01 Şubat 2018 09:17

Dink Davası: Yasin Hayal hakkında Jandarmada kayıt yokmuş

Dink davası sanıklarından Hacı Ömer Ünalır, Dink cinayeti sanığı Yasin Hayal hakkında o dönemde jandarmada kayıt olmadığını öne sürdü.

Paylaş

Cansu PİŞKİN
İstanbul 

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davanın görülen 66’ıncı celsesinde savunma yapan Dink davası sanıklarından Hacı Ömer Ünalır, McDonalds’ın bombalanma olayının faili olmasına rağmen Dink cinayeti azmettiricilerinden Yasin Hayal hakkında Jandarma İstihbarat arşivinde herhangi bir bilgi, belge ya da fiş kaydı olmadığını söyledi.

Hrant Dink’in öldürülmesinde sorumluluğu bulunan Emniyet, İstihbarat ve jandarma görevlilerinin yargılandığı davanın 66’ıncı duruşması Çağlayan’daki İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada bir kısım tutuklu ve tutuksuz sanık ile avukatlar hazır bulundu. 

‘SAHTE İHBAR OLABİLECEĞİNİ DÜŞÜNDÜM’

Hafta başından bu yana süren Dink cinayeti duruşması tutuksuz sanıklardan dönemin Trabzon jandarma istihbarat görevlisi Hacı Ömer Ünalır’ın savunmasıyla devam etti. Dink cinayeti öncesinde Trabzon İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şubesinde aşırı sağ faaliyetlerden sorumlu olarak çalıştığını ve şubenin en kıdemsiz elemanı olduğunu söyleyen Ünalır, “2006 Ağustos ayında jandarma görevlisi Hüseyin Yılmaz’la beraber şubeye gelmiştik. Okan Şimşek, Hüseyin Yılmaz’ı çağırdı ve bilgi paylaşacağını söyledi. Sonra beni çağırdılar ve Yasin Hayal isimli şahsın Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’i öldürmeye dönük planını not aldım. Daha sonra böyle bir gazeteci var mı diye internetten bilgiyi teyit ettik ve şube müdürümüze arz ettik. Ertesi gün istihbarat toplantısında bilginin il jandarma komutanı Ali Öz’e söylendiğini daha sonra öğrendim. Birkaç gün sonra unsur komutanım Okan Şimşek’e gittim, notla ilgili emir almadığımızı söyledim. Okan Şimşek şube müdürüyle görüştüğünü ve bana emir vereceğini söyledi. Cinayet gününe kadar bu konu bir daha gündeme gelmedi. Ben de sahte ihbar olabileceği için emir verilmediğini düşündüm” dedi. 

‘GERÇEĞE AYKIRI DÜZENLENEN RAPORLA İLGİM YOK’

Cinayet günü Hüseyin Yılmaz ile birlikte Akçaabat’ta bulundukları sırada Okan Şimşek’in arayarak ‘televizyonu açın’ dediğini aktaran Ünalır, televizyonu açtıklarında cinayeti öğrendiklerini ve bunun üzerine şubeye gittiklerini anlattı. Cinayetin azmettiricilerinden olan Hayal’i daha önce gazeteye çıkan fotoğraflarından tanıdığını ifade eden Ünalır, “Cinayet zanlısının Yasin Hayal olduğunu düşünüyorduk ancak görüntülerdeki kişiyi Hayal’e benzetemedik. Ertesi gün emniyete gittik. Yasin Hayal’in alındığını gördük. Olayla ilgili soruşturma başlayınca şubede gerçeği anlatacağız diye karar alındı. Mahkemede tanık olarak ifade verdik ve olduğu gibi anlattık. Daha sonra müfettişler hakkımızda inceleme yaptı ve yargılanmaya başladık. Gerçeğe aykırı düzenlendiği belirtilen haber kayıt formu ile ilgim yoktur. Hazırlayan kişi bellidir. McDonalds bombalandığında Trabzon’a yeni atanmıştım ve olayı gazetelerden öğrendim. Yasin Hayal ismini Dink cinayet ihbarına kadar ne duydum, ne de hakkında bir fiş kaydı vardı. Göreve başladığımda arşivlerde çalıştım. Ancak Yasin Hayal adını hiç görmedim. Ne fişi vardı, ne de takip kararı vardı. Hayal’le ilgili emniyet de herhangi bir ikaz bilgisi bize göndermedi. Örgüt üyesi kapsamında fiş kaydı bulunan 3 ya da 4 kişi vardı ve onlar da Trabzon’da ikamet etmiyordu. Ben uzman jandarma idim kendi başıma harekete geçmem hukuken mümkün değildir. Sıralı amirlerimin izni olmaksızın harekete geçemem” diyerek suçlamaları reddetti ve beraatini talep etti.

‘HAYAL, TUNCEL VE SAMAST İLE İLGİLİ BİLGİ YOKTU’

Savunmasını bitiren Ünalır’a üye hakim, alınan istihbaratın ardından nasıl çalıştıklarını, Yasin Hayal konusunda amirlerinden imza bekleyip beklemediğini ve Erhan Tuncel’in selefilik faaliyeti nedeniyle dinlendiğini bilip bilmediğini sordu. Ünalır, “Aldığım bilgileri yazarım. Yazdığım raporu sıralı olarak amirlerimiz onaylar ve görevlendirmeyi kısım amirimiz yapar. Yasin Hayal’in aşırı sağ unsurla bir bağlantısı yoktu o güne kadar çıkmamıştı. Yasin Hayal, Erhan Tuncel ve Ogün Samast ile ilgili jandarmada tek bir bilgi yoktu. El Kaide ile ilişkili diye yazı gelmiş olsaydı biz Hayal’i teknik takibe alırdık. Ama yazı yoktu” diye cevapladı. Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu Ünalır’a, “Emniyetten kimlerle bilgi alışverişi içindeydiniz” diye sordu. Ünalır, özel olarak görüştüğü polis memuru olmadığını iddia etti. Ünalır, Bakırcıoğlu’nun “Aşırı sağ faaliyetler kapsamında hangi kişilerle ilgil çalışma yaptınız” sorusunu ise, “Trabzon’da yapılanması olan terör örgütü yoktu. Radikal gruplar vardı, cemaatler vardı, tarikatlar vardı. Misyonerlik faaliyetleri için dışardan gelenler oluyordu onları da korumak için takip yapıyorduk. Üniversitede iki karşıt grup vardı. Biri ülkücü grup biri de solcu gruptu. Sürekli kavga çıkardı. Her iki taraftan da görüştüğümüz insanlar vardı” diye cevapladı.

‘İĞCİ İLE YALNIZCA BİR KEZ KARŞILAŞTIM’

Dönemin Trabzon jandarma görevlisi tutuksuz sanık Önder Araz savunmasında tarafına yöneltilen suçlamaları reddetti. Cinayet günü Ankara’dan Trabzon’a gitmekte olduğunu anlatan Araz 7 Mart 2007’de mülkiye ve jandarma müfettişlerine verdiği, “Trabzon’a döndüğümde tetikçinin Ogün Samast olduğu ortaya çıkmıştı. Ogün Samast ile ilgili bilgi almak için Pelitli beldesine gittik. Kahvehanede vatandaşlarla sohbet ettik. Yasin ve Ogün’den bahsediyorlardı. Oradan dönerken Coşkun İğci ile ilk kez orada karşılaştım. Ben araçtan inmedim Okan Şimşek ve Veysal Şahin konuştular” ifadesini doğruladı. Üye hakim Araz’a, Okan Şimşek ve Veysal Şahin ile birlikte cinayet sonrasında Coşkun İğci’nin Devlet Malzeme Ofisi’ndeki iş yerine gittikleri iddiasını sordu. Araz, üzerinden çok zaman geçtiği için hatırlayamamakla birlikte, İğci’yi sadece 20 Ocak gecesi Pelitli’de gördüğünü öne sürdü ve “Devlet Malzeme Ofisine gidenlerin içinde ben yoktum. Okan Şimşek ve Veysal Şahin olayı sormak için gitmiş olabilirler. Zaten Coşkun İğci de yüzleşmede de beni tanımadı” dedi. 

‘ALİ ÖZ İFADE KONUSUNDA YÖNLENDİRDİ’

Yasin Hayal’in yaşadığı eniştesi ve jandarma muhbiri olduğu iddia edilen Coşkun İğci, Dink cinayetinden 6 ay evvel jandarma görevlileri Okan Şimşek Veysal Şahin’e, Hayal’in Dink’i öldüreceği bilgisini vermişti. Şimşek ve Şahin bilgiyi üstlerine aktarmalarına rağmen konuya ilişkin hiçbir araştırma yapılmamıştı. Cinayetin işlenmesinin ardından Trabzon Jandarma Komutanı Ali Öz’ün emri ile ihbardan yeni haberdar olmuşlar gibi sahte bir görev sonuç belgesi düzenlemişti. Yine Ali Öz’ün emriyle Okan Şimşek, Veysal Şahin ve kimliği henüz netleşmeyen bir kişinin önce İğci’nin çalıştığı yere gittiği daha sonra da Trabzon terminalinde İğci’yi araca alarak konuşmaması konusunda tehdit ettikleri dava dosyasında yer alan iddialar arasında. Üye hakim bu bilgilere dayanarak Araz’a, mülkiye ve jandarma müfettişlerine verdiği ifadesinde, “Coşkun İğci’yi terminal bölgesinde araca aldık” dediğini hatırlattı. Araz, “O ilk ifademiz olayın sıcağı sıcağına verilmişti. O ifadeden sonraki ifademiz doğru. Bizden söylememiz istenilen ifadelerdi onlar. Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz’ün talimatıyla ilk etapta o ifadeyi verdik. Bizzat Ali Öz’den emri almadım tim komutanı Okan Şimşek ve şube komutanı ifadeler bu şekilde olacak diye emri aktardı” dedi. 

‘GÖREVE ÇIKMASAM BİLE BELGELERİ İMZALIYORDUM’

Araz’ın sahaya çıkmadığımı ve asayiş timinin resmi yazışmalarını yaptığı ifadesi üzerine Dink Ailesi avukatlarından Bakırcıoğlu, “Okan Şimşek ve Veysal şahin görev sonuç raporlarını nasıl düzenlerdi? Siz çıkmadığınız halde ya da izinde olduğunuz zaman da bu belgeleri imza eder miydiniz eder miydiniz” diye sordu. Araz, “Ederdim çünkü çıkmasak bile aynı birimdeydik. Düzenlenen tüm görev sonuç raporlarına imza atardım çünkü 2 kişiyle olmuyor görev sonuç 3 kişiyle oluyor bu yüzden mecburen imzalıyordum” yanıtı verdi. Bakırcıoğlu bunun üzerine Araz’a cinayetin ardından düzenlenen görev sonuç raporuyla ilgisinin ne olduğunu sordu. Araz ise söz konusu rapor hazırlandığında izinli olduğunu ve böyle bir rapora imza atıp atmadığını hatırlamadığını iddia etti.
 

ÖNCEKİ HABER

‘OHAL Komisyonu bir yılda sadece 41 mağduriyeti giderdi’

SONRAKİ HABER

Abdi İpekçi anıldı: Öldür diyenler yargılanmadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...