Kurs açılışı mı seçim toplantısı mı?
Ergani'den bir kursiyer, kayıt yaptırdığı meslek edindirme kursunun açılışında yaşadıklarını yazdı.
Fotoğraf: Pixabay
Ergani’den bir kursiyer
Merhaba bütün okuyuculara; sevgilerimle selamlıyorum sizleri; Ergani’de açılan bir meslek edindirme kursuna kayıt yaptırdım. Ve kursun açılışını çok merak edip katılmak istedim. Kurs açılışını Müslümanlar için dini özel bir günde gerçekleştirdiler. Çok kalabalık bir açılış olacağı ümit edilmemiş ki küçücük alanda biz kursiyerler ayakta bekliyorduk. Açılış başladı. Eğitim öğretim için konuşma yapılacak diye bekliyordum ki kim olduğunu bile bilmediğim bir bay konuşma yapıyordu (Çünkü kendini tanıtırken sesini duyamamıştım). Sesini algılamakta güçlük çekiyordum çünkü orada bulunan insanların hepsi sanki dinlemeyip kendi aralarında konuşmak için anlaşmışlardı derken biraz daha önlere geçtim sesi algılayabilmek için. Konuşmacı o günün dini önemini ve Cumhurbaşkanının yapmış olduğu destekleri vurgulayarak anlatıyordu ve mikrofona başka bir konuşmacı geçti. Konuşmacı örtülü genç bir kadındı. Besmele çekti, bir an sessizlik oldu böylelikle. Sonra Cumhurbaşkanının katkılarını özet geçip onun için iyi dua dileklerinde bulundu. Arapça ayetlerle devam ediyordu, bir anda tekrardan fısıldaşmalar, dedikodular başladı. Bu fısıldaşmalar giderek daha sesli bir hal almaya başladı:
“Çok sıcak açlıktan da midem kazınıyor resmen, akşam ezanına da çok var neyse çok şükür ki tutmak nasip oldu. Daha gidip yasin okuyacağım, gözüm hiç kesmiyor ama çok büyük sevabı var. Bir Arapça harf bugün 12 bin kat sevap değerindeymiş. Günahlar bugün silinip affediliyor, sen de keşke oruç tutsaydın bugün.”
Tam da bu esnada konuşmasına şahit olduğum kadını susturdum.
-Din istismarcısısın dedim sakin bir dille.
Şaşırdı.
-Ne diyorsun diye sert tepki verdi.
-Yalancısın, tarih kitaplarında geçmiş çağlarda büyük din adamlarının parayla cennetten arsa sattıkları anlatılıyor.
- Hiç tövbe demeyin, siz de buraya ne kadar kârlı bir alış veriş yaptığınızı ve yapmaya devam edeceğinizi anlatmaya gelmişsiniz.
-Bir harf eşittir 12 bin sevap, yememek içmemek belli bir zaman aralığında bolca sevap.”
Kadının çok sert tepkileri oldu. Bir iki kişi ara bulup sakinleşmesini öneriyorlardı. “Kızım ayıp biraz saygılı ol demezler mi?”, "Sessiz olalım arkadaşlar, kendi aramızda konuşmayalım, yüce kitabımızdan ayetler okunuyor mesajlar anlatılmaya çalışılıyor.”
Uğultular arasında bozuk ses sistemiyle oldubittiye getirip, okuduğunun anlamını bile bilmeden; biraz ayet, biraz ilahi, çokça da yaklaşan seçimlerde kadınların rollerini dini kullanarak bunların yol yöntemini anlatıp günün anlam ve önemini ikram adı altında rüşvetlerle noktaladılar. Onlar noktaladıklarını sanmaya devam etsinler. Biz onların noktalarına asla izin vermeyeceğiz.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
