HDP Diyarbakır Adayı Mızraklı: Onurlu barışa bugün de inanıyorum

Serpil BERK
Diyarbakır

HDP’nin 24 Haziran seçimlerinde dikkat çeken milletvekili adaylarından birisi de Diyarbakır 1. Sıra Milletvekili Adayı Dr. Selçuk Mızraklı. Barış için mücadele ettiği kurumların kriminalize edildiğini belirten Mızraklı, “İstedikleri kadar üzerimize gelsinler” diyerek, onurlu bir barışa bugün de inandığını söyledi. 

HDP Diyarbakır 1. Sıra Milletvekili Adayı Dr. Selçuk Mızraklı Diyarbakır halkının hekim olarak iyi tanıdığı bir isim  olmasının yanında KHK ile kapatılan Sarmaşık Derneğinin başkanlığından, Demokratik Toplum Kongresinin (DTK) de yürüttüğü çalışmalarla da kentin yakından tanıdığı biri. Mızraklı ile DTK faaliyetlerinden dolayı tutuklandığı ve yargılamasının devam ettiği Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki bugün görülecek duruşması öncesi milletvekili adaylığı üzerine konuştuk. 

‘ŞİDDETTİN SONUÇLARINI TELAFİ ETMEYE ÇALIŞTIM’

“İdeolojik olmadan önce insan olma perspektifiyle hayata baktım” diyen Mızraklı, “Bir hekim olarak birileri insana insan gibi yaklaşmıyor, topluma  hakkettiği hak ve özgürlükler çerçevesinden bakmayan birileri sürekli şiddet, eşitsizlik, özgürlükler önünde daima bariyerler oluşturarak bu şiddeti üretiyor. Siz de hekim olarak onların ürettiği şiddetten doğan sonuçları telafi etmeye çalışıyorsunuz” dedi.  

‘DTK NORMALLEŞTİRİCİ MODERATÖRDÜ’

DTK içerisinde ki çalışmalarını da anlatan Mızraklı, “DTK Kürt sorunu başta olmak üzere toplumun yaşamış olduğu çatışmalı ve çelişkili durumları demokratik eksende hem kolektif bir aklın oluşması hem de bileşenlerinden dolayı akil insanlar topluluğu şeklindeydi. Devletin güvenlik eksenli meseleye yaklaşması toplumun da bu konuda kendi dinamiklerini harekete geçirirken özellikle gençlerin o şiddeti yeri geldiğinde daha güçlü ama yer yer şiddete de başvuran tepkiler vermesine yol açıyordu. DTK gibi organlar bir tür normalleştirici moderatör görevi gördü. Şimdi siz bütün bu çalışmaları yaptınız ama özellikle Türkiye’de çözüm ikliminin egemen olduğu dönemde DTK’nin yapmış olduğu çalışmalar TBMM’den Bakanlara, Başbakana kadar önemli görülüp takdir toplamıştı. Örneğin DTK başkanlığı yapmış Ahmet Türk ile Obama Türkiye’ye geldiği zaman özellikle görüşmek istedi. Bir döneme kadar sorunun çözülmesinin aktörlerinden olan DTK özellikle 7 Haziran seçimlerinden sonra ortaya çıkan AKP rejiminin aşağıya doğru gitmesi, çözüm sürecinin sona erdirilmesi ve Kürt sorununu görmezden gelip yok sayma, Kürtlerin bulunduğu diğer coğrafyaya da taarruz eden yaklaşımla beraber DTK kriminalize edilmeye çalışıldı” dedi.   

‘İNSANLAR BİRBİRİYLE GÜÇLENEBİLİR’ 

Kriminalize eden tutumla DTK’ye dönük gözaltı ve tutuklamaların yapıldığını belirten Mızraklı, “Bende 2017 Temmuz ayında gözaltına alındım ve sonucu önceden belirlenmiş mahkeme kararıyla tutuklandım. Bütün bu çektiklerimize karşı yine de barışın savunucusu ve bunu savunurken de bu ülkede yaşayan Kürtlerin, kıvançlı, onurlu eşit yurttaşlar olabilmeleri için bu işin onurlu bir barışla taçlandırılması gerektiğine bugünde inanıyorum. Nasıl ki bir hekim olarak biyolojik insanın meselelerine müdahale ediyorsak aynı şekilde toplumsal insanın ve farklı kimliği olan insanları kendi kimlikleriyle özgür bir şekilde yaşayabilmeleri ve insanların birbirine tahammülüyle değil birbiriyle güçleneceğine inanan biri olarak bu konuda ki çalışmalarımı sürdüreceğim” dedi.

ÇATIŞMASIZ, ŞİDDETSİZ BİR DÜNYA ÖZLEMİ

Çatışmasız, şiddetin olmadığı bir dünya özlemine sahip olduğunu aktaran Mızraklı, “En kötü barışın en iyi savaştan yeğ olduğunu hep düşündüm. Bu dönemde köylerin yakılmasıyla beraber insanların kente doluştuğu dönemde yer yer yoksulluk ve açlık sorunu kentte artmaya başladı. Böylelikle  Sarmaşık Derneğinin çalışmaları içerisinde bulundum. Sarmaşık Derneği insanın en hayati durumlarından birisi olan açlık, yoksulluk, yoksunluk ve bunun ortaya çıkarmış olduğu 2. sorunlarla mücadeleyi kendine eksen almış yeni bir model olarak hem Türkiye’nin hem de uluslararası anlamda bu konuda ki çalışmaların gündemine gelip takdirini toplayan bir çalışmaydı. Aynı zamanda İçişleri Bakanlığı tarafından denetlenip teşekkür alan bir çalışmaydı.  4 bin 500’ün üzerinde aile ve 30 binin üzerinde kişiye tekabül eden bir çalışma yürüttük “ dedi. 

‘BİZ DEĞİL ONLAR BİZİ MOTİVE EDİYOR’

Sokaktaki bir duyarlı insan olarak halkına olan borcunu ödediğini söyleyen Mızraklı,  seçim çalışmalarındaki izlenimlerine dikkat çekerek, “İstedikleri kadar üzerimize gelsinler. Biz karşımızda bizden daha önde, bizden daha yürekli ve bu konuda adeta yemin etmiş insanlarla karşılaşıyoruz. Özellikle kadınların gücü ve enerjisi gözlerine yansıyor. Gençler zinde ve cesur dolayısıyla biz onlarla beraber bir kez daha  gücümüzün ve imkanlarımızın farkında olarak bu sürece demokratik müdahaleyi yapacağımızı, sağlığı bozulan devletin sağlığını yerine getirmek için buna gerek vardı. Bunun çabasını göstereceğiz. Halkımız kavgada bizden daha aziz ve daha cesur Hasan Hüseyin’in söylediği gibi; Biz değil onlar bizi motive ediyor” dedi.