09 Aralık 2017 11:53

F Oturumu'nda Rıdvan Tanış’ın tahliyesi istendi

Galatasaray Meydanında 298. kez düzenlenen 'F Oturumu'nda hasta mahpus Rıdvan Tanış’ın tahliyesi istendi.

Paylaş

Hasta mahpusların durumuma dikkat çekmek amacıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) Hapishane Komisyonu tarafından düzenlenen “F Oturumu” Galatasaray Meydanında 298. kez düzenlendi.

Hasta mahpusların fotoğraflarının taşındığı eylemde “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır”, “İnsan haklarıyla insandır” sloganları atıldı. 

“298. F oturması Hasta mahpus Rıdvan Tanış serbest bırakılsın”, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın“ pankartlarının açıldığı eylemde basın açıklamasını İHD Üyesi Emine Küçükbumin okudu. 

OHAL VE KHK’LAR ELEŞTİRİLDİ

Küçükbumin, OHAL ve bu kapsamda yayınlanan KHK’ları ülkenin üzerine karabasan gibi çöktüğünü anlattı. 

Küçükbumin, “Hapishanelerdeki mahpuslar uygulamalara karşı çıktıkları için sürekli disiplin cezalari ile cezalandırılmaktadır. Yasada belirlenen itiraz ve diğer hakları için yazdıkları dilekçeleri gönderilmemekte, hapishanelerde yaşadıkları sorunları iletecekleri muhatap bulamamaktadırlar” dedi. 

Küçükbumin daha sonra hasta mahpus Rıdvan Tanış’ın İHD’ye gönderdiği mektubu paylaştı: 

“Sevgili emekçi arkadaşlar ben 2008 yılında geçirdiğim trafik kazasından sonra artık sık sık bayılmaya ve bayılmayla beraber kendimi kasmaya başladım.

Ben 22 Nisan 2012’de otogarın karşısındaki dayımın marketinin önünde oturmuş dondurmamı yiyorken özel timlerce ‘Kırmızı ceketli beyaz pantolonlu yere yat!’ denilerek beni gözaltına alındım. Sabah saatlerine kadar Murat Akançay polis şubesine çırılçıplak soyundum ve dövüldüm. Sonrasında hakaret tacize maruz kaldığımı utanarak da olsa belirtiyorum. Memurların konuşmalar argo ve çirkinceydi. 18 yılımın ilk şokunu orada yaşadım. Daha sonra alındığım yere bırakıldım. Ardından 1 Mayıs 2012’de şafak baskını ile evden gözaltına alındım ve Cizre Emniyetinde tanımadığım bir grup arkadaşın dosyasına eklendim. Dört gün gözaltında sonra bizi Cizre’de mahkemeye çıkardılar ve bir arkadaş bırakıldı, hepimizin tutuklanması istemiyle hakim karşısına çıkarıldık ve tutuklandık. 

Gerçekten de öyle bir kaosun içinde yaşıyoruz ki her gün bize ne olacağı belirsiz.

‘BURADA TEDAVİ DİYE BİR ŞEY YOK’

Diş sorunundan kaynaklı ameliyat olmam gerekiyordu. Yaşadığım sağlık sorunundan dolayı kelepçeli bir şekilde diş ameliyatı olmaktan başka çarem de yoktu. Kollarım kelepçeli olarak yatağa bağlı olduğu halde ameliyat edildim. Ameliyat sırasında sara nöbeti geçirdiğim için sol bileğim kırıldı çünkü elimde kelepçe vardı. Burada tedavi diye bir şey yok bunu tüm içtenliğimle belirtiyorum. Ölüme terk etmekten başka bir ad konulamaz. Raporumda benim devamlı bir nöroloji doktoru gözlemi altında tutulmam istenmiş. Vücudum el, baş ve ayaklarım titriyor tam olarak emin değilim ama belirtiler parkinson hastalığını gösteriyor. Bir de ben kurum psikoloğu, bir ve ikinci müdürlerle görüştüm kas gevşemesi için lastik ve 2 kg kum torbası yazdırdım revirde. Ama kendi paramla istememe rağmen tarafıma bilinçli verilmiyor sürekli erteleniyor.”

Küçükbumin, hasta mahpus Tanış’ın  uygun koşullarda tedavi edilmesi için serbest bırakılmasını talep ederek konuşmasına son verdi. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

IŞİD, İdlib sınırlarına girdi

SONRAKİ HABER

TV 10 çalışanları kanalları için 62 haftadır eylemde

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa