15 Kasım 2017 08:53
Son Güncellenme Tarihi: 15 Kasım 2017 15:42

Seyit Rıza ve arkadaşları Dersim’de anıldı

Dersim'de Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilmelerinin 80. yıl dönümü nedeniyle anma programı düzenlendi.

Paylaş

Sercan İNCESU
Ergin TEKİN
Dersim

Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilmelerinin 80. yıl dönümü nedeniyle Dersim’deki Seyit Rıza Meydanı’nda anma programı düzenlendi. 

Anmaya HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, HDP, EMEP, CHP, KESK, Demokratik Alevi Derneği, Dersim Dernekleri Federasyonu, Dersim Araştırmaları Merkezi Pir Sultan Abdal Derneği, sanatçı Ferhat Tunç ile çok sayıda yurttaş katıldı. 

Yapılan basın açıklaması Zazaca ve Türkçe okundu. Zazaca açıklamayı Dersim Araştırmaları Merkezi Temsilcisi Hüseyin Ayrılmaz okudu. Türkçe yapılan basın açıklamasını okuyan Sanatçı Ferhat Tunç, Seyit Rıza ile beraber katledilen 7 kişinin ardından ömür boyu hapse çarptırılanların cesetlerine hala ulaşılmadığını belirterek ölüme mahkum edilen Civlet Ağa, Cevraile Areki, Qeme Ağaye Usuvu ve Qemer Ağaye Heyderu’yu saygı ve minnetle andığını söyledi. Tunç,  bu kişilerin 1938’de yargılanan Dersimli’nin kimliği ve onurunu temsil ettiğini söyledi.

Konuşmaların ardından oturma eylemi yapıldı. Lokma dağıtıldıktan sonra da her evde katledilenlerin anılarına mum yakılacağı duyuruldu.

Dersim

‘1938 AKP İLE SÜRÜYOR’

Dersim katliamın yıl dönümüne dair Evrensel’e konuşan Fatime Güneş, “Seyit Rıza’nın mezar yerinin halen belli olmadığını ve yüzyıllardır Kürtleri yok etme ve asimile etme politikası sürdüğünü söyledi.  . “Dersim o zamanda böyle baş eğmeyen konumunu sürdürmüş. Kendi kültürü olan bir halktan bahsediyoruz ve bu kültür devletin ideolojisiyle uyuşmayan ve onu reddeden bir kültürdü. Bu yüzden hedef alındı’’ diyen Güneş, şunları söyledi: “Bu yöre hala o acıyı unutmuş değilken aynı yaklaşımlar farklı şeylerle sürüyor. Bu hükümetinde bu yörenin insanlarına, sırf onun gibi düşünmüyor diye uğrattığı ihraçlar, tutuklamalar 38’deki devlet yaklaşımın sürdüğünü gösteriyor. İnsanlar bir şeyler söylemeye, tepkisini göstermeye korkuyor.’’

Ailesinden 3 kişinin hükümet ile aynı şeyi düşünmüyor diye ihraç edildiğini ifade eden Güneş, “Ben üniversiteyi bitirdim ama devlet sektöründe işe girmek istemiyorum. Sebep belli ne zaman beni açlıkla terbiye edecek bilmiyorum. Bana muhalefet edene ekmek yok diyorlar, 38’de de silahla terbiye etmek vardı. Yani 38 AKP’yle sürüyor diyebiliriz” dedi. İsmini vermek istemeyen bir vatandaş ise, “Bir dönem AKP Dersim’de yaşanan bu katliamla ilgili açıklama yaptı ama o dönemle hiçbir işlem yapmadı ve resmi olarak özür dilemedi. Bunu kendi siyasi çıkarları için yaptılar. Özür dilemek böