15 Nisan 2018 23:40

16 Nisan Referandumunun yıl dönümü: OHAL’siz seçim için ortak mücadele

Bugün başkanlık referandumunun yıl dönümü. Görüştüğümüz parti temsilcileri, OHAL’siz, adaletli, güvenli seçim için ortak mücadele çağrısında bulundu.

Paylaş

Birkan BULUT
Ankara

16 Nisan Referandumunun yıldönümünde konuştuğumuz siyasi parti temsilcileri, referandumdan ders çıkarılması gerektiğini belirterek 2019’da OHAL’siz, şeffaf, adaletli, güvenli seçim için ortak mücadele çağrısında bulundular.

Tek adam ve tek parti rejiminin inşası için yapılan 16 Nisan Anayasa Referandumunun üzerinden bir yıl geçti. OHAL koşullarında, partilere eşit imkanların sunulmadığı ve Yüksek Seçim Kurulu (YSK) eliyle mühürsüz oyların da sayıldığı referandumda az bir farkla anayasa değişikliği kabul edildi. Referandumun birinci yılında gazetemize konuşan CHP, HDP, EMEP ve ÖDP temsilcileri, referandumdan dersler çıkarılması gerektiğini belirterek 2019’da OHAL’siz ve barajsız, adaletli, şeffaf ve güvenli bir seçim için ortak mücadele çağrısında bulundular. Bugün ise referandumun birinci yılı nedeniyle CHP 81 ilde eylemler düzenleyecek.

‘UYUŞTURUCU BAĞIMLISI GİBİ OHAL BAĞIMLISI OLDULAR’

CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan bugün 81 ilde “OHAL değil demokrasi istiyoruz” diyerek eylem yapacaklarını söyledi. Ülkenin iki senedir OHAL ve aslında bir sivil darbeyle yönetildiğini belirten Tezcan, 15 Temmuz darbe girişimine karşı güçlü direniş bir sergilendiğini ama iktidarın demokrasiye yönelmek yerine OHAL darbesine yöneldiğini dile getirdi. OHAL sürecinde mühürsüz oylarla referandum yapıldığını hatırlatan Tezcan şunları söyledi: “İktidar uyuşturucu bağımlısı gibi OHAL bağımlısı oldu. Bu baskıcı yönetimlerin, demokrasi dışı yönetimlerin son başvurduğu çaredir. İki yıldan bu yana hukuk askıya alındı, binlerce insan ihraç edildi, gazeteciler, belediye başkanları, milletvekilleri tutuklandı, üniversitelerden haksız yere hocalar ihraç edildi.” Türkiye’nin 2 yıldır OHAL zulmü altında yaşadığını kaydeden Tezcan, “OHAL kaldırılmadan Türkiye ekonomi sorunlarını çözemez, hukukun üstünlüğü olmaz, vatandaşın can güvenliği olmaz” dedi. Tezcan önümüzdeki seçimlerdeki seçim güvenliği kaygılarına ilişlin ise “Türkiye’de iktidar bloğunu oluşturan ve OHAL’e sırtını dayayan AKP ve MHP yönetimi hariç güvenli seçim hareketi etrafında birleşmeye çağırıyoruz. Oyları çaldırmayacağız, güçlü biçimde sandıkları koruyacağız. Vatandaş örgütlü biçimde gidecek oyunu kullanacak. Sayımları, listeleri torbaların taşınmasını yakından izleyeceğiz” diye konuştu.

TEK ADAM YÖNETİMİNE KARŞI ORTAK İRADE

HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, 16 Nisan Referandumunun en önemli amaçlarından birinin KHK’lerle yönetmek başta olmak üzere OHAL uygulamalarını kalıcılaştırmak olduğunu dile getirdi. Bu niyetin önüne geçmenin biricik yolu olduğunu belirten Bilgen, “OHAL’in uzatılmasına karşı güçlü bir tavır koymak, bu konuda muhalefetin ortak bir irade sergilemesidir. Seçim güvenliği de bununla doğrudan ilişkilidir”dedi. OHAL koşullarında eşit bir yarış olamayacağını ifade eden Bilgen, “Türkiye’de seçmen iradesine sahip çıkılamayacağının algısının oluşması, hem siyasete olan güveni daha da zayıflatacak hem de demokratik değişim kanallarının gelişmesine dair bir toplumsal kararlılığın ortaya çıkmasını zorlaştıracaktır. Dolayısıyla OHAL ve tek adam keyfi yönetiminin karşısında güçlü ve parlamento dışı muhalefeti de kapsayacak, özellikle toplumsal muhalefeti önemseyen bir ortak iradenin gelişmesi gerekiyor. Bunu sadece partilerin son seçimlerde aldıkları oyların matematiksel toplamı gibi değerlendirmek son derece yanlış bir yaklaşımdır. Bu toplumun değişim beklentisini okuyamamaktır ve aslında topluma dair inancın siyasete taşınamamasıdır” diye konuştu.

