Yol-İş taşeron işçilerle toplantı yaptı

Derya KAYA
Ankara

Yol-İş Sendikası, kara yolları işçileri ile taşeron işçilere kadro konusunda bilgilendirme toplantısı düzenledi. Karayolları Genel Müdürlüğü konferans salonunda gerçekleşen toplantıda kadro dışı bırakılan kara yolları işçileri kadro talebini yineledi. Toplantıya Türk-İş Başkanı Ergün Atalay da katılırken, salonu aileleriyle birlikte hınca hınç dolduran kara yolları işçileri ayrım yapılmadan  kendilerine de kadro verilmesini istedi.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Yol-İş Genel Başkanı Ramazan Ağar, Karayollarının yaz kış demeden çalışan bir kurum olduğunu ancak 696 sayılı KHK ile özel bütçeli kurumların ve KİT’lerin kapsam dışı bırakılmasının hayal kırıklığı yarattığını söyledi. Taşerona kadro talebini en fazla gündeme getiren kara yolları işçilerinin kadro dışı bırakıldığını söyleyen Ağar, toplamda 16 bin işçinin kadro dışı kaldığı bilgisini verdi. Ağar, sadece kara yollarında çalışan işçiler için değil, kapsam dışı bırakılan tüm işçiler için kadro istediklerini söyledi. 

KADRO HİZMETİ DE ARTIRACAK

Ağar, il özel idarelerine bağlı çalışan işçilerin de kadro sorununu dile getirdi. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün kapatılarak il özel idareye devredilmesinin önemli sorunlar yarattığını kaydeden Ağar, “Altyapı çalışmaları durma noktasına geldi. Köylere sağlıklı ve kaliteli hizmet gitmediğini defalarca söyledik. Muhtarların da şikayetleri ortada. İl özel idaresinde çalışan işçilerin kadroya alınması, köylüye hizmeti de artıracaktır” dedi. Ağar taşeron işçilere reva görülen düzenin adil olmadığını belirterek, aynı işi yapan işler arasında yapılan ayrımın çalışma barışını da bozacağını vurguladı. Cumhurbaşkanının taşeron sorununun çözümünde yanlış bilgilendirildiğini savunan Ağar, her platformda bu sorunu anlatmaya devam edeceklerini belirtti. 

‘SENDİKALARA, DERNEKLERE SORULMADI’

Toplantıya katılan Türk-İş Başkanı Ergun Atalay da son on yıldır her ortamda kıdem tazminatı ve taşeron sorununu gündeme getirdiklerini söyledi. Taşeron sistemin sürdürülebilir bir sistem olmadığını belirten Atalay, “Aynı işyerinde bir işçi yemek yerken diğeri yiyemiyor. Bayram yok, seyran yok. Bu bir ayıptır, kabul edilebilir bir tarafı yoktur” dedi. Kendilerinin en büyük talebinin başta asıl işte çalışanların kadroya geçmesi olduğunu kaydeden Atalay, “Bu konunun muhatabı sendikalardır, taşeron dernekleridir. ‘Problem nedir, sıkıntı nedir, bunlar ne istiyor’ sorulmalıydı. İnanın bir kere bizle konuşması gerekenler bu konuyu konuşmadı” dedi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Herkes kadroya geçecek” açıklamasına karşılık kadro dışı bırakılanlara dikkat çeken Atalay, “Asıl işi yapan arkadaşlarımız yama yapıyor, kar mücadelesinde çalışıyor. Kar temizleme yapanlar, demir yolu bakımı yapanlar kadroya giremiyor. Girenlere helali hoş olsun ama asıl işi yapanlar kapsam dışında. Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği ‘Koşulsuz kuralsız kadroya girsin’ idi” dedi. Atalay, “Bu sorunu her platformda söylemeye devam edeceğiz bu iş bitene kadar bu işin peşini bırakmayız. Bu işe mani olanların da yakasını tutmaya devam ederiz” dedi.

‘YILLARDIR ASIL İŞİ YAPIYORUM, HÂLÂ KADRO BEKLİYORUM’

Toplantıya katılan kara yolları işçileri gazetemize konuştu. Kadro talebini yineleyen işçiler, ayrım yapılamadan kendilerine de kadro verilmesini istedi. 2003 yılından beri kara yollarında çalışan Zeynep Fettahlıoğlu asıl işi yaptıklarını ve yıllardır kadro beklediklerini belirtti. Fettahlıoğlu şunları söyledi: “2003 yılında temizlik şirketi adı altında işe girdik. Bilgisayar programcısı olarak çalıştıktan sonra bize, temizlik şirketi adı altında çalışamayacağımız, çalışacaksak temizlik yapacağımız söylendi. Benim gibi birçok kişi bu şekilde bürolarda çalışıyorduk. İşimize son verdiler. Sonrasında kendi çabamızla tekrar müşavirlik  firmasından giriş yaptık. Yıllardır bu kurumda çalışmamıza rağmen bu sefer de temizlik firmasındakilere kadro verildi, bize verilmedi. Asıl işi yapanların işini yapıyoruz. Hâlâ kadro bekliyoruz. Yılların emeği bir an önce kadromuzu almayı istiyoruz.” 

‘KADROYU BİZ DE HAK EDİYORUZ’

10 yıldır kara yollarında müşavirlik firmasına bağlı olarak çalıştığını belirten Necati Kök, kamuya hizmet verdiğini ve bu kadroyu kendilerinin de hak ettiğini söyledi. Karayolları 4. bölgede AR-GE başmühendisliği laboratuvarında toprak deneyleriyle ilgili her şeyi yaptığını belirten Ayşe Coşkun da “Erkek gücü gerektiği söylenen işleri de yapıyorum, raporlama da yapıyorum. Bir kara yolcunun yapacağı her işi yapıyorum. Bu kadroyu biz de hak ediyoruz” dedi. 

‘BİTÜM HAVASINI BEN DE SOLUYORUM’

Bitüm laboratuvarında çalışan Fatih Emin Akkaya da kadrolu çalışanlarla aynı işi yaptığını kaydetti. Akkaya, “Onlarla beraber bitümün havasını ben de soluyorum. Daha önce de beton laboratuvarında çalışmıştım. Kadronun verileceği inancındayım. Umarım bizi göz ardı etmezler” dedi. 

Kara yollarında onarım ve bakım hizmetleri yapan Mehmet Kiraz da köprülerin, bariyerlerin hasar onarım ve bakımlarından, yollardaki çöplerin temizlenmesine kadar her işi yaptıklarını söyledi.  Kiraz, “Kamuda çalışan kadroya geçen arkadaşlarla aynı işi yapıyoruz. Onlar geçti bu işleri yapan biziz. Biz de o arkadaşlar gibi işçi kadromuzu istiyoruz” dedi.