21 Kasım 2017 21:15

Paris’te Ekim Devrimi Şenliği: Devrim kitlelerin eseridir!

Ekim Devrimi’nin 100. yıl dönümü Paris’te Fransa İşçileri Komünist Partisi (PCOF) ev sahipliğindeki bir şenlikle kutlandı. 

Paylaş

Uluslararası Marksist Leninist Parti ve Örgütler Konferansının (CIPOML) kararına bağlı olarak Ekim Devrimi’nin 100. yıl dönümü 11 Kasım’da Paris’te Fransa İşçileri Komünist Partisi (PCOF) ev sahipliğindeki bir şenlikle kutlandı. 

Şenlikte Ekim Devrimi’nin geçmiş olmadığı, insanlığın geleceğini temsil ettiği ve yaşanabilir bir dünya mücadelesinin yolunu aydınlatmaya devam ettiği belirtildi.

İşçi sınıfının ilk iktidarı olan Paris Komünü’nün son direnişinin yaşandığı mahallede bulunan, Paris’in en eski salonlarından Bellevilloise’da düzenlenen şenliğe yaklaşık 400 kişi katıldı. Şenlikte Almanya, Danimarka, Türkiye, İspanya, Yunanistan, İtalya ve Norveç’ten katılan Marksist-Leninist parti ve örgüt temsilcileri birer sunum yaptı. Konuşmalarda Ekim Devrimi’nin farklı ülkelere yansımaları değerlendirildi ve günümüz işçi sınıfının mücadelesine nasıl hâlâ ışık tuttuğuna vurgu yapıldı. 

Şenliğe Ekvador, Meksika, Dominik Cumhuriyeti, Burkina Faso, Tunus, Benin ve Martinik’ten Marksist Leninist partilerden temsilciler de katıldı.

Ekim Devrimi

 

CIPOML: SINIF PARTİSİ VAZGEÇİLMEZDİR

Şenlikte CIPOML adına yapılan konuşmada, “Bundan tam 100 yıl önce, 1917 ekiminde işçi ve köylü yığınlarının milyonlarcası, kendi kaderleriyle ilgili kararları kendileri vermek üzere, yeniden tarih sahnesine çıktılar. Milyonların mücadele ve ayaklanma organı durumundaki Sovyetler bütün iktidarı alarak iktidar organına dönüştü; ve Sovyet biçimi altında işçi sınıfının iktidarı ilan edildi” denilerek, atılan bu devasa adımla yeni bir çağın başladığına dikkat çekildi. 

“Ekim Devrimi uluslararası proletarya devriminin ilk atılımıdır” denilen konuşmada, “Ekim Devrimi, her şeyden önce, devrimci teoriyle donanmış, doğru bir programa sahip, sömürülen yığınların içinde kök salmış ve onların bilinç ve örgüt yeteneklerinin ilerleticisi rolüyle, işçi sınıfının öncüsü olarak Marksist-Leninist partinin vazgeçilmezliğini ortaya koymuştur. Ortaya koyduğu bir diğer şey, mücadele ve iktidar organı olarak Sovyet/Meclis tipi yığınsal örgütler olmadan işçi sınıfının egemen sınıf olarak örgütlenemeyeceği ve yığınların bir hedefe yöneltilmesinde kitlesel örgütlerin olmazsa olmaz olduğudur. Ve Ekim Devrimi bir temel yasanın altını yeniden çizmiştir: Devrim kitlelerin eseridir!” denildi. 

‘BOLŞEVİK PARTİ OLMAKSIZIN DEVRİM MÜMKÜN OLMAZDI’

Ekim Devrimi’ni mümkün kılanın pek çok faktörün bir araya gelmesi olduğuna dikkat çekilen konuşmada, “Fakat vurgulamak gerekir ki; işçilerin mücadele ve ayaklanma, daha sonrasında iktidar organlarına dönüşen Sovyetler ve işçi sınıfı içinde kök salmış Bolşevik Parti olmaksızın, bu devrim mümkün olmazdı” vurgusu yapıldı ve “İşçi ve komünist hareketin, yaslanabileceğimiz büyük tarihsel tecrübesi elimizin altındadır. Ve açıktır ki, bu tarihi tecrübeyi özümsenebilir kılmanın yolu, onu, bugünün sınıf mücadelelerinin sorun ve deneyimleriyle birleştirmekten geçmektedir” denildi. (Paris/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Zer’e Almanya’dan çifte ödül

SONRAKİ HABER

Eruh’ta HDP binasına polis baskını

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa