Levent Tüzel’in yargılandığı davada hakim kriz çıkardı

Serpil BERK
Diyarbakır

İnsan hakları haftasında bir hukuk garabeti daha yaşandı. Milletvekili olduğu dönemde Diyarbakır’da katıldığı etkinliklerden dolayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında dava açılan Emek Partisi( EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel’in ilk duruşması görülemedi. Tüzel ve avukatlarının duruşmaya girmeleri ve çıkmaları bir oldu. Önceki gün gergin bir duruşma geçirdiğini söyleyen mahkeme başkanı, Tüzel’in 6 avukatını fazla bularak savunma bile almadan avukat sınırlaması getirdi ve davayı erteledi. Avukatların itirazı üzerine mahkeme başkanı, avukatları ve duruşmaya katılanları polis çağırmakla tehdit ederek “Dışarı çıkın” diye bağırdı. Yaşanan durumu "keyfiyet" olarak değerlendiren Av.Yıldız İmrek, “Talihsiz bir duruşma gerçekleşti” dedi.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Tüzel’in 2012 yılında DTK ziyaretini, Diyarbakır valiliğinin yasakladığı eylem sonrası yaptığı konuşmayı ve 2011 Newrozu'na katılmasını gerekçe göstererek hakkında silahlı terör örgütü üyesi olmak suçlamasıyla dava açtı.

5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, HDP milletvekilleri Dilek Öcalan ve Ayşe Acar Başaran, EMEP GYK üyeleri Yusuf Karataş, Mustafa Taşkale, Umut Yeğin, EMEP Bölge Örgütü yöneticileri, DTK Eş Başkanı Berdan Öztürk, TTB Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Şehmus Gökalp, TJA Sözcüsü Ayla Akat Ata, DİB Üyesi Nesteren Davutoğlu, Yazar Nurcan Baysal, CHP Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Sayın ve il yöneticileri katıldı.

MAHKEME BAŞKANI AVUKATLARA 'ÇIKIN DIŞARI' DİYE BAĞIRDI

Tüzel, Tüzel'in 6 avukatı ve onunla dayanışmak için mahkemeye gelenlerin duruşma salonuna girmesiyle çıkması bir oldu. Duruşmaya gelenler, salona girer girmez mahkeme başkanının tepkisiyle karşılaşınca neye uğradıklarını şaşırdılar. Önceki gün gergin bir duruşma geçirdiğini ve yine gergin bir duruşma geçirmek istemediğini söyleyen mahkeme başkanı, Tüzel’in müdafilerini fazla buldu. Mahkeme başkanının avukat sınırlaması getirmesine itiraz eden müdafi avukatlarının itirazı da zapta geçirilmedi. Müdafi avukatlarının itirazlarını sürdürmesi üzerine ise mahkeme başkanı 3 avukat sınırlamasını gerekçe göstererek savunma bile almadan duruşmayı erteledi. Müdafi heyetinin itirazlarına gergin tavırlarla cevap veren mahkeme başkanı, avukatlara da tartışmayı sürdürmeleri halinde polis çağıracağını söyleyerek "Çıkın dışarı" diye bağırdı. Duruşma 17 Mayıs 2018 tarihine erteledi.

‘TALİHSİZ BİR DURUŞMA GERÇEKLEŞTİ’

Tüzel’in ilk duruşmasında yaşananları Evrensel’e değerlendiren Avukat Yıldız İmrek, “Mahkeme bu konuda tam bir gerilim politikası izleyerek avukatların sözlerini zapta geçmedi. Duruşmanın kapatılması şeklinde karar koydu. Heyet başkanına uUsulü hatırlattık çünkü önce iddia makamına söz verilir, sonra da savunmaya söz verilir, ondan sonra karar verilir. Bunu ısrarla dile getirmemize rağmen tamamen keyfi bir şekilde duruşmayı kapatıp yeni bir duruşma tarihi belirledi” dedi. Yaşanan durumu ‘keyfiyet’ olarak yorumlayan İmrek, “Talihsiz bir duruşma gerçekleşti. Diyarbakır’da vekillerin, demokratik toplum kuruluşlarının yargılandığı bir mahkeme burası ve savunmaya özenli olması gerekiyor. Daha baştan her türlü hukuk ilkesinin bertaraf edildiği bir yargılamayla karşılaştık. Bundan sonrası açısından bizlerin de bununla ilgili hukuki mücadelesi olacak” dedi.

