Kayıp yakınları: Adaletsiz, hukuksuz bir yıl daha geçti

Cumartesi Anneleri/İnsanları 2017 yılının son eylemi için yine İstanbul’daki Galatasaray Meydanı’ndaydı. Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin açıklanması ve sorumluların yargı önüne çıkartılması için 666. kez toplanan Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınları, “Yeni yılda kayıplarımıza ulaşmamızı ve kaybedenlerden hesap soramamızı mümkün kılacak demokratik bir Türkiye talep ediyoruz” diyerek 2018 dileklerini dile getirdi. 

2017 yılının son eylemine  CHP Hatay Milletvekili Hilmi Yarayıcı ve Sanatçı Pınar Aydınlar katıldı. Eylemde, geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden ve Cumartesi Anneleri’nden biri olan Fatma Morsümbül de anıldı. 

‘ADALETE ERİŞEMEDİĞİMİZ BİR YILI DAHA GERİDE BIRAKTIK’

Eylemde ilk olarak gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın abisi Ali Ocak ilk söz alan isim oldu. Ocak, "Adalete erişemediğimiz bir yılı daha geride bırakıyoruz. Hasan Ocak dosyası adaletin kirli raflarında bekletiliyor. Binbir emekle, bedel ödeyerek topladığımız dosyalar raflarda bekliyor. Hâlâ bir adım ilerlemiş değil. İnatla sürdürdüğümüz 23 yıllık mücadeleyi önümüzdeki yıl büyüterek sürdüreceğiz.  İnsanlığa karşı işlemiş olduğunuz suçlarla birleşin diyoruz" diye konuştu.

‘CEZASIZLIK HAYATA GEÇİRİLİYOR’

Ocak’ın ardından söz alan CHP Hatay Milletvekili Hilmi Yarayıcı ise hak, adalet mücadelesine otoriterleşerek cevap veren bir hükümet olduğunu söyledi. 

Yarayıcı, “Eğer gerçekten samimi olsalardı, Sur’da, Suruç’ta, Roboski’de, Cizre’de, Silopi’de barış Elçisi Tahir Elçi’nin katletilmesinde bir cezalandırma olurdu. Cezasızlık denilen bir sistem öyle oturtulmuş ki ne yazık ki her geçen gün bu politika daha da hayata geçiriliyor. 

Hükümetin Nuriye Gülmen ve Semih Özakça gibi isimlere destek verilmemesini istediğine de değinen Yarayıcı, hükümetin hukuksuz eylemlerine karşı duracaklarını sözlerine ekledi. 

Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız daha sonra söz aldı. Yıldız, "Bu hükümet haykırıyor ‘İsrail bir terör devletidir’ Filistinli çocuğu dünyaya gösteriyor. Dönüp kendine bakmıyorlar. Taybet Ana vurulmuş öylece yatıyor sokak ortasında, 12 yaşında Uğur Kaymaz 13 kurşunla vurulmuş, Berkin Elvan gaz fişeğiyle vuruldu, Dilek Doğan polis kurşunuyla evinde vuruldu. Ben de buradan hükümete soruyorum; bunları hangi terör devleti yaptı?​” şeklinde konuştu. 

‘OHAL REJİMİYLE MECLİS DEVRE DIŞI BIRAKILDI’

Eylemin devamında basın açıklamasını Cumartesi İnsanlarında Sebla Arcan okudu. "Her yerde yeni yıl telaşı sürerken, biz Galatasaray’daki 666’ncı buluşmamızı gerçekleştiriyoruz" diyen Arcan, "Yeni yılda herkes düşlerinin gerçek olmasını diler.  Biz de yeni yılda kayıplarımıza ulaşmamızı ve kaybedenlerden hesap sormamızı mümkün kılacak demokratik bir Türkiye diliyoruz" dedi. 

2017 yılının ağır insan hakları ihlalleri, travmalar, hukuksuzluklar ve adaletsizliklerle geçtiğini söyleyen Arcan, "OHAL rejimi, meclisi ve tüm demokratik mekanizmaları devredışı bıraktı. Darbe ve terörle mücadele adı altında Anayasal güvenceye bağlanmış tüm hak ve özgürlükler hukuken korumasız bırakıldı. Yargı; demokrasi ve hukuk için güvence olma niteliğini kaybetti. Anayasa’nın amir hükümlerine ve hukuk devleti ilkelerine aykırı bir biçimde, önce kamu görevlilerine ardından da sivillere ‘hukuki ve cezai sorumsuzluk’ getiren düzenlemelerle, cezasızlık Türkiye’de resmileşti. Keyfilikle, cezasızlıkla adaletin ve barışın zemini yok edildi. İktidarın hukuksuzluğuna boyun eğmeyen herkes düşmanlaştırıldı" diye konuştu. Arcan, "AKP iktidarında bugün gelinen noktanın uluslararası kamuoyunda “ABD’nin utanç kaynağı ve yüz karası” olarak adlandırılan Guantanamo hapishanesindeki yaşam tarzına öykünmek olduğunu söyledi. 

’KORKU İMPARATORLUĞU KURMAK İSTİYORLAR’

Arcan, “Bin bir emekle takip ettiğimiz içlerinde AİHM mahkumiyeti de olan gözaltında kayıp dosyaları hakkında iç hukukta  takipsizlik kararları verilmeye devam etti. Kısacası; 2017 yılında da kayıplarımız için inkar devam etti. Hukuk ve adalet işletilmedi. Evet Türkiye hukuksuzluk, adaletsizlik, keyfilik cehennemine dönüştü. Türkiye’de devleti yöneten yurttaşlar için  korku imparatorluğu kurmak istiyorlar. Çünkü demokrasiden, insan haklarından, hukukla sınırlanmaktan korkuyorlar" dedi. Arcan yeni yılda da kayıplarının ve hukukun izinde olacaklarını anlatarak konuşmasını sonlandırdı. (İstanbul/EVRENSEL)