05 Aralık 2017 22:50

İhraç edilen öğretmen: Babam artık hamallık yapmayacaktı…

İhraç edilen öğretmen Engin Demir: 'İhraç edilmem benden çok babama yük oldu. Bizi hamallıkla yetiştirdi, artık yapmayacaktı. Bu beni müthiş eziyor…'

Paylaş

Özkan ZÜLFİKAR
Elazığ

KHK ile ihraç edilen eğitim emekçilerinden Engin Demir, sendikal faaliyetlere katıldıkları için ihraç edildiğini söyleyerek, “Benim ihraç edilmem benden çok babama yük oldu açıkçası. Hamallık yapabilecek güçte değil artık. Neredeyse çocukluğundan beri hamallık yapıyor. Bizi hamallıkla yetiştirdi. Bırakacaktı artık, yapmayacaktı. Biz de istemiyorduk. Bu beni müthiş eziyor” dedi. 

Kanun hükmünde kararname (KHK) ile binlerce emekçi, bir günde gerekçesiz olarak işlerinden edildi. İhraç edilen her bir emekçinin farklı hikayeleri var. Bunlardan sadece biri olan Engin Demir,  29 Ekim 2016 tarihinde yayımlanan 675 sayılı KHK ile görevine son verildi. Elazığ Eğitim Sen üyesi olan Demir, ihraç edilmesini şu sözlerle ifade ediyor: “Üniversiteye giderken her gün üniversitenin içerisinde bulunan jandarma kontrol noktasından aranarak ve kimlik kontrolü yapılarak derslere girerdik. Anlaşılan öğrencilik yıllarından ‘güvenliği tehdit etmeye’ başlamışız. Katıldığımız 29 Aralık greviyle güvenlik tehdidi zirve yaptı ve işimizden edildik. Üyesi olduğumuz sendikanın eylemlerine katılmayacaksak neden üyeyiz? Sendikanın eylem ve etkinliklerine katılmak kadar doğal bir şey yok. Ama milli güvenliği tehdit edici bir unsur olmuşuz. Sendikal eylemlerin hiç birisi suç değil. Ama suç olarak lanse etmeye çalışanlar var. Toplumda öyle bir algı oluştu. Eylemden dolayı hiç pişman olmadım.”

BABASI HAMALLIK YAPARAK OKUTMUŞ

Babasının hamallık yaparak zorluk içinde kendisini okuttuğunu dile getiren Demir, ihraç olduktan sonra babasıyla 4-5 ay boyunca hamallık yaparak geçimini sağladığını belirterek, “OHAL olmasa babam çalışmayacaktı artık. Babam 66 yaşında. Benim ihraç edilmem benden çok babama yük oldu açıkçası. Hamallık yapabilecek güçte değil artık. Neredeyse çocukluğundan beri hamallık yapıyor. Bizi hamallıkla yetiştirdi. Bırakacaktı artık. Yapmayacaktı. Biz de istemiyorduk. Bu beni müthiş eziyor. Bir şeyi değiştirememe duygusu kötü hissettiriyor” diyor.  

‘ONURUMUZLA YAŞIYORUZ’

Bir an öncesine kadar sebze halinde hamallık yaptığını belirten Demir, “Doğru bildiğimiz ne varsa yaparımız. Hamallıkta yaparız. Her işi de yaparız. Onurumuzla yaşıyoruz, yaşayacağız. İşimizden olduk, mağdur olduk, oluyoruz belki daha da mağdur olacağız ama doğru bildiğimizi yaptık o konuda pişman değilim” diyor. 

‘OHAL BİR GÜN BİTECEK’

OHAL’in bir şekilde biteceğini söyleyen Demir,  “İşimize geri döner miyiz dönmez miyiz? kestiremiyorum ama döneceğimizi umut ediyorum. Kendi mesleğimizi yapmaya devam edeceğiz. Ama yapmasak da dönmesek de emeğimizle yaşayan insanlarız ve hayatın bir yerinden tutunacağız. Zor da olsa yapacağız. Ancak boyun eğmeyeceğiz. Umutlu olacağız her zaman. Ne kadar sürerse sürsün bir gün mutlaka haklı olduğumuz ortaya çıkacak” diyor. 

ÖNCEKİ HABER

Zarrab davası: Altın ve yolsuzluk

SONRAKİ HABER

Şırnak'taki madenlerde aile boyu ölüm

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...