10 Haziran 2018 11:11
Son Güncellenme Tarihi: 10 Haziran 2018 21:06

Muharrem İnce: Erdoğan gelirse bu krizi atlatamaz

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, İstanbul’un ilçelerinde halkla buluştu.

Fotoğraf: Arif Hüdaverdi Yaman/AA

Paylaş

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Bağcılar, Esenyurt ve Silivri'de kalabalık mitinglerle seçim çalışmasını sürdürdü.

İlk olarak Bağcılar Güneşli Meydanı'nda vatandaşlara seslenen İnce "Eğitimde zorlama yapmayacağız" diyerek "Cumhurbaşkanı olduğumda Çankaya Köşkü'ne AK Parti'den bir eğitimci çağıracağım, MHP'den bir eğitimci, İYİ Parti'den, Saadet Partisi'nden, HDP'den, parlamento dışındaki partilerden herkesi bir araya getireceğim. Diyeceğim ki, 'Gelin şu eğitim konusunda uzlaşalım.' Uzlaşarak, dayatarak değil. Öyle bir uzlaşma sağlayacağız ki 50 sene bir daha eğitim tartışması olmayacak. Bunu yapacağım, söz” ifadelerini kullandı.

‘BAZI PROJELER ÇOK HOŞUMA GİTTİ’

Muharrem İnce, “Benim Cumhurbaşkanı adayı olarak bir seçim manifestom var. CHP'nin de seçim vaatleri var. AK Parti'nin de MHP'nin de İYİ Parti'nin de HDP'nin de, Saadet Partisi'nin de var. Bütün partilerin seçim vaatlerini okudum. Allah için yalan yok, isimlerini şimdi vermeyeyim göreceksiniz Cumhurbaşkanı adayı olduğumda, bazı projeler çok hoşuma gitti. Onları ben niye söylemedim diye hayıflandım. Hiç fark etmez. Başka partilerin projesi de olsa memleketin yararınaysa o projeyi de yapacağım, söz” diye konuştu.

‘TAZE KANA İHTİYAÇ VAR’

Muharrem İnce taze kana ihtiyaç olduğunu belirterek “Türkiye'ye demokrasiyi yeniden getirecek, taze bir ihtiyaç var. Erdoğan gelirse bu krizi atlatamaz. Türkiye'yi karanlık günler bekler.  Dolar 8-10 lira olursa şaşırmayın. Dünyanın bütün ülkelerinde ne zaman buhranlı günler olmuşsa uzun süre o ülkeyi yönetenler değiştirilmemişse buhran atlatılmamış” ifadelerini kullandı.

‘BEN SİZE HUZUR VAAT EDİYORUM’

Muharrem İnce, “16 senedir yönetiyor. Geçmişe bir bakalım, tarihe bir bakalım. Bütün dünyada böyle olmuş. Değiştirmekte fayda vardır. Huzur vardır, huzur. Ben size huzur vadediyorum huzur.  Kimse kimseyi ötekileştirmeyecek. Başımı kapatıyorum, kapat, başımı açıyorum aç. 'Başımı kapattım devlet dairesindeyim'. Git, hiç kimsenin kıyafetiyle uğraşmadan, sağcı-solcu diye ayırmadan, Alevi-Sünni diye ayırmadan, Türk-Kürt diye ayırmadan…” şeklinde konuştu.

‘SİZİN ÇOCUKLARINIZA GÜZEL HAYALLER KURDURACAĞIM’

Kadınlara seslenen İnce “Şu anda yüz kadından 32'si çalışıyor, bunu iki katına çıkaracağız. Nasıl çıkaracağız söyleyeyim; Her mahalleye bir  kreş kuracağız. Çocuk kreşe, kadın işe. Her semte günlük engelli bakım evi ya da yaşlı bakım evi kuracağız. Tozlu köy yollarında yetişerek buraya geldim ben. 16 yıllık milletvekilliğinin sonunda Cumhurbaşkanı adayıyım. İçimi acıtan iki şeyi sizinle paylaşayım. Milletvekili arkadaşımın birisi kağıt toplayan bir çocuğa sormuş; 'Hayalin ne senin?' demiş. Çocuk demiş 'Ağabeyi büyük kağıt toplamak istiyorum, onlarda çok para var' demiş. İçimi acıttı bu içimi. Diyarbakırlı bir ailenin çocuğuymuş. Dedim 'Ya niye bu çocuğun adresini almazdınız.' Bu çocuğu bulsaydık. Benim 81 milyona sözüm olsun. Fizik öğretmeni Muharrem İnce sözü olsun. Sizin çocuklarınıza güzel hayaller kurduracağım güzel hayaller. İçimi acıtan bir başka şey. Adıyaman'da oldu. Bir köylü yaklaştı dedi ki; 'Ben tütün ekiyordum, tütünü yasakladılar' dedi. Ve Erdoğan Adıyaman meydanına gelmiş 'Tütün zararlıdır' demiş. Tütünün zararlı olduğunu hepimiz biliyoruz. Adıyaman tütününü yasakladılar. Millete Amerikan tütünü içiyorlar. Bunlar yerli, bunlar milli biz değiliz öyle mi? Geçin bu işleri. Neresi milli, neresi yerli? Saraydaki  mermeri bile yerli değil. Arabası yerli değil, uçağı yerli değil, gözlüğü yerli değil, içtiği çay yerli değil, neyi yerli? Milliymiş.. Süleyman Şah oradan oraya gezdirdin Süleyman Şahı. Süleyman Şah sağlığında bile o kadar seyahat etmedi. Neren yerli neren milli. Meydana gelmiş Adıyamanlılara demiş ki; 'Tütün zararlıdır. Ey Erdoğan o imam hatip lisesindeki günlerini unuttun. Artık Amerikan sermayesinin adamı oldun. Şimdi ben sana soruyorum; Adıyaman tütünün de zehir var da, Amerikan tütünün de vitamin mi var?  Ey benim muhafazakâr kardeşim sana sesleniyorum; Erdoğan Türkiye'yi Brüksel'den yönetiyor, Washington'dan yönetiyor. Moskova'dan yönetiyor. Ben Ankara'dan yöneteceğim" dedi. 

‘ERDEN VE ASKERİ ÖĞRENCİDEN DARBECİ OLMAZ’

23 Haziran'da büyük İstanbul buluşması olacağını ve 2 milyon kişiyi istediğini söyleyen İnce, meydanda bir vatandaşın elindeki pankartı okuyarak şunları söyledi: “Bakın buradan söyleyeyim erden ve askeri öğrenciden darbeci olmaz. Rütbeli darbecilere hesap sor. Merak etmeyin canınızı sıkmayın 15 gün kaldı.”


‘MEĞER KEK USTASIYMIŞ’

Seçim çalışmaları kapsamında Esenyurt Meydanı'nda düzenlenen mitingde İnce, “Benim rakibim, zengin mi zengin, varlıklı mı varlıklı. Uçakları, örtülü ödeneği, valileri var. Her şeyi var ama projesi yok. 16 yıldır Türkiye'yi yönetiyor, 40 gündür 3 tane proje açıkladı. Stad yapacakmış, park yapacakmış, kıraathane açacakmış. Sen Esenyurt'a belediye başkanı mı oluyorsun, Türkiye'ye Cumhurbaşkan mı oluyorsun? Projelere bak. 'Stad yapacağım, park yapacağım, kıraathane yapacağım.' Bedava kek yiyeceksiniz. Üzümlü kek var, çikolatalı var. 'Ustayım' diyordu, meğer kek ustasıymış." ifadelerini kullandı.

İnce, şöyle devam etti:

"Benim rakibim kim? Benim rakibim bir beyaz Türk. İşi düzgün, cukka sağlam, sarayda yaşayan bir beyaz Türk. Karşısında da bu milletin zencisi var. Zencisi benim, beyaz Türk'ü o. Bana 'gariban' diyor. Doğru. Ben garibanların adayıyım doğru. Rakibim beyaz Türk, sarayında beyaz çay içiyor. Ben sizin gibi siyah çay içiyorum. Onun için o beyaz Türk, ben zenci. Bütün televizyonlar, gazeteler onun.  O manşetleri atıyor ben manşetlere karşı savaşıyorum. Onun yanında medya var, benim yanımda millet var. O artık eskisi gibi değil. O saraylı, o fakirlik günlerini unuttu. O, pahalı elbiseler, pahalı saatler, pahalı uçaklar, pahalı helikopterler, onlarla yaşıyor. Milletin evladı benim, halk çocuğu benim."

‘BEDAVA KEK YEMEK İSTEYENLER ERDOĞAN'A OY VERSİN. FABRİKADA İŞ İSTEYENLER BANA’

Millete stadyum, park, kıraathane vaat etmediğini dile getiren İnce, "Benim size vaadim bereket fışkıran topraklar, bacaları tüten fabrikalar. Bedava kek yemek isteyenler Erdoğan'a oy versin. Fabrikada iş isteyenler bana oy versin." dedi.

İnce, "Bazen düşünüyorum. Acaba diyorum Erdoğan, kapıdaki ekonomik krizi görüyor, 'bu ekonomik krizle ben uğraşmayayım, İnce uğraşsın' diye, bilerek bana Türkiye'yi mi teslim ediyor? Ama merak etmeyin çok sağlam bir ekibim var. Çok nitelikli ekonomistler var yanımda. Bir büyük kadro var, bu gemiyi limana rahatlıkla yanaştıracağız hiç merak etmeyin” diye konuştu.

Esenyurt Belediye Başkanı Ali Murat Alatepe'nin "Burayı kaybedersek Mekke'yi kaybederiz" sözlerini hatırlatan İnce, "Doğrusu şu; 'Esenyurt'u kaybedersek, cukkayı kaybederiz' diyor. Geç onları. Mekke, Müslümanların kutsal yeri, senin tekelinde mi orası? Kimsin sen?" diye konuştu.

AKP’NİN İSRAİL POLİTİKASINA TEPKİ

AKP’nin İsrail politikasına değinen İnce, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Mavi Marmara'da insanlarımız yaşamlarını yitirdi. Sonra çıktı onlara ne dedi? 'Bana mı sordunuz giderken' dedi. İsrail ile gizli anlaşma yaptılar mı? Yaptılar. İsaril'den tohum almaya devam ediyorlar mı? İsrail'le petrol taşımacılığı yapıyorlar mı? Şu anda bir Filistinli, Türkiye'ye gelmek istese, Filistinli vize alacak ama bir İsrailli gelmek istese vizesiz geliyor. Seçim yaklaştı mı bunlar bu numaraları çok çekerler. Bu klasik numaralara aldırmayın. Daha önce söylemiştim meydanlara gelip elinde Kuran ile nutuk atıyorsunuz. Hepimiz elhamdülillah Müslümanız. Ben de söyledim o zaman. 'Elinde Kuran, dilinde yalan, kursağında haram, meydandaki Erdoğan' dedim. Kimse bize Müslümanlık taslayamaz, Müslümanlığı bunlardan mı öğreneceğiz? AK Parti'den sonra mı Müslüman olduk biz? Bunlar ayıp şeyler. meydanlarda bunlar konuşulmaz. İş konuşulur, aş konuşulur."

ERDOĞAN’IN ’75 KİŞİLİK SINIFLARDA OKUDUM’ SÖZÜ

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen günkü bir konuşmasında "Ben, tek parti döneminde 75 kişilik sınıflarda okudum" sözünü hatırlatan İnce, "Tek parti dönemi, 1950’de bitti. Erdoğan 1954 doğumlu. Doğmadan kaç sene önce ilkokula gitmiş. Ben de rahmetli babama biraz kızdım, bana beni doğmadan niye okula göndermedin diye?" ifadelerini kullandı.

Muharrem İnce, sözlerini, "Emin olun ki bir kriz kapıda. Bunu yeni taze bir kanla aşarız. Bir taze kan, güven veren güçlü bir taze kan ve sağlam bir kadro. Geleceğe umutla bakacağız. Size gülümsemeyi öğreteceğim. Yeniden size huzur vadediyorum, barış vadediyorum." diye tamamladı.

Meydandaki vatandaşların Kadir Gecesi'ni kutlayan Muharrem İnce, daha sonra beyaz güvercin uçurarak mitingini tamamladı.

SİLİVRİ MİTİNGİ: ERDOĞAN KİMİNLE KAVGA ETTİYSE O YÜKSELDİ

Muharrem İnce, Silivri'deki mitinginde "Erdoğan, kiminle kavga ettiyse o yükseldi. Faizle kavga etti, faiz yükseldi, dolarla kavga etti, dolar yükseldi, İnce ile kavga etti İnce yükseldi. Şimdi Allah'ın izni, milletimizin desteğiyle İnce, cumhurbaşkanlığı koltuğuna çıkacak, dolar, faiz, avro aşağı doğru inecek. Bunu başaracağız, hiç kuşkunuz olmasın." dedi.

İnce, Beylikdüzü Belediyesi'nin düzenlediği iftar programına, kız kardeşi Meryem Dönmez ile katıldı.

İftar programının ardından Silivri sahilinde düzenlenen mitingde konuşan İnce, Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan ile ekonomi, siyaset, eğitim ve sanayiyi tartışmak istediğini söyledi.