‘USULSÜZLÜKLER YASALAŞTIRILIYOR’

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, 16 Nisan 2017 referandumunun iktidar partisinin “Evet”i örgütlerken her türlü imkanı kullandığı, fakat “Hayır” kampanyasını yürütenlerin önüne sayısız engelin çıkarıldığı koşullarda yapıldığını söyledi. Seçmen adreslerine aile üyelerinin hiç tanımadığı bireylerin kaydedilmesi, son anda mühürsüz oyların da geçerli olacağının ilanı, sayım sisteminde milyonlarca seçmenin gözü önünde yapılan hilelerin referanduma damga vurduğunu kaydeden Gürkan, referandumunun gerçek sonucunun ilan edilen sonuç olmadığını söyledi. Tersine bu referandumda çıkan “Hayır” oylarının “Evet” oylarından daha fazla olduğunu dile getiren Gürkan, bu nedenle şimdi oyları hâlâ kritik düzeyde olan AKP’nin önümüzdeki seçimler için referandumdan bir sonuç çıkardığını söyledi. Gürkan şunları söyledi: “Seçimler artık açık usulsüzlüklerle değil, usulsüzlüklerin yasalaştırılması yoluyla yapılacaktır. Üstelik bu yasalaştırma süreci, açılan revizyon başlıkları ile devam etmektedir. Bu koşullarda yapılacak seçimler baştan meşruiyet sorunu taşımaktadır” dedi. Siyasi partiler ve seçim yasalarının demokratik ölçütlere göre düzenlenmesinin halkın en önemli taleplerinden olduğunu ifade eden Gürkan, “Ama her şey den önce OHAL’siz ve barajsız, adaletli, şeffaf ve güvenli bir seçim için mücadelemiz sürecektir. Emekçiler oylarına ve geleceklerine el konulmasına bir daha 16 Nisanların yaşanmasına izin vermeyeceklerdir.”

‘BİRLİKTE MÜCADELEYİ GELİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR’

ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş, OHAL 15 Temmuz darbe girişiminden sonra devletin kendisine karşı bir önlemi olarak lanse edildi ve o günden beri OHAL ile yönetiliyoruz. Ancak OHAL faşist bir rejimin inşa edilmesi için toplumsal muhalefete karşı kullanılan bir sopa ötesinde bir amaca hizmet etmiyor” dedi. 16 Nisan referandumunun OHAL şartlarında gerçekleştirildiğini hatırlatan Taş, bu referandumun devletin bütün kanallarını harekete geçirerek ve YSK eliyle darbe yaparak kazanıldığını söyledi. OHAL’in Erdoğan’ın saltanatı ve Bahçeli’nin koltuğu için gündemde olduğunu ifade eden Taş, iktidarın OHAL’i uzatarak 2019’u OHAL şartlarında kazanmayı amaçladığını söyledi. Taş, “O yüzden OHAL’i kalkması, eşit, adaletli ve güvenli bir seçim konusunda adımlar atılmalı. Bizler Hayır’ın etrafında dizilen güçler olarak OHAL şartlarında seçimi kabul etmeyeceğimizi ve adaletli güvenli seçim ortamı için gerekli müdadeleyi vereceğimizi söylüyoruz. Bu anlamda 1 Mayıs önemli bir adımdır. AKP ve MHP’nin halk egemenliğini ortadan kaldıran adımlarına karşı birlikte mücadeleyi geliştirmemiz gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Ekonomimizin özeti: 'Nohut pilav yiyelim dedik, havamızı alıp geldik'

SONRAKİ HABER

Avukatlardan basın davaları için dayanışma ağı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...