR’

Makine operatörü olarak çalışan İzzet Kıvılcım da sıfır zammın lafının bile edilmemesi gerektiğini söyledi. İki yıl daha aynı maaşla çalışmanın yüzde 15’lik enflasyon ve ülke gerçekleri düşünüldüğünde mümkün olmadığını kaydeden Kıvılcım “Sıfır zam bizim açımızdan kölelik. Borçlandırır, harcamalarımızı daha da kıstırır. İki yıl önceki harcamalarımızla şimdiki bir değil, iki yıl sonra daha da kötü olacak. Sürekli bir şeylere zam geliyor, değişiyor. Şu anda bile kıt kanaat geçinmeye çalışıyoruz. istediğimiz maaş zammını alırsak biraz daha rahat geçineceğiz” dedi.

‘ZAMMI OKUL MASRAFI İÇİN KULLANACAĞIZ’

Alacakları zammı çocuğunun okul masraflarında kullanacağını ekleyen Kıvılcım şunları söyledi: “Okullar açılacak ve oğlum liseye başlayacak. Oturduğumuz bölgenin dışında bir yere gidecek. Yol masrafı, okul masrafında kullanacağız. Çağrılarımıza karşı diretmesinler, kulak versinler. Samimi bir teklifle gelsinler. Yıldırmaya çalışıyorlar ama pes etmeyeceğiz. Üretim ya da siparişlerdeki düşüşün sorumlusu biz değiliz, Yönetim beceriksizliği ya da işi takip edememesi. Biz verilen işi en layıkıyla yerine getirdik, çok kötü makinelerde işi götürüyorduk.”

‘BİR DE VERGİ DİLİMİ VAR’

Yine makine operatörü olarak çalışan Ercan Saltık da her şeye zam gelirken zamsız çalışmanın anormal olduğunu da belirterek “Biz hakkımızı aramak için arkamızdaki gücü kullanarak grev kararı aldık ve 16 gündür de görevimiz sürüyor. Bu saatten sonra da geri dönüş yok, kararlı şekilde ilerliyor. Bölünme olmadan sonuna kadar götüreceğiz. Bizim istediğimiz oran da belli. Özellikle net istedik. Brüt olayında zarara giriyoruz. Altıncı aydan sonra vergi dilimine girilerek kesiliyor. Sene sonunda aldığımız maaş giderlerimizi karşılamıyor. Zamla borçlarımı kapatmayı düşünüyorum. Bizim yerimiz fabrikanın önü değil, makinelerin başı. Anlaşma sağlanırsa işimize devam ederiz. Burası bir işyeri ve kazanıyor. Kazanılan paydan bizim de almamız gerekiyor” diye konuştu.

POLKİMA İŞÇİLERİ VE TÜRK-İŞ YÖNETİCİLERİNDEN DESTEK

Greve destek ziyaretleri devam ediyor. Son olarak Birleşik Metal-İş üyesi Polkima işçileri ile Türk-İş’e bağlı sendikaların yöneticileri greve desteklerini dile getirdiler.

Dayanışmaya gelenler “İş ekmek yoksa barış da yok”, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “Süperpak işçisi yalnız değildir” sloganlarıyla Süperpak önüne yürüdüler. İşyeri Baştemsilcisi Abdullah Pekçakar “Biz işçiler çok şey istemiyoruz, pastadan bir parça daha istiyoruz. Hanları, arabaları onların olsun ama pastayı da paylaşıp yiyelim. Bizim derdimiz bu. Fabrikaların kapanmasını talep etmiyorsunuz” dedi.

Türk-İş Ege Bölge Temsilcisi Süleyman Yıldırım, TEKSİF, DERİTEKS, TÜMTİS, Harb-İş, Basın-İş, Tes-İş, Tek Gıda-İş ve TGS sendikalarının İzmir şubelerinin yöneticileri de dün fabrika önündeydi. Burada konuşma yapan Bölge Temsilcisi Süleyman Yıldırım, Türk-İş olarak greve müdahil olacaklarını belirterek “Biz bize ait olanları almak için yola çıktık. Onları almadan da geri dönmeyeceğiz. Biz sabırlılıkla grevimizi sürdüreceğiz. Biz haktan, hukuktan, uzlaşıdan yanayız ama teslimiyetçi değiliz. O yüzden bize ait olanları alana kadar buradayız. Umarım en kısa sürede bu belirsizliği kaldırırız” dedi.