16 Mayıs 2018 07:31

Can TV yayına başlıyor

Alevilerin ve ötekileştirilenlerin sesini ekrana taşımak isteyen Can TV’nin, 21 Mayıs’ta normal yayına başlaması bekleniyor.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Alevilerin sesini ekrana taşımayı hedefleyen Can TV, Eutelsat ve Hotbird uyduları üzerinden normal yayın hayatına başlayacak. Merkezi Almanya’nın Köln şehrinde olacak olan Can TV’nin 21 Mayıs’ta test yayınına son vererek normal yayın akışına başlaması bekleniyor. Can TV Yayın Kurulu üyesi Zeynel Gül, “Sessizlerin, susturulmuşların, öteki gösterilenlerin sesi olmaya devam edeceğiz” dedi.

‘ALEVİNİN BİRBİRİNİ TANIMASINDAN RAHATSIZ OLDULAR’

TV10’nun kapatılmasına ilişkin değerlendirme yapan Gül, “TV10 yola çıkarken, öncelikli hedefimiz Alevileri birbiriyle tanıştırmaktı. Ülkemizde yaşayan Türkmen Tahtacı Aleviler var, benim de içlerinden geldiğim. Çepni, Kürt, Sıraç, Hubyarlı, Arap, Abdal, Romen Alevileri ve Bektaşiler var. Bu gruplardan hangisine sorsak, kendilerinden başka Alevi olmadığını öğrenmişler. TV10, 7 sene tüm bu farklı Alevileri tanıtmak, inançsal renklerini, dil renklerini, giyimsel renklerini ve daha farklı ritüellerini ekranlara yansıttı. Bu çok renkliliğin birbirini tanımasını, gelenekçi devletimiz kabul edemedi ve TV10 ekranları hiçbir gerekçe gösterilmeden karartıldı” dedi.
 
Gül, “TC devleti, Aleviler üzerindeki baskıların duyulmasını istemedi. Bir taraftan Alevileri, dedeler aracılığı ile dernek ve vakıflar üzerinden asimile etme çalışmalarının duyulmasını istemediler. TV10’daki arkadaşlarımızın lokmaları ile açtığı ve lokmalarını paylaşarak benzin parası bularak köy köy, mahalle mahalle gezerek, Alevilerin tüm sorunlarını dile getirmesinden korktular” ifadesini kullandı.
 
Sadece kendi televizyonlarının değil Hayatın Sesi, Yol ve İMC TV gibi tüm muhalif kanalların kapatıldığını hatırlatan Gül, “Oysa insanlarımızın şu an bilgi almaya o kadar çok ihtiyacı var ki. Alevi köylerinin hemen hepsinde demografik yapı ile oynanıyor. Maden arama, mermer arama, taş ocağı, açık işletme kömür madenleri, barajlar, HES’ler bahane gösterilerek bu yerleşim yerleri yok ediliyor. Ülkenin her yanında aynı durum yaşanıyor. Kapatılan kanallar içinde TV10 ile Yol TV internet üzerinden bu olumsuzlukları duyurmaya çalıştı. Çalıştı ama evlere girilmediği süre içinde internetten öte yayınlara ihtiyaç duyuldu. Can Tv bu nedenlerden doğdu” diye konuştu.

‘ÖTEKİLEŞTİRİLEN HER KESİMİ EKRANA TAŞIYACAĞIZ’

“İnsanlarımıza ulaşabildiğimizde her yayının bir karşılığı oluyor” diyen Gül, “Belli tecrübemiz de birikti. Örneğin Zeytinlik Yasasının geri çekilmesinde tüm Marmara, Ege, Akdeniz gibi zeytini olan insanların sesi olduğumuzu da gördük ve yasayı geri çekmek zorunda kaldılar. Ya da, Hacıbektaş’da Tahtacı Alevilerle, Adıyamanlı Kürt Alevilerin bir programda buluşması, kendi yörelerindeki deyişlerini, ağıtlarını, semahlarını buluşmasını binlerce insanın izlediği gibi. Tüm bunlar Can TV ile tekrar yayına çıkmamıza neden oldu” dedi.

Gül, “Kıllı Yörük, pasaklı Tahtacı, kuyruklu Kürt, hırsız Çepni, kokar Çingen (Romenler), oynak Abdallar, at çalan Çerkes ve daha birçok öteki gösterilen, sokak dedikodusuyla aşağılanan devlet politikasına karşı, hem o insanların güzelliklerini, insanlıklarını, değerlerini göstereceğiz hem de evlerine gireceğiz. Anadolu mozaiğinin en renkli güzelliğini kirletmeye kimsenin hakkı olmadığını söylemeye devam edeceğiz” diye belirtti.

‘YOL BİR SÜREK BİNBİR’

Alevilerin üzerindeki baskıların devam ettiğini sözlerine ekleyen Gül, şöyle devam etti: “Devletin tutumu biliniyor. Hatta AİHM’de bu konuda davalar kazanılmış olmasına rağmen Alevilik resmi olarak kabul görmüyor. Bu durum biliniyor ve Aleviler tam bu noktada birlikler. Asıl tehlike ise Alevilerin kendi içlerindeki ayrışımlardır. Aleviliği Sünniliğin bir yan inancı gibi Kuran ayetleri ile değiştirmeye çalışan Alevi dedeleri var. Diğer tarafta Aleviliğin tüm söylemlerine, nefeslerine, ritüellerine karşı çıkan Aleviler var. Biz Can Tv olarak tüm bu ayrışımların nereden, nasıl, niçin kaynaklandığını anlatmaya çalışacağız. ‘Yol bir sürek binbir’ sözünün ardına saklanıp, arkadan gizli, saklı işler çevirenleri de anlatmaya devam edeceğiz. Bir başka şey; Alevi örgütlerinin durumunu çok iyi sorgulamak zorundayız. Şöyle söylersem; hiç bir emek vermeden, Alevi toplumunun hiç bir değerine sahip çıkmadan Alevi örgütlerinin yönetimlerine seçilerek, oradan her hangi bir partinin milletvekili olma, belediyelerde iş kotarma gibi küçük çıkarların terk edilmesi gibi önerilerimiz sürecektir.”

‘EL VERSİNLER SES VERSİNLER’

Alevilerin birbirini tanımaya ihtiyacı olduğunu belirten Gül, “Ülkemizde tüm öteki gösterilenlerin, dağını, deresini, merasını, suyunu, börtü böcüsünü, yeşilini seven insanların, savaşlara, hukuksuzluklara karşı direnenlerin, ölümlere, çocuk tecavüzlerine karşı olan herkesin sesi olmaya devam edeceğiz. Dostlardan ricamız, el versinler, ses versinler. Birlikte olmayı başardığımız gün güzellikler bizimle olacaktır” diye konuştu. (İstanbul/MA)

ÖNCEKİ HABER

Japonya ekonomisi yılın ilk çeyreğinde küçüldü

SONRAKİ HABER

Avukat Sibel Deveci tutuklandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa