21 Nisan 2018 14:01

İnşaat işçisi Hakan Ottaş, fotoğraf sergisi açtı

Halil POLAT
Mersin

Yıllardır inşaat işçiliği yapan Hakan Ottaş, 5 yıldır bulunduğu inşaatların fotoğraflarını çekiyor. Ottaş’ta fotoğraf çekmenin bir tutkuya dönüşmesi ise Evrensel Gazetesi Köşe Yazarı Özcan Yaman’ın desteği ve teşviki sayesinde olmuş. Sınıf sanatı yapma konusunda ise tersane işçisi, aynı zamanda da şair olan Sennur Sezer’den ile maden işçisi ve aynı zamanda tiyatro sanatçısı olan Fahri Bozbaş’dan etkilenmiş. Uzun zamandır çektiği fotoğrafları, restorasyonunu yaptığı ve kültür merkezi olacak olan bir inşaatta sergilemeye başlayan Ottaş, “Sanatın asıl sahiplerinin işçiler emekçiler olduğunu göstermemiz gerekiyor. Biz de bunun içinde var olduğumuzu göstermek için öne çıkmak zorundayız, kendimizi göstermek zorundayız. Cesaretli, özgüvenli olmalıyız.” diyor. 

Fotoğraf: Halil Polat/EVRENSEL

‘İŞÇİLER SOSYALLEŞMELİ’ 

Fotoğraf çekerek biraz daha sosyalleşmeyi düşündüğü belirten Ottaş, “Elinde çok iyi makine olsa dahi sen çekemedikten sonra makinenin hiçbir anlamı kalmıyor, ben bunun farkına vardım. Şimdi bir kareyi telefonla fotoğraf makinesinden çok daha iyi çekebiliyorum, çünkü görebiliyorum. İşçilerin daha fazla sosyalleşmesi için kendi imkanlarını kendileri oluşturması gerekiyor. Bu çeşitli konserler, tiyatrolar vb. olabilir. Bu gibi çalışmalarının içerisinde yer almamız gerekiyor. Ben sanatın özünde işçiler ve emekçiler olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

‘EMEĞİ SÖMÜRÜLENLERDEN BİRİYİM’

İnşaat işçisi olduğunu ve sistemin her gün işçileri ve emekçileri faklı konular etrafında kutuplaştırmayı hedeflediğini ifade eden Ottaş, “İnşaatta sosyal güvencemiz yok,  10-11 saat çalışıyoruz. Ellerinden gelse 3-5 saat daha fazla çalıştıracaklar. Yevmiyemiz 100 lira, ama üç gün gidersin ama beş gün gidersin. Yeter ki iskeleden düşme, düşersen gidemezsin. Her gün onlarca arkadaşımız iskelenin altında kalıyor, kalmaya da devam ediyor. En son Torunlarda yaşanan iş cinayeti, o arkadaşlar asansörden düştüğünde 10’nu hayatını kaybetti ama ceza alan yok. Sonunda da suçlu olarak asansörler işaret edildi. İşçinin asansörü kullanamadığını söylüyorlar. Kısaca Hakan Ottaş’da emeği sömürülenlerden biri’’ diye belirtti.

Fotoğraf: Halil Polat/EVRENSEL

SAHİP ÇIKMADIĞIMIZI ÇEKERKEN GÖRÜYORUM

Doğa fotoğrafları çekerken biz doğaya gerçekten sahip çıkıyor muyuz diye kendi kendine sorduğunu ifade eden Ottaş, şunları dile getirdi: ‘‘Sahip çıkmadığımızı çekerken görüyorum. Doğa HES’lerle, çarpık yapılaşma ile elimizden gidiyor. Her taraf taş bina oldu, biz şuan kalanların fotoğrafını çekiyoruz. Belki bundan on yıl sonra bu şehrin içinde çektiğim fotoğrafları çekemeyeceğim, bu ağaçları bulamayacağım. Çektiğim bir fotoğrafta şöyle bir hikaye var, bir kumru konacak dal bulamadığı için elektrik direğinin tepesine konmuş vaziyette, şehir merkezinde ağaç kalmamış. Gelecek bizim ve bizlerin doğayı koruması gerekiyor. Bir başka örnek verecek olursam, çektiğim bir fotoğrafta bir balıkçı kayık ile kıyıya yaklaştıktan sonra geriye dönüp denize bakıyor. Çünkü beş yıl öncesinde 30-40 kg balık ile dönerken bugün 3-5 kg ile dönüyor. Bunun nedeni denize atılan atıklar, HES’ler değil midir? Akkuyu’da geçtiğimiz günlerde temeli atılan Nükleer Santralin çok daha büyük etkisi olmayacak mıdır? Biz işçiler bunları da görüyoruz, bunları da çekiyoruz, bizim fotoğrafladığımız bunlar işte.”

‘GEL İNŞAATTA SERGİLE DEDİLER’

Son olarak, peki çektiğiniz fotoğrafları sergilemeyi nasıl düşündünüz dediğimizde Ottaş, “İşçi arkadaşlar ile bir gün sohbet ederken ‘sen fotoğraf çekiyorsun, gel bir günde inşaatta sergile dediler’,  o şekilde oldu. Özellikle inşaat olmasını istedik” diye ifade ediyor. Ottaş, alışılmış sergilerin dışında klasik müzik yerine türkülerin olduğu, sergi salonları yerine inşaatın içinde yapıldığı için insanların kendilerini göreceği sergi olacağını ifade ediyor. Ottaş, yaptığı işten ticari amaç gütmediğini, amacının işçilere, emekçilere bu işin içinde var olmaları için bir cesaret olmak olduğunu söylüyor.

Fotoğraf: Halil Polat/EVRENSEL

UMARIM BAŞKA YERLERDE DE AÇILIR

Sergiye katılan Mehmet Taşçı ise, bir işçinin sanat ile ilgili böyle bir sergi sergilemesinin takdire değer bir durum olduğunu belirtti. Taşçı, “Sergiyi gezdiğimizde doğadan tutalım da insan yaşamına kadar bütün özellikleri yansıtan bir resim sergisi. Özellikle bir işçinin böyle bir sergi açması gerçekten önemli bir şey. Ülkemizde bu tür etkinlikleri düzenleyen işçileri, emekçileri desteklemek gerekiyor. Umarım buna benzer sergiler başka yerlerde de açılır. Umarım işçiler böylesi sergilerde yaşadıkları problemleri ve sıkıntıları resimlere bakarak bire bir kendi yaşamlarını görür ve bunun çözümünü de birlikte düşünüp çözmeye çalışırlar’’ dedi.

Evrensel'i Takip Et