17 Nisan 2018 10:09

HDK: Tutuklu siyasetçiler serbest bırakılsın

HDK Genel Merkezinde düzenlenen basın açıklamasında Onur Hamzaoğlu ve Fadime Çelebi’nin serbest bırakılması istendi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

HDK’nin Beyoğlu’daki genel merkezinde, tutuklu yargılanan HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu ile ESP Başkan Vekili ve Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Sözcücüsü Fadime Çelebi’nin serbest bırakılması talebiyle basın açıklaması düzenlendi.

HDP, DTK, HDK ve bileşen temsilcilerinin 4 Şubat 2018’de “Afrin operasyonuna” karşı düzenledikleri ortak basın toplantısının ardından yapılan operasyonlarla HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu ile ESP Başkan Vekili ve SKM Sözcücüsü Fadime Çelebi’nin de aralarında bulunduğu 7 kişi gözaltına alınmıştı. HDK Genel Merkezi’nde bileşenlerin katılımıyla yapılan basın açıklamasında, tutukluluklarının ikinci ayında demokratik siyaset yürüten sözcülerin serbest bırakılmaları talep edildi.

‘ÜLKEYİ AÇIK HAVA HAPİSHANESİNE DÖNDÜRDÜLER’

Açıklamada ilk olarak HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit konuştu. Koçyiğit, 9 Şubat 2018 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile HDK Eş Genel sözcüleri ile HDP’nin eş genel başkanı ve bileşenlerin eş sözcüleri, eş genel başkanları ile genel başkan yardımcıların da aralarına olduğu toplam 7 kişinin evlerine yapılan baskın sonucunda gözaltına alındığını hatırlattı. Hamzaoğlu ve Çelebi’nin 17 Şubat tarihinde tutuklanıp Sincan Cezaevine götürüldüğünü anımsatan Koçyiğit, “Yürütülen operasyona konu olan açıklama ise Afrin Savaşının yarattığı ve yaratacağı insani felakete dikkat çekmek. Savaşın sadece Afrin halklarına değil aynı zamanda ülkemizde yaşayan halklara ve ülkemizdeki halkaların bir arada yaşama isteğine büyük zarar vereceği dile getirilmiştir. Ama ne yazık ki en ufak bir itiraza bile tahammül edemeyen AKP-Saray rejimi bu itirazı bu insanlık adına olan çığlığı da boğmak istedi. Bu operasyonları aslında ülkeyi demokratik olarak yönetme ferasetinden uzak olan AKP-MHP ittifakının bunun yerine koyduğu yerli ve milli faşizmin sonucu olduğunu söylemek gerekiyor. 7 Haziran yenilgisini hazmedemeyen iktidarın o günden beri ülkeyi bir açık hava hapishanesine döndürdüğü, o günden beri her an her gün haksız hukuksuz uygulamaları arttırarak toplumsal yaşamı zapturapt altına almaya çalıştığı bir gerçeklik içinde yaşıyoruz. Korkutma ve ‘zorunlu rıza’ temel yönetim biçimi olmuş durumda” dedi.

‘UZUN TUTUKLULUK SUÇSUZLUĞU ÖLDÜRÜYOR’

Koçyiğit, tutuklu yargılanan HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu, SKM sözcüsü Fadime Çelebi, 78 liler sözcüsü Celalettin Can, HDK GM üyesi Şamil Altan, HDK GM Üyesi Seçkin Kır, HDK eski dönem GM üyesi Filiz Yılmaz başta olmak üzere demokratik siyaset yapan siyasilerin serbest bırakılmasını talep etti. Koçyiğit, “Onur Hamzaoğlu bütün yaşamını çocukların ölmemesine, onların ağlamamasına adamış bulunduğu her yerde her pozisyonda insan sağlını, insan yaşamını savunulması gereken temel ilke olarak kabul etmiş ve buna uygun davranmıştır. O savaşı hem bir halk sağlığı sorunu olarak görüyor hem de savaşın yaratacağı can kayıplarına karşı savaşa hayır demekten imtina etmiyordu. Tıpkı bu suça ortak olmayacağız bildirisine tereddütsüz imza koyarken olduğu gibi. Sonuç olarak başta eş genel sözcümüz Onur Hamzaoğlu olmak üzere bütün arkadaşlarımızın bir an önce serbest kalmalarını istiyoruz. Uzun tutukluluğun baştan cezalandırmaya dönmesinin önüne geçilmesi temel talebimizdir. Hali hazırda iddianamenin henüz yazılmamış olmasının bizleri oldukça kaygılandırdığını ve eş sözcümüz Onur Hamzaoğlu’nun cümlesi ile ‘suçsuzluğu öldürdüğünü’ ifade etmeliyiz” diye konuşmasını tamamladı.

‘SUSMAYACAĞIZ’

Koçyiğit’in ardından Devrimci Parti’den Musa Piroğlu konuştu. Piroğlu, “Emperyalist güçler Ortadoğu’yu Ortadoğu halklarına cehennem yapmak niyetindeler. Halklar buna karşı omuz omuza mücadele etmeli. Saldırı savaşa itiraz eden siyasi güçlere yöneliyor gibi gözüküyor ama bedelini bütün halk ödüyor. Bütün toplum hapishane içinde yaşamaya mahkum ediliyor. Siyasi tutsaklar serbest bırakılsın rehin politikaları son bulmadan demokrasi gelmez” diye konuştu.

SYKP’den Gülseren Pusatlıoğlu da, “Tek adam rejiminde demokrasiden yana olanlara gözaltı ve cezaevi düşüyor” diyerek siyasi mahpusların serbest bırakılmasını talep etti.

78’liler Girişimi’nden Nimet Tanrıkulu ise eşi Celalettin Can’ın ciddi bir kalp rahatsızlığı olduğunu ve biyopsi yapılması gerektiğini ancak Silivri 9 Nolu Cezaevi yönetiminin raporları kabul etmediğini ve 70 gündür tedavisinin yapılamadığını anlattı. Cezaevlerinde 401 hasta mahpus olduğunu vurgulayan Tanrıkulu, “Arkadaşlarımızı sağ aldınız sağ istiyoruz. Celalettin Can ‘Susmamı istiyorlar’ dedi. Biz susmayacağız kimse susmamızı beklemesini” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)

 

ÖNCEKİ HABER

HDP'li Uca, Ezidi soykırımının tanınması için kanun teklifi verdi

SONRAKİ HABER

İstanbul'daki 'ana darbe' davasında 12 sanığa müebbet hapis

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...