‘TÜRKİYE YARGISININ GELDİĞİ DURUM BU’

Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan ise yargı tarihinde ender rastlayacakları durumlardan biriyle karşılaştıklarını dile getirerek “Sadece savunma hakkının değil, aynı zamanda yargılanmanın da kısıtlanmasıyla karşı karşıya kaldık. Yapılan hukukla açıklanacak bir durum değil. Tamamen keyfiyet ve ön yargı söz konusu. Heyet başkanı mahkemeye girdiğinde dün gerilimli bir duruşma yaptıklarını ve tekrar gerilimli bir duruşma yapmak istemediğini söyleyip arkasından ilaç aldı ve duruşmayı erteledi. Türkiye yargısının geldiği durum budur. Türkiye’deki siyasal konjonktür değişmediği sürece yargı, saray yargısı olmaya devam edecek” diye konuştu.

‘SAVUNMA MESLEĞİNİ HİÇLEŞTİREN BİR UYGULAMA’

Adliye çıkışında gazetecilere dava sürecine ilişkin bilgi vermek isteyen Levent Tüzel, polisin engellemesiyle karşılaştı. Avukatların dava sürecine ilişkin bilgi vereceğini söyleyen Tüzel’e polis amiri, sadece milletvekillerinin açıklama yapabileceğini söyledi. Yapılan tartışmanın ardından Tüzel dava sürecini ve duruşma salonunda yaşananları dile getirdi. Heyet başkanının tavırlarına dikkat çeken Tüzel, “3 Avukat sınırlaması getireceğini söyleyen heyet başkanı, avukatların buna ilişkin beyanlarını, itirazlarını ifade etmek için söz almak istediğinde söz vermediği gibi itirazlar tutanağa da geçirilmedi. Benim de sorgum yapılmadı. Bu şekilde savunma hakkını, savunma mesleğini hiçleştiren bir uygulamayla karşılaştık. Bu olağanüstü hal koşulları, olağanüstü yargılamalar, hukuk dışı uygulamalar umarız ki son bulur. Savunmamda belirteceğim husus şuydu; DTK bir terör örgütü değildir. Devletin bilgisi dahilinde Kürt sorununun çözümüne dönük, demokratik bir platformdur. Bunları artık gelecek celseye paylaşacağız mahkeme heyetiyle”dedi.

BAŞARAN: MADEM TAHAMMÜL EDEMEYECEKSİNİZ NİYE BU DAVALARI AÇTINIZ?

Duruşma sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, Kemal Kurkut'un Diyarbakır'da görülecek olan duruşmasının saatinin değişmesinden aile ve avukatların haberdar edilmemesini eleştirdi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın duruşmasına da değinen Başaran, "İş yoğunluğundan dolayı Sayın Demirtaş'ı duruşmaya getiremiyorlarmış. Madem ki yargılayamayacaksınız, mahkeme salonlarına geldiklerinde sözlerine tahammül edemeyeceksiniz, niye bu davaları açtınız? Bir milletvekilini, Sayın Tüzel ve Abdullah Zeydan da dahil, eğer bir vekili yargılıyorsanız savunmalarına tahammül etmek zorundasınız. Böyle türlü oyunlarla, her türlü mazereti sunarak kişileri davalardan uzak tutamayacaksınız. Siyasetçiyi yargılıyorsanız yargılanan suç değil o kişilerin politikalarıdır" dedi.