19 Ağustos 2012 07:11

Polis katliamına tepki sürüyor

Güney Afrika’da iktidardaki Afrika Ulusal Kongresi’nin (ANC) eski gençlik kolu başkanı Julius Malema, Marikana madeninde grev yapan işçileri ziyaret etti. İşçiler ve halk tarafından coşkuyla karşılanan Malema burada binlerce kişinin bulunduğu kalabalığa seslendi: “Buraya gelmekteki amacımız sizleri bir bir dinlemekti. Bugün burada

Polis katliamına tepki sürüyor
Paylaş

Geçtiğimiz yıl partiden ihraç edilen gençlik lideri, madenlerin devletleştirilmesi ve beyazlara ait topraklara el konması yönündeki ifadeleriyle Güney Afrika gençlerinin “sempatisini” kazanmıştı. Apartheid rejiminden beri ülkede yaşanan en kanlı polis müdahalesinde 34 maden işçisi polis tarafından katledilmiş, 78 kişi de yaralanmıştı. Polis meşru müdafaa yaptığını iddia etmişti.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Güney Afrika Cumhurbaşkanı Jacob Zuma, ülkenin kuzeydoğusundaki bir platin madeninde polisin 34 madenciyi öldürmesiyle ilgili olarak soruşturma başlatıldığını açıkladı. Mozambik ziyaretini yarıda keserek olay yerinde incelemelerde bulunan ve yaralı madencileri ziyaret eden Zuma, bu olay karşısında büyük üzüntü duyduğunu söyledi. Bu aşamada kimseyi suçlamanın doğru olmadığını söyleyen Zuma soruşturmanın her şeyi aydınlatmasını umduğunu, benzer olayların yaşanmasını önlemek için çaba harcayacaklarını söyledi. Zuma, barışçıl gösterilere izin verilmesinin 'zorlukla elde edilen' bir demokrasi için yaşamsal önemde olduğuna dikkat çekerek “Şimdi birlikte yas tutma ve yaralarımızı sarma zamanı” dedi.

Madenciler maaşlarına yaklaşık bin dolarlık artış istiyorlar. Polisin protestoculara neden ateş açtığı bilinmiyor ancak görgü tanıkları bir grup madencinin barikatı aşması üzerine polisin ateş açmaya başladığını söyledi. Polisin otomatik silah ve tabancayla göstericilere defalarca ateş açtığı belirtiliyor.

MAKSİMUM GÜÇ KULLANILMIŞ

Polis müdürü Riag Phiyega, polisin kendini korumak için “maksimum güce” başvurmak zorunda kaldığını savundu. Phiyega, olaylarla ilgili olarak 259 kişinin de gözaltına alındığını belirtti. Güney Afrika Madenciler Birliği (AMCU)ise , polisi katliam yapmakla suçladı. AMCU Genel Sekreteri Jeffrey Mphahlele, “Bu insanların böyle öldürülmesi gerekmiyordu” dedi. (DIŞ HABERLER)


SENDİKALAR NE DEDİ?

Dünyanın en büyük üçüncü platin üreticisi olan Lonmin firması tarafından işletilen, Rustenburg’daki Marikana madeninde çalışan işçiler geçtiğimiz hafta greve çıkmışlar, ancak madende örgütlü iki sendika olan Maden ve Yapı İşçileri Birliği (AMCU) ve Ulusal Maden İşçileri Sendikası (NUM) üyeleri arasında çıkan çatışmaya polisin müdahale etmesiyle birlikte 8’i işçi 2’si polis olmak üzere 10 kişi hayatını kaybetmişti.

Bu olayın ardından, hükümette bulunan Afrika Ulusal Kongresi’nin (ANC) bileşenleri birbirini suçlayan açıklamalar yapmışlardı. ANC, 1994’ten beri ülkenin hükümet partisi ve Güney Afrika Sendikalar Kongresi (COSATU) ve Güney Afrika Komünist Partisi (SACP) ile desteklenen bir üçlü ittifaka dayanıyor.

ANC’nin olayın hemen ardından yaptığı açıklamada sendikalara üye olan masum insanların öldürülmesi kınanmış, ancak diğer yandan maden çevresinde sayısı 3 bini geçen güvenlik güçlerinin “hızlı” müdahalesine teşekkür edilmiş ve “Polisin varlığı gerçekten de gerilimi sona erdirmiştir ve sükunetin sağlanmasından memnunuz. Polisten, cinayetlerin sorumlusu olan faillerin tutuklanmasını talep ediyoruz” denilmişti.

COSATU’nun açıklamasında ise saldırının AMCU üyelerinden NUM üyelerine yönelik olarak yapıldığı vurgulanmış ve bu saldırının bir süredir başka madenlerde de gerçekleştiği, polisin, yargının ve yönetimin NUM’u yok etme çabalarının içinde yer aldıkları belirtilmişti.

SACP’nin açıklamasında ise şu ifadeler yer aldı: “Maden patronları NUM’a zarar verme çabalarındaki suç ortaklığının sorumluluğunu üstlenmek durumundadırlar. Patronlar, anlaşmaların üzerinde uzlaşılan parametrelerine sadık kalsalardı bu olaylar gerçekleşmeyecekti. Bu açgözlü patronlar kâr arayışları uğruna, anlaşmanın kapsamı dışında hareket etmişlerdir ve ellerine daha fazla para yerine kan bulaşmıştır. NUM’un siyasi etkisine ve pazarlık gücüne zarar vermek doğrultusunda gizli bir güdüsü olanların, can almak da dahil olmak üzere şiddete sığındıkları SACP açısından belirgin hale gelmiştir. Emniyet teşkilatının da buna oldukça istekli olduğu ortaya çıkmıştır.”

ÖNCEKİ HABER

İsrail’le ‘gizli’ diplomasi

SONRAKİ HABER

Esad kamuoyunun önüne çıktı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...