24 Kasım 2017 01:46

İhraç edilen öğretmenler: İşimize, öğrencilerimize döneceğiz

KHK'lerle ihraç edilen öğretmenler, binlerce ihraç edilen öğretmenler ve sorunları varken 24 Kasım’da 'öğretmenler başımızın tacı' sözlerine tepkili.

Paylaş

Eylem NAZLIER
İstanbul

15 Temmuz darbe girişiminden sonra çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle ihraç edilen eğitim emekçileriyle 12 Eylül darbesinin ardından ilan edilen, 24 Kasım Öğretmenler gününde yaşadıklarını konuştuk. İhraç edilen eğitim emekçileri, 24 Kasım’da, öğretmenlerin sorunu yokmuş gibi ‘baş tacımız’ denilertek öğretmenlerin kutsanmasına tepki gösterdi. Emekçiler, eğitim sisteminin tüm kusurlarının öğretmene yüklendiğini, öğretmenlerin sindirilmeye çalışıldığına değindi.

‘BEN ÖĞRENCİLERİMLE İRTİBATLI VE İLTİSAKLIYIM’

Özge Astan

Özge Astan ihraç edildiğinde 5 yıllık matematik öğretmeniydi. Atamadan önce 6 yılda özel sektörde çalışan Astan, “Yıllarca atama bekleyip dershanelerde kölece çalışma koşullarında çalışan bir öğretmenken atamam oldu. Fakat çıkan bir kanun hükmünde kararnameyle terörle irtibatlı veya iltisaklı olmam şüphesiyle bir gecede işimden, öğrencilerimden uzaklaştırıldım. Üstelik ne bir suç, ne de bir delil gösterilmeksizin. Öğrencilerimle hâlâ irtibatlı ve iltisaklıyım. Sabahları günaydın mesajı atıyorlar. Halimi hatırımı soruyorlar. Çözemedikleri matematik problemlerinin fotoğrafını çekip atıyorlar. Öğretmenlik biz bitti demeden bitmez” diye konuştu.

‘ÖĞRENCİLERİMİN YANINDA OLMADIĞIM İÇİN ÜZGÜNÜM’

İlhan Koyu

1 Eylül 2016 tarihinde de KHK ile ihraç edilen İlhan Koyu, “Öğrencilerimden ayrı olarak geçireceğim ikinci öğretmenler günü olacak. Okul ve eğitim nasıl ki dört duvar arasında değilse öğretmenlik de sadece okulda milli eğitim bakanlığı ya da iktidar tekelinde olan bir meslek değildir. Üzüldüğüm, içimin buruk olduğu tek bir nokta olduğunu söyleyebilirim, 2 bin 500 öğrenciye rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmeti vermekte iken takip ettiğim ve durumu kritik düzeyde olan o kadar öğrencim varken ve yazboz tahtasına dönmüş, her gün değiştirilen eğitim sistemi hakkında öğrencilerime yardımcı olamadığım için üzgünüm. Geçen seneki öğretmenler gününde yüzlerce öğrencim aramıştı bu öğretmenler gününde de aynısının olacağını düşünüyorum bizim talebimiz gayet açık ve net biz öğrencilerimizle bir arada olacağımız işlerimize geri dönmek istiyoruz” dedi. 

‘OHAL VE KHK ZULMÜNÜ YENECEĞİZ’

Onur Pekşen

5 yıllık Türkçe Öğretmeni Onur Pekşen de 7 Şubat KHK’si ile ihraç edildi. 24 Kasım’ın, 1981 yılında, 12 Eylül darbesinin ürünü olarak öğretmenler günü olarak kabul edildiğini söyleyen Pekşen, “Bu siyasi değerlendirmenin dışında bu günün bir de çocuk tarafı var ki orası en masum tarafı. O günde öğretmeni için özel bir şeyler yapmanın heyecanını taşıması bir öğretmen için apayrı bir mutluluk. İhraç edilmemizin üzerinden yaklaşık bir sene geçmişken, bir öğretmen olarak öğrencilerin gözlerindeki Öğretmenler Günü heyecanını görememenin burukluğunu yaşıyoruz. Başta Nuriye ve Semih olmak üzere taleplerimiz net ve meşrudur. OHAL ve KHK zulmünü biz emekçiler yeneceğiz.”

‘AYDINLIK GELECEĞİ YOK ETME ÇABASI’

Kezban Seher Darılmaz

5 yıl görsel sanatlar öğretmenliği yapan ve 7 Şubat’ta yayımlanan 686 sayılı KHK ile ihraç edilen Kezban Seher Darılmaz şunları söyledi: “Geçen sene bu zamanlar okulumda öğrencilerimle birlikteydim. Mesleğimden sorgusuz sualsiz atılmam, işimi yapamamam bende onarılmaz yaralar açtı. Öğrencilerimi çok özlüyorum. Bu süreçte sanki benim için zaman dondu. Süreç uzadıkça  mücadele etmemizin bizi daha direngen kıldığını görmekteyim. Bize yapılan  bu hukuksuz işten atmalar aslında Türkiye’nin aydınlık geleceğini yok etme çabalarıdır. Elbet bu süreç sona erecek ve bizler öğrencilerimize başımız dik, alnımız açık bir şekilde geri döneceğiz. Bugün üzücü bir haber aldık. Çorlu Eğitim Sen’den bizimle aynı zamanda ihraç edilen meslektaşım Kazım Ünlü geçirdiği kalp krizi sonucu aramızdan ayrıldı. Acımız büyük. Müsebbipleri elbet hesap verecekler. Kutlayın öğretmenler gününü, bu yaşananları görmezden gelerek.”

‘YILLARDIR HARCADIĞIMIZ EMEKLER ÇÖPE ATILDI’

7 Şubat KHK’si yayımlandığında Fatma Yıldırım 9 yıllık öğretmendi. Okul öncesi öğretmeni olan Yıldırım, mesleğinden ihraç edildi. Öğretmenler gününden bir gün önce OHAL KHK’si ile işinden olan arkadaşları Kazım Ünlü’nün kalp krizi sonucu hayatını kaybettiğini ifade eden Yıldırım, “Çok üzgünüz ve öfkeliyiz. Bu ilk kaybımızda değil. Daha iki gün önce ihraç edilen 26 yaşındaki bir öğretmen intihar etti. Biz yaşadıkları bu zulmü hayatımız boyunca unutmayacağız” diye konuştu. Laik, parasız, bilimsel, demokratik eğitim talebinden vazgeçmeyeceğini ifade eden Yıldırım, “Biz elinde sonunda işimize geri döneceğiz. İşimize geri alacağız.  Bize yapılan bu zulmün hesabını da yasalar önünde tek tek soracağız” diye konuştu.

‘BU ZULMÜ ANLATMAKTAN DİLİMİZ KURUDU’

3 yıllık edebiyat öğretmeni olan Muhammet Sevinçtekin, “İhraç edildikten sonraki ilk öğretmenler günüm. Öğrencilerimden ayrı geçirdiğim ve onları okulumu bir kere daha derinden özlediğim günler. Dilimiz kurudu bu zulmü anlatmaktan. Yapılan haksızlık sonucu insanlar ölüyor, intihar ediyor. Öfkeliyim, kızgınım.  Bize bu haksızlığı yapanlar bedelini ödemeden ölmesin bizleri maddi manevi hayatın çıkmaz kuyularına itenler bilmeli ki hiçbir mazlumun ahi yerde kalmaz. Bizler okullarımızdan öğrencilerimizden hiç ayrılmadık, ayrılmayacağız. Bütün olumsuzluklara rağmen umudumuzu kaybetmeden direnmeye yaşamaya devam edeceğiz” şeklinde düşüncelerini ifade etti. 

Muhammet Sevinçtekin
Muhammet Sevinçtekin

'KUTLU OLSUN' DEYİNCE KUTLU OLUR MU?

5 yıllık matematik öğretmeniyken 7 Şubat KHK’si ile işinden olan Arif Akkuş şunları söyledi:

Arif Akkuş
Arif Akkuş

“24 Kasım Öğretmenler Günü...Buruk bir gün birçok emekçi arkadaşımız işinden ihraç edilmişken, çalışan arkadaşlar üzerinde baskının her geçen gün arttığı, öğretmenin geçim derdiyle boğuşmak zorunda kaldığını hatırlatan bir buruk gün... Gönül isterdi ki huzurlu bir günü coşkuyla kutlayalım. Bir öğretmen arkadaşımız daha bugün kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Daha birkaç gün önce ihraç edilen 26 yaşındaki bir öğretmenimiz intihar etmişken çok da bir şey gelmiyor insanın içinden, üzüntüden başka. Öğretmek, geliştirmek ve ülkeyi laik ve çağdaş bir seviyeye yükseltmekten başka bir gayesi olmayanlar üzerinde baskının daha da arttığı bir öğretmenler günü... "Kutlu Olsun" deyince kutlu olur mu?”

ÖNCEKİ HABER

Polisi öldürenin muhbir olduğu neden gizlendi?

SONRAKİ HABER

Hükümet iki yeni OHAL KHK’si yayımlama hazırlığında 

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...