Judo Federasyonuna suçlama: Akdeniz Oyunlarına gitmeyi hak edene engel

Uğur ÖKDEMİR
Bursa

Milli Judocu Tuğba Zehir 2017 yılının aralık ayında Türkiye Büyükler Judo Şampiyonasında rakibi Nazlıcan Özerler’i yenerek birinci olmuş, ödül töreni sonrasında rakibinin babası Tacettin Özerler tarafından saldırıya uğradığını iddia etmişti.

Yargıya intikal eden bu hadiseden 6 ay sonra Türkiye Judo Federasyonu Tuğba Zehir hakkında, uğradığı saldırıyla ilgili basına bilgi verdiği ve federasyonu kötülediği gerekçesiyle disiplin soruşturması başlattı. Soruşturma sonucunda Tuğba Zehir 22 Mayıs 2018 - 22 Temmuz 2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere hak mahrumiyeti cezası aldı. Milli Judocunun Avukatı İlker Kapusuzoğlu, cezanın müvekkilinin geçtiğimiz günlerde İspanya’da başlayan Akdeniz Oyunlarına katılmasını da engellediğini belirterek yargıya başvurdu. Cezanın kasten Akdeniz Oyunlarına denk getirildiğini ve federasyonun, oyunlara Tuğba Zehir yerine Nazlıcan Özerler’i götürmek amacıyla bu tasarrufta bulunduğunu söyleyen Kapusuzoğlu hukuki süreci sonuna kadar takip edeceklerini bildirdi.

‘MUHATAP BULAMADIK’

Tuğba Zehir’in 18 yıllık spor hayatının büyük kısmını milli takımlarda geçirdiğini, çok sayıda Türkiye şampiyonluğu, 4 kez Avrupa şampiyonluğu dereceleri bulunduğunu hatırlatan Kapusuzoğlu, “Formunun zirvesinde bir sporcunun Akdeniz Oyunları gibi bir müsabakaya katılmaktan men edilmesi hem müvekkilimiz hem de ülkemizin uluslararası düzeyde temsiliyeti açısından kabul edilemez” dedi.

Bu sebeple federasyon tarafından verilen cezaya itiraz ettiklerini ve yürütmeyi durdurma kararı aldırdıklarını söyleyen Kapusuzoğlu, Tahkim Kurulu’nun bu kararının “Telafisi mümkün olmayan zararlar doğabilir, milli menfaatler ihlal edilebilir. Bu nedenle verilen ceza durdurulmalıdır” anlamına geldiğini söyledi. Kapusuzoğlu, yürütmeyi durdurma kararı sonrası Judo Federasyonuna başvurduklarını ama muhatap bulamadıklarını açıkladı. Kapusuzoğlu, Judo Federasyonu başkanının da görüşme taleplerini reddettiğini ifade etti.

SALDIRGAN ÖDÜLLENDİRİLDİ

“Akdeniz Oyunları önemli bir uluslararası turnuva ve bu turnuvaya Türkiye’deki sporculardan en çok hak edenlerin gitmesi gerekir” diyerek devam eden Kapusuzoğlu “Tuğba Hanım, gerek profesyonel spor kariyeri ile gerek son iki yıldır Türkiye şampiyonu olması ile bu turnuvaya gitme liyakatine sahip olduğunu gösteriyor. Bu işin 1. boyutudur. 2. boyutu ise aralık ayında saldırıya uğrayan müvekkilimize yine bu olayla ilgili mağdur olduğu halde ceza verilmesidir. Bundan sonra Tacettin Özerler yargılanıyor ama disiplin cezasının muhatabı müvekkilimiz oluyor. An itibariyle söz konusu olaylarla ilgili hakaret, tehdit ve yaralama suçlarından yargılanan Tacettin Özerler eski bir judo sporcusu. Aynı zamanda Judo Federasyonunun eski yöneticilerinden biri ve şu anda da Judo Federasyonu başkanına çok yakın. Kendisinin ciddi şekilde federasyona baskı yaptığını biliyoruz.  3. boyutu ise daha acı. Müvekkilimizin yerine Akdeniz Oyunlarına götürülen kişi Tacettin Özerler’in kızı Nazlıcan Özerler. Bu şu demek: Bizim müvekkilimiz saldırıya uğradı ve onu döven kişinin kızı turnuvaya dahil edildi. Bunun kamuoyuna açıklanması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü Judo Federasyonu bireysel bir karar almıştır. Asla sportif bir başarıdan kaynaklı olarak bu kararın verilmesi söz konusu değildir. Tuğba Hanım milli takım kadrosundan çıkarılırken disiplin cezası olduğu için kamptan çıkarıldığı söylendi. Biz bu kararların tamamını iptal ettirdik. Şu an Tuğba Hanım için bir disiplin cezası bulunmadığı için yarışmalara katılmasının önünde hukuki hiçbir engel de bulunmamaktadır” dedi.

TUĞBA ZEHİR ZARARA UĞRATILDI

Kapusuzoğlu, “Judo Federasyonu acilen hesap vermelidir. Eğer Tuğba Zehir turnuvaya katılıp derece yapabilecek olsaydı 50 cumhuriyet altınından az olmamak üzere ödüllendirilecekti. Ancak turnuvaya götürülmediği için favori olduğu bu turnuvanın ödülünden mahrum kaldı. Aynı zamanda kariyeri açısından da büyük bir olumsuzluk yarattı. Çünkü Akdeniz Oyunlarında alacağı olası bir derece kariyeri için çok değerli olacaktı. Bu hususla ilgili olarak maddi ve manevi zararların tazmini için federasyona dava açmayı düşünüyoruz. Federasyon niçin Tuğba Zehir’i kadroya dahil etmediğini açıklamalıdır” dedi.

‘HABER YAPILMAMASI İÇİN TEHDİT’ İDDİASI

Kapusuzoğlu, konuyu medyaya taşıma çabalarının da sonuçsuz kaldığını söyledi. Demirören Haber Ajansı muhabirinin kendileriyle görüştüğünü ancak ertesi gün röportajın yayımlanmayacağını öğrendiklerini söyleyen Kapusuzoğlu, Judo Federasyonu Başkanının avukatının kendilerini aradığını ve “Böyle devam ederlerse Tuğba Zehir’in spor hayatına zarar geleceğini’ üstü kapalı olarak söylediğini iddia etti.

Kapusuzoğlu, Bursa Hakimiyet gazetesiyle de görüştüklerini ancak “yukarıdan baskı” olduğu gerekçesiyle haberin yayımlanamayacağı yanıtını aldıklarını belirtti.

FEDERASYON BAŞKANI: TAHKİM KURULU KARARINI TANIMIYORUM!

MüvekkiliTuğba Zehir’in federasyon başkanıyla telefonda görüştüğünü söyleyen Kapusuzoğlu, “Tuğba Hanım’a söyledikleri ‘Sen benim gözümde hâlâ cezalısın. Ben seni bu turnuvaya götürmeyeceğim, zaten tahkim kurulu kararını tanımıyorum. Onlarla da ayrıca görüşeceğim’ şeklindedir. Aslında bu federasyonun nasıl bir yönetim şeklinin olduğunu bize gösteriyor. Nasıl bireysel karar alındığını, milli temsiliyetin hiçbir şekilde önemsenmediğini ve bireysel kararlarla sporcuların milli takıma alınıp uluslararası turnuvalara götürüldüğünü gösteriyor. Turnuvanın en büyük favorisi olan başarılı bir sporcuyu turnuvaya götürmemek başlı başına kamuoyuna hesap vermeyi gerektirir. Federasyon başkanı bu konuda kamuoyuna hesap vermelidir. Biz kendileri ile görüşemedik ama avukatları ile görüştük. Bize aktardıkları özetle alınan kararın sportif bir karar olduğu ve sorgulanamayacağıdır.  Judo Federasyonu istediği kişiyi götürür dediler.