25 Şubat 2018 23:28

Dönüyor hayat gibi, duruyor çocukluk gibi...

‘Kaytansız Dünya’ sergisi Saint-Michel Fransız Lisesi’nde 3 Mart’a kadar ziyaretçilerini bekliyor.

Paylaş

İsmail AFACAN
İstanbul

Öyküleriyle tanıdığımız Remzi Karabulut şimdi de bir sergiyle çıktı sanatseverlerin karşısına. İlgisinin hiç tükenmediği çocukluğunun oyuncağı topaçla... Sadece topaç yok sergide... Topaçla ilgili resimler, heykeller, kısa filmler de sergileniyor. Topacın çağrıştırdığı her şey dile geliyor Karabulut’un eserlerinde. Renk renk topaçlar, hınzır bir çocuk gülümsemesi gibi çıkıyor karşımıza, zamanda büyümenin hüznüyle… Kaytanlı ya da kaytansız dönüyor topaç... Dönüyor, hayat gibi… Duruyor çocukluğumuzdaki gibi…

Remzi Karabulut’la Saint-Michel Fransız Lisesi’nin Jeanne d’Arc Salonu’nda devam eden topaç temalı “Kaytansız Dünya” sergisine dair konuştuk.

TopaçTopaç temalı bir sergisi açma fikri nasıl oluştu?

Çok önceden düşündüğüm, hayal ettiğim bir çalışma. Çocukluğumdan bu yana topaç biriktiriyorum. Ayrıca öykülerini yazıyor, kısa filmlerini çekiyorum. İnsanlarla paylaşacak ürünler çoğalınca sergi kendiliğinden gerekli oluyor artık.

‘KAYTANSIZ TOPACIM’

Topacın sizde yarattığı çağrışım nedir?

Sanatsal çalışmalarımın gizil gücüdür topaç. Düşsel ve sanatsal çağrışımlarla dolu. Renkliliği, hareketliliği, dinamikliği bana canlı bir hayatı çağrıştırır, günlük hayatın güzelliğini.

Serginin adı neden Kaytansız Dünya?

Küçükken hiç oyuncağım olmadı. Alacak durumda da değildik. Birçok topacı olan arkadaşım gözden çıkardığı çatlak bir topacını bana verdi. Artık benim de bir topacım vardı, ancak onu döndürecek kaytanım, yani ipim yoktu. Böylece ben kaytansız döndürmeye başladım. Günlerce kaytansız çevire çevire öyle geliştirdim ki, buz üstünde kaytanla döndüren arkadaşlarımı yener oldum. Şimdi şimdi anlıyorum ki bu beceri bir dünya rekoruymuş. Kaytansız bir topacı tek elle 4,5 dakika döndürebiliyorum. Serginin ismi bu nedenle ‘Kaytansız Dünya’ oldu.

SONSUZA KADAR ÜRETEBİLİRİM

TopaçSergide tablolar, heykeller, kısa filmler var... Bu çalışmalar nasıl bir araya geldi?

Her gördüğüm topacı satın aldım, dostlarım hediye etti, sanatçılar gönderdi, ustalar yaptı. Sevince zor olmuyor, tam tersine zevkli bir eyleme dönüşüyor. Bu konuda sonsuza kadar üretebilirim. Öyle heyecan duyuyorum yani.

Sergi başka kentlerde de açılacak mı?

Bu etkinlik büyük ilgi gördü. Birçok kentte sergilendikten sonra, Almanya, Fransa, İtalya ve Moskova’da sergilenecek.

Bu konuda yapmak istediğiniz farklı çalışmalar var mı?

Çok sevdiğim Tarsus’ta, Kaburgediği köyünde oyun, oyuncak ve sanat müzesi kurmak istiyorum. Ülkemden ve başka ülkelerden sanatçıları davet edip yaptıklarını insanlarla paylaşmak istiyorum.

AYRI SANAT DALLARI RUHUMA İYİ GELİYOR

Sizi daha çok öykülerinizle tanıyoruz. Öykü ve sergi... Karşılaştırırsak serginin oluşmasına öykücü yanınız nasıl bir katkı sağladı?

Sanatlar arasında harika bir etkileşim var. Her sanat başka sanatlardan etkileniyor bildiğiniz gibi. Aslında ben bir yüzümü sanata döndürdüğüm ilk yıllarda resme meraklıydım. Zaman zaman da yaptığım oluyordu. Bazen iyi şeyler kendiliğinden oluyor. Ayrı sanat dallarıyla uğraşmak iyi geliyor ruhuma.

ÖNCEKİ HABER

‘Medya tık almak için şiddeti yeniden üretiyor’

SONRAKİ HABER

Afrin, Kürtler ve enerji için savaş

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...