Erdoğan'ı bir televizyon kanalında tartışmaya davet eden İnce, şöyle konuştu:

"Beğendiğin bir televizyon kanalında karşıma çık tartışalım. '1. dönemim çıraklık, 2. dönemim kalfalık, 3. dönemim ustalık, 4. dönemim büyük ustalık' diyorsun. Meğer kek ustasıymışsın kek. Her mahalleye bir kıraathane açacakmış, çaylar ve kekler beleşmiş. Yani 'Ben sizi iş sahibi yapamam ancak bir çay ve kek veririm' diyor. AK Parti'ye oy verecek kardeşime sesleniyorum, gündüz bir kek ve çay ile idare etin, akşam eve gidince ne yiyeceksin. Bedava kek ile çay içmek isteyenler Erdoğan'a, iş isteyenler İnce'ye, oy versin." diye konuştu.

İnce, Türkiye'nin marka üretemediği için para kazanamadığını söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Erdoğan'a, 'Sen otomobilin kaportasına talipsin ben beynine talibim' dedim. Bana 'Sen fizikçisin bu devletin sorunlarını çözebilir misin?' diyorlar. Dünyada Nobel Ekonomi Ödülünü alan ilk kişi bir fizikçidir. Matematik bilen adam, ekonomi yönetir, hiç merak etmeyin. Bir de politikaları dürüst yapacaksın. Ziraat Bankası bir medya kuruluşuna 1 milyar dolar verdi. Bu bir kişiye verileceğine, yüz bin çiftçiye verilebilirdi. Erdoğan ile benim aramdaki fark bu. Niye erken seçime gittiler, çünkü Türkiye'de büyük sorunlar var. Ekonomik kriz kapıda. Erdoğan seçilirse dolar 8 lira olacak, kamyon duvara toslayacak, Türkiye'nin yeni bir umuda ihtiyacı var. Yeni bir yüze, yeni bir iddiaya, yeni bir Cumhurbaşkanına ihtiyacı var. 16 yıl önce iktidara geldiğinde fakir fukarayı temsil ediyordu ama artık değil. Artık o saraylı birisi, milletin evladı benim, halk çocuğu benim, saraylı o. Erdoğan beyaz Türk, ben bu ülkenin zencisiyim. Size demokrasi, özgürlük, refah, huzur vaadediyorum. Türkiye'de bütün gazeteler  televizyonlar onun. Onun yayınlarını, kesintisiz veriyorlar, benimkini 3-5 dakika veriyorlar. Onun devletin televizyonunda, benim, milletin gönlünde yerim var."

Muharrem İnce, kendisine "Parayı nereden bulacaksın, kaynak nerede?" şeklinde soru yöneltildiğini belirterek, "4 milyon Suriyeli'ye 40 milyar dolar para harcadılar. Suriyeli'ye nereden bulduysan ben de oradan bulacağım. Erdoğan, kiminle kavga ettiyse o yükseldi. Faizle kavga etti, faiz yükseldi, dolar ile kavga etti, dolar yükseldi, İnce ile kavga etti İnce yükseldi. Şimdi Allah'ın izni, milletimizin desteğiyle İnce, cumhurbaşkanlığı koltuğuna çıkacak, dolar, faiz, avro aşağı doğru inecek. Bunu başaracağız, hiç kuşkunuz olmasın." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı olduğunda her akşam televizyonlara çıkmayacağını, yanına yandaş gazetecileri alıp çanak sorular sordurmayacağını dile getiren İnce, "Televizyona üniversite öğrencileri ile çıkacağım. 'Bana istediğiniz soruyu sorabilirsiniz' diyeceğim. Gençler, pısırık olmayacak, girişimci olacak. Her yıl 10 bin öğrenciyi doktora için yurt dışına göndereceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

TRT'nin milletten topladığı parayla sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yayın yaptığını belirten İnce, "TRT'ye bunun hesabını sormazsam adam değilim. Medya patronları, o gazete ve televizyonlarının sahibi olabilirsiniz ama yazmaya ve göstermeye mecbursunuz. O  VakıfBank, Halkbank ve Ziraat bankalarının genel müdürlerini değiştirdiğimde kredileri bir bir inceleyeceğiz." ifadelerini kullandı.  

İnce, konuşmasının sonunda herkese hayırlı kandiller diledi ve mitinge katılanlarla öz çekim yaptı. (AA)

ÖNCEKİ HABER

Mimaş’ta cinayet ihmalden dolayı gerçekleşti

SONRAKİ HABER

SAMER Koordinatörü Genç: Bölgede AKP oylarında 3-4 puan azalma var

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...