13 Aralık 2017 23:14

‘İktidar KHK'lerle emeği hiçleştirdi’

Mersin'deki Dayanışma Akademisi bu hafta alternatif ve bağımsız bir akademinin mümkün olup olmadığını tartıştı. 

Paylaş

Mersin Dayanışma Akademisi bu hafta barış bildirgesine imza attığı için Doğuş Üniversitesi'nde sözleşmesi feshedilen Aslı Vatansever'i konuk etti. Eğitim Sen Mersin Şubesi'nin ev sahipliği yaptığı akademinin konusu ise "Türkiye'de ve Dünyada Kurumsal Akademi Krizi: Başka Bir Akademi Mümkün Mü?" oldu. Derse çok sayıda eğitim emekçisi ile üniversite öğrencileri katıldı. 

Kurumsal akademi dışında yapılan akademilerin önemli olduğuna dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Aslı Vatansever, öğretim döneminin ortasında yapılan 3 soruşturma ardından üniversite ile ilişiğinin kesildiğini belirterek, kendisine rektörlük tarafından gönderilen yazının "defol git" anlamı taşıdığını belirtti. Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) kişilerin açlığa, işsizliğe ve bilim mekanizmasının dışına itilmeye çalışıldığını kaydeden Vatansever, KHK'lerin yurt dışında ise kişileri kısa vadeli imkanlarla savaşmaya ve hayatta kalmaya çalışmaya mahkum ettiğini vurguladı. 

'AKADEMİSYENLER BEYAZ YAKALI İŞÇİLERDİR'

Akademisyenleri “beyaz yakalı işçilerdir ve iş yasasına tabidir" şeklinde tanımlayan Vantasever, özellikle bu durumun vakıf üniversitelerinde bu tanımın da yerinde olduğunu vurguladı. Devlet üniversitelerinde kamu hizmeti adı verildiği için akademisyenlerin işçi memur karışımı olduğunu kaydeden Vatansever, "Ama her iki yerde bir emek sarf etmek ve karşılığında para almaktadır. Her ne kadar senin zihnin senin sermayen görünse de zihnini kullanabileceğin ürünleri toplumla paylaşabileceğin araçlar başkalarına aittir. Sen orada bir işçisindir. Buna karşı bir faaliyette bulunduğunda bizim gibi üniversitelerden uzaklaştırılırsın" dedi. 

'SINIFSAL MÜCADELEYE SALDIRI VAR'

Türkiye'de akademinin güvencesizleşmesinin siyasi mekanizmalardan kaynaklandığını belirten Vatansever, Türkiye'de işçi haklarının altının oyulması ve emeğin metalaşmasının çok fazla yapıldığını ifade etti. İşçi haklarının bir takım paket yasalarla sessiz bir şekilde ellerinden alındığına dikkat çeken Vatansever, beyaz yakalı olarak tanımladığı akademisyen işçilerin ise KHK'lerle sesli bir şekilde haklarının ellerinden alındığını söyledi. İktidar tarafından KHK'lerle emeğin hiçleştirildiğini ifade eden Vatansever, iktidarın muhalif akademisyenlere yapılan siyasi tavrının sadece siyasi ideolojiye dayanmadığını aynı zamanda sınıfsal mücadeleye yapılan bir saldırı olduğunu söyledi.  

‘DAYANIŞMA AKADEMİLERİ ARTIRILMALI’

Akademiye dayatılan güvencesizliği ve kurumların dışına itilmeye karşı aynı koşulları yaşayan insanlarla bir eylemsellik üretilmesi gerektiğini kaydeden Vatansever, "Küresel akademi istihdam piyasasından uzun vadeli olarak kurum dışına itilsem de benim yapacağım şey o kurumsal akademinin çürüdüğünü herkese göstermek ve o kurumsal akademi dışında bilgi üretip paylaşmayı sağlamak olmalıdır. Mesela dayanışma akademisi çok önemli bir oluşum. Bunu Türkiye dışında da yapmak gerekir. Bu oluşum kurumsal akademi dışında alternatif bir akademiyi de ortaya çıkartmaya yardımcı olur"  sözleri ile başka bir akademinin yaratılabileceğini dile getirdi. (Mersin/MA)
 

ÖNCEKİ HABER

Hükümetin, AİHM’ye tutuklu vekiller için gönderdiği savunma

SONRAKİ HABER

Heşdi Şabi’den Tuzhurmatu operasyonu hazırlığı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...