JMO'dan Başkan Tuna'ya yanıt: Kaderci anlayışla afetten korunamayız

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası, Ankara Mamak’ta sele neden olan sağanak yağışın ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna’nın açıklamalarını eleştirerek “Bu kaderci anlayışlarla kentlerimizi afet riskinden koruyamayız” uyarısı yaptı. Odadan yapılan açıklamada, Mamak’ı adeta göle çeviren, çok sayıda aracın sürüklendiği, işyerlerinin su altında kaldığı ve 6 vatandaşın yaralandığı selin ardından Belediye Başkanı Tuna’nın CNN Türk yayınında “Bu 500 yılda bir vuku bulacak bir afet. Ankara’nın tarihinde bu bölgede böyle bir şey görülmemiş. Bunun önlemi olamaz. Çok kısa sürede böyle bir afetle karşılaşınca ne yapabilirsiniz” şeklindeki açıklamaları acı ve düşündürücü olarak nitelendi.

Odadan yapılan açıklamada, bugüne kadar hem yaptığı açıklamalar, hem de hazırladığı raporlarla ülkemizdeki afet yönetim sisteminin nasıl çalıştığını ve aslında nasıl çalışması gerektiğini açıklamaya çalıştıklarına dikkat çekilerek “ ‘Risk azaltma odaklı’ bir afet yönetim sisteminin ülkemiz için ne derecede yaşamsal bir konu olduğunu ifade etmeye çalıştık. Ancak ‘risk azaltma odaklı’ bir afet yönetim sistemi hâlâ ülkemizde başarılamamıştır. Ankara’da yaşanan sel, bunun en açık ve somut örneğidir.”

MAYIS- HAZİRANA DİKKAT

Başkentin Belediye Başkanının böyle bir afetin ardından yaptığı açıklamaların acı olduğuna vurgu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi “Ankara hem meteorolojik hem de jeolojik ve jeomorfolojik koşulları nedeniyle sellerden en çok etkilenen kentlerimizden biridir. Ankara kenti ülkemiz için önemli derecede taşkın tehlikesi altındaki kentlerden biridir. Yapılan araştırmalar taşkına neden olan aşırı yağışların genel olarak mayıs-haziran döneminde görüldüğüne işaret etmektedir. Bu dönemde sabah sakin bir hava ile başlayan hava koşulları öğleden sonra ani yağışlara dönüşmekte olup, halk arasında ‘kırkikindi yağmuru’ olarak adlandırılan aşırı yağışlar yaşanabilmektedir. Kent merkezinde Mamak ilçesinde olduğu gibi jeolojik açıdan geçirimsiz kayaçların yüzeylenmesi nedeniyle yağış suları zemine sızmadan, jeolomorfolojik yapının da etkisiyle, kolayca yüzeysel akışa geçebilmektedir.”

ASFALT VE BETONLAŞMA SONUCU

Mamak’ta ilksel drenaj sisteminin oldukça gelişmiş bir sahada kurulduğunu, bu doğal drenaj sisteminde dere yataklarının kısa mesafede birbirine bağlanarak akıştaki su miktarının artmasına neden olduğuna işaret edilen açıklamada “Bu drenaj sistemi sahanın jeolojik ve jeomorfolojik yapısına özgü bir durum olup, Mamak ilçesini sel riskine en açık bölge haline getirmektedir. Başta 1988 seli olmak üzere Mamak bölgesinde geçmişte meydana gelen seller de bunun açık bir göstergesidir. Kentleşme politikaları sonucunda tüm yüzeyler ‘asfalt’ ve ‘beton’  ile örtülmüştür. Dere yatakları su yükünü taşıyamaz hale getirilmiş, eski dere yatakları cadde ve sokaklara dönüştürülmüştür. Örneğin Neşet Ertaş Caddesi aslında bölgenin eski dere yataklarından biridir” denildi.

RİSK YÖNETİMİ PLANINIZ VAR MI?

Gerek Ankara genelinde, gerekse Mamak ilçesi özelinde yağış sularının doğal drenajının artık olmadığının belirtildiği açıklamada “Dere yataklarının üzeri kapatılarak dereler dar kesitler içindeki kanallarda akmak zorunda bırakılmış; altyapı üstyapıdan gelen baskılara dayanamayarak iflas etmiştir. Kısaca, yanlış planlama ve yapılaşma kararları doğal drenajı bozarak taşkın risklerine açık yeni alanlar yaratmıştır. Bu noktada sorulması gereken, ‘Ankara Taşkın Riski Yönetim Planlarının’ hazırlanıp hazırlanmadığıdır. Eğer bu planlar hazır ise Mamak İlçesi özelinde hangi önlemler öngörülmüştür? Mamak ilçesindeki planlama ve yapılaşma kararları verilirken doğal drenaj sistemini korumaya yönelik hangi kararlar alınmıştır?​” diye soruldu. (HABER MERKEZİ)

Ankara’yı yine sel bastı: Afet değil altyapı eksikliği