'Onlara ertelemek, bize hazırlanmak düşer!'
Elazığ KESK Meclisi Üyesi Halit Ateş, YKS'nin erken seçimler nedeniyle ertelenmesini yazdı.
Fotoğraf: Hümeyra Pardeli/DHA
Halit ATEŞ
Elazığ KESK Meclisi Üyesi
Erken seçim kararının alınmasının ardından 2 milyon 300 bin adayın üzerinde öğrenciyi ilgilendiren YKS’nin (Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı) tarihi bir hafta ertelendi. Aceleye getirilen bir seçimin ardından, iktidar, ortakları ve ÖSYM’nin eğitim sorununa ne kadar ciddiyetsiz yaklaşmış olduğunu görmüş olduk!
YÖK Başkanı Saraç talihsiz bir açıklama yaparak “YKS’nin ertelenmesi; öğrenciler için bir şans, öğrencilerimiz bir hafta daha kazandı diye düşünüyorum.” dedi. Bu ülkedeki gençlerin özellikle sınava endeksli stres ve kaygı durumlarını ayrı bir tartışma konusu olarak değerlendirmekle birlikte, sürekli sınav sisteminin ve içeriğinin yıl içinde -bazen de günübirlik-değiştirilmesi sonucunda oluşan stres sadece öğrencileri değil onlarla bu ‘maratonun’ bir parçası haline dönüşen aileleri de etkiliyor.
Belirsizlikler, önünü göremezlik gibi ciddi bir problemle karşı karşıya oluşumuz ve eğitimdeki mevcut değişkenlikler toplumun dengesini bozmaya başladı. Yani sadece toplumu germedi, bu belirsizlikler de gerginliğin en önemli sebeplerinden.
Bu mevzunun diğer bir boyutu daha var; 2 milyonun üzerinde gencin gireceği bir sınavdan daha önemli gördükleri bu seçimi 1 hafta önce ya da 1 hafta sonra, yani sınav tarihine denk getiremeden yapamazlar mıydı? Elbette ki yapabilirlerdi… Ancak ‘Bizim geleceğimiz sizin geleceğinizden önemli’ demeye getiriyorlar. Bu unsur, ÖSYM’nin ve siyaset alanının bu ülkeye ve topluma bakış açısını belirleyen mühim bir noktadır ve kaçırmamak gerekiyor!
Saraç’ın söylemleri eğitimci bakış açısından uzak bir yaklaşımdır!
Peki, Saraç’ın dediği bu sınav erteleme gerçekten öğrenciler için bir avantaj mıdır? Öyle olsa ‘Adaylarımız bu sınava yeteri kadar hazır değiller. Sınava yeteri kadar çalışmadıklarını gözlemledik ve duruma dair istatistiki verilerimiz var. Bunun için öğrencilere bir hafta daha çalışma süresi tanıyalım’ demesi gerekirdi Saraç’ın. Ancak hepimiz çok iyi biliyoruz ki ne Saraç ne de diğerleri için öğrencilerin sınava hazırlıklı olup olmadıklarının bir anlamı yok. ‘Bir hafta daha çalışırız.’ deyip bu işi avantaja çevirecek öğrenci ve velileri vardır kuşkusuz. Ama ben Saraç’ın bu açıklamasını bir eğitimci bakış açısından uzak bu yaklaşım olarak görüyorum. Bir de sınav ertelemeyi bir avantaj olarak görenlerden de değilim. Sınavı ertelemenin, yıllarca yarış atı gibi yarıştırılan ve sınav stresinden bunalmış öğrencilere bir avantaj sağladığını söylemenin de aklıselim bir fikir olmadığı kanaatindeyim.
Sonuç olarak; her alanda olduğu gibi eğitim alanında da ‘otoriteye’ endeksli bir memleket hali içerisindeyiz. Onlar erkene alsın, ertelesin. Biz; veliler, eğitimciler, öğrenciler hazırlanalım! Bu sefer sıra bizde!
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Vatan millet ıstakoz
Istakozun faturası!
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
