Eğitim Sen: LGS tercihlerinde adres üzerinden dayatma olacak
Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, LGS sistemini ve sonuçlarını Evrensel'e değerlendirdi.
ARŞİV | Fotoğraf: Eylem Nazlıer/EVRENSEL
Eylem NAZLIER
İstanbul
971 bin 657 öğrencinin girdiği yeni Liseye Geçiş Sınavı (LGS) sonuçları açıklanırken, öğrenci ve velileri zorlu bir süreç bekliyor. Sınav sistemini ve sonuçlarını gazetemize değerlendiren Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, eğitimcilerin, öğrencilerin ve velilerin özellikle matematik ve fen konularında, böyle zor soruların çıkabileceklerini öngöremediğini söyledi. Okullara gönderilen soru örneklerinde de, MEB’in öğrencilere dağıttığı soru örneklerinde de böyle zor sorular olmadığını belirten Aydoğan “En temel problemlerden biri de buydu. Çocuklarının şu anda yaşadıkları, psikolojilerin olumsuz etkilenmesi de bundan kaynaklanıyor” dedi. Türkçe, sosyal bilgiler, din, İngilizce soruları geçmiş TEOG sorularına benzer sorular olurken matematik ve fen sorularının zorluk oranının arttırılmasının sözelde başarılı olan çocuklara haksızlık olduğunu anlatan Aydoğan “Her çocuk her alanda eşit başarı göstermeyebilir. Sözel bölümde başarılı olan çocuklar cezalandırılmış oldu. Burada en belirleyici ders de matematik oldu. Herhangi bir eğitim fakültesinden mezun olmuş her eğitimci bilir ki bu yöntem sorular ölçme değerlendirme kriterlerine tamamen aykırıdır” diye konuştu. “Bu soruları hazırlayan komisyon kimler tarafından oluşturuldu? 8. sınıf öğretmenleri mi hazırladı? Ölçme, değerlendirme üzerinden bir eğitim aldılar mı?” diye sorular sorduklarını belirten Aydoğan, sınavın bu halinin bu sınav sorularını hazırlayan komisyonun yetkin olmadığını gösterdiğini söyledi.
‘ZORUNLU TERCİH OLMAMALI’
16 Mart’ta bu sınav sistemine karşı ‘Öğrencime dokunma’ diye bir kampanya başlattıklarını, o kampanyada da özellikle, 2012’ten bu yana eğitim sisteminin özelleştirilmesi ve çocukların zorunlu bir biçimde imam hatiplere ve meslek liselerine yerleştirme yönünden bir eğitim politikası izlenmekte olduğunu vurguladıklarını anlatan Aydoğan “Her öğrencinin istediği okul türünde eğitim görme hakkı vardır. Bunun dışındaki dayatma eğitim hakkı ihlalidir. Ama burada özel okul tercihlerinin öne alınmasıyla da, yaratılan kaotik ortamdan kaynaklı velileri özel okullara yönlendirme var. Hem adres üzerinden hem de tercih sayısı üzerinden bir sınır koyulmasıyla da çocuklar istemedikleri okul türlerine yerleşmek zorunda kalıyorlar” dedi.
Bütün öğrencilerin yerel yerleştirme tercihlerini yapmak zorunda olduğuna dikkat çeken Aydoğan “Yerel yerleştirme tercihlerini yapmadan diğer pansiyonla veya sınavla alınacak okulları tercih yapma butonu açılmayacak diyorlar. Adres üzerinden sınırı buradan koyuyorlar. Israrla veya ısrarla çocuklara bulunduğu adres üzerinden yapılan bir dayatılma aslında sınıfsal bir dayatmadır” dedi.
‘EĞİTİM HAKKI İHLALİ’
Herhangi bir okul türünden yerel yerleştirmede bir okul türünden en fazla 3 tane tercih yapılabileceğini söyleyen Aydoğan, “Türkiye’nin her yerinde tüm illerde bütün velilerin, öğrencilerin birinci tercihi fen lisesi veya Anadolu lisesi. En fazla 1 okul türünden 3 okul yazabileceksiniz demek ve yerel yerleştirmede 3 okul türü var çocukların seçebileceği. Anadolu lisesi, meslek lisesi ve imam hatip lisesi. Türkiye genelinde bu 3 okul türü içinde en çok tercih edilen Anadolu lisesi olduğu gerçekliğinden hareket edersek çocukların kalan tercihlerini imam hatip ve meslek lisesini yazma zorunluluğu dayatılıyor. Adres üzerinden de tercih üzerinden de böyle dayatılma yapılması eğitim hakkı ve çocuk hakkı ihlalidir” diyerek tepki gösterdi.
‘15 TERCİHİN KARŞILIĞI YOK’
Tercih sürecinde velileri ve öğrencileri çok büyük sıkıntıların beklediğinin altını çizen Aydoğan, “Örneğin; merkezi sınavla yüzdelik dilime girdi bir çocuk. Yerel yerleştirme üzerinden bir dayatma çok büyük soru işaretlerine neden olacak. İkincisi çocukların ikinci ve üçüncü tercih hakkı da fiilen ortadan kalkmış durumda. Adres veya çember tanımları üzerinden öncelikler getiriliyor. Birinciyi tercih ettiğinde çocuk oraya yerleşemediğinde ikinci tercihi dolmuş olacak. Komşu bölgedeki tercih dolmuş olacak. Yani var olan 15 tercihin 15 tercih gibi bir karşılığı da yok. Bunun yerine olması gereken çocukların istedikleri okulların, istedikleri okul türlerine, istedikleri adreslere çocuklara özgürlük vermeleri gerekiyor. Bu süreç en az eylüle kadar uzayacak. Çocuğun yerleşememeği durumda tekrar yerleştirme süreci devam edecek. En sonunda da bu yetki komisyonlara veriliyor. Çocuk istediği bir okul türüne yerleşemediği durumda komisyon eliyle zorunlu bir yerleştirme söz konusu olacak”