08 Şubat 2018 11:11

Adalet Nöbeti: Avukatlar susmayacak!

Bugün 45. kez tutulan Adalet Nöbeti’nde avukatlar ‘Hak arama özgürlüğünün sesi avukatlar susturulamayacak’ dedi.

Paylaş

Cumhuriyet gazetesi davası kapsamında tutuklu yargılanan avukat Akın Atalay nezdinde başlatılıp tüm haksız tutuklamalara karşı sürdürülen Adalet Nöbeti 45. kez tutuldu.  

Hukuk örgütlerinin tutuklu meslektaşları için Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde başlattıkları “Adalet Nöbeti” 45’inci haftasında devam etti. Bu haftaki nöbete CHP Milletvekilleri Barış Yarkadaş ve Sezgin Tanrıkulu, SODEV Onursal Başkanı Ercan Karakaş, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel ve Cumhuriyet gazetesi çizeri Musa Kart katıldı. Themis Heykeli önünde başlayan nöbet adliye önündeki basın açıklamasıyla devam etti. 45. hafta basın açıklamasında İstanbul Barosu Türkiye Barolar Birliği Delegesi avukat Berra Besler ile CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu konuştu. 

‘HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNÜN SESİ AVUKATLAR SUSTURULAMAYACAK’

Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiş bir kargaşa döneminden geçildiğini ve bu dönemde adalet arayışı kararlılığıyla nöbeti sürdürdüklerini ifade eden İstanbul Barosu Türkiye Barolar Birliği Delegesi avukat Berra Besler, adalet sağlanıncaya kadar nöbeti sürdüreceklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Türk Tabipleri Birliği ve Türkiye Barolar Birliği kurumlarının isimlerinden “Türk” ve “Türkiye” kelimelerinin kaldırılmasına ilişkin sözleri ile ilgili de, açıklamalarda bulunan Besler, “Bilinmelidir ki gücünü Anayasadan ve Avukatlık Yasası'ndan alan ve adı yasama faaliyeti sonucu olarak belirlenmiş olan 1969 yılından bu yana hiç kimsede rahatsızlık düşüncesi çağrıştırmayan Türkiye Barolar Birliğinin adında, hukuken geçerli bir sebep ve gerekçe olmaksızın, kabul edilemeyecek söylem ve isnatlarla herhangi bir değişiklik yapılması mümkün değildir. Aksine yapılacak her işlem, alınacak veya alınan her türlü karar hukuka aykırılık teşkil edecektir. Avukatların barolara kayıtlı olma mecburiyetinin kaldırılacağına dair söylemlerle, hak ve özgürlüklerin güvencesi halkın hak arama özgürlüğünün sesi avukatlar susturulamayacaklardır” dedi. 

‘ADALETİ VE DEMOKRASİYİ İNŞA EDECEĞİZ’

Avukatlık mesleği sürecinde Diyarbakır Baro Başkanlığı da yapmış olan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, milletvekili olduktan sonra adliyeye daha sık geldiğini söyledi. Tanrıkulu bunun sebebini ise şöyle izah etti: “Adliyeleri çok sevdiğimden değil, adalet olmadığı için geliyorum. Maalesef adalet yerlerde sürünüyor.” Adalet Nöbeti’ni her hafta kayıt altına alan polis memurlarına teşekkür eden Tanrıkulu, “Bu kayıtlara devam edin. Bizim kayıtlarımız çok sağlıklı değil hiç olmazsa devlet bu görevi bizim adımıza yapsın. Türkiye’de demokrasi ve adaleti inşa ettiğimizde, bu kayıtlarınızı demokrasi mücadelesinin kayıtları olarak kullanacağız. Kimsenin endişesi olmasın” dedi. 

Türkiye’nin, ifade özgürlüğü, insan hakları, demokrasi ve adalete olan özlem bakımından çok ağır günlerden geçtiğine dikkat çeken Tanrıkulu, bunun nedenini adaletin olmamasına, hukuka olan inancın ve güvenin zayıflamasına bağladı. Geçtiğimiz günlerde Dünya Adalet Projesi’nin yayınladığı Hukukun Üstünlüğü Endeksi sonuçlarını aktaran Tanrıkulu, “Bu endekse göre Türkiye, 113 ülke arasında 101’inci sırada. Özgür basın ile devletin denetlenmesi eklendiğinde ise 113 ülke arasından 111’inci sırada. Türkiye’nin sıralaması şu anda Zimbabwe ile eşit. Hukuka ve adalete güvenin bu kadar azaldığı bir ortamdan ve dönemden geçiyoruz. AKP 3 Kasım 2002 seçimlerinde iktidar olduğunda Türkiye’nin iki ilinde olağanüstü hal vardı. Birisi Diyarbakır bir diğeri de Şırnak. AKP iktidarlarından 1 ay sonra bu iki ildeki olağan üstü hal kalktı. Yani 2002’de olağanüstü halin olmadığı bir Türkiye de vardı. Şimdi 81 ilde yaklaşık 18 aydır olağanüstü hal var. Ne zamana kadar süreceği belli değil. Meclis by pass edilmiş, işimizi buralarda yapmaya çalışıyoruz. KHK’larla ülke yönetilmeye çalışılıyor. AKP’nin iktidara geldiği 2002 tarihini hatırlayalım; Türkiye’de tek bir şiddet ve terör eylemi yoktu. Örgütün bütün silahlı unsurları 99’dan itibaren Türkiye’nin kara sınırları dışına çekilmişti ve silahlı eylem yoktu. Büyük bir barış beklentisi vardı. AKP böyle bir Türkiye’yi devraldı ve 15 yıl sonra Türkiye’nin her yerinde şiddet, çatışma, terör eylemi var. Yarın veya 1 saat sonra buradan çıktığımızda ne ile karşılaşacağımızı bilmiyoruz. 15 yıl sonra böyle bir Türkiye yarattılar maalesef. Basın yok, avukatlık mesleği büyük baskı altında, 600’e yakın meslektaşımız gözaltına alındı tutuklandı işkence gördü. Böyle ortamla karşı karşıyayız ama ne olursa olsun dayanışma ve mücadele ile mutlaka bu günleri aşacak gerçek adaleti ve demokrasiyi inşa edeceğiz. Biz her zaman savaşa karşı barışı, zulme karşı adaleti, asalete karşı özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)
 

ÖNCEKİ HABER

Mutlu ve Çapkın'ın 15'er yıla kadar hapsi istendi

SONRAKİ HABER

Cinsel saldırıdan yargılanan özel harekatçı polise beraat

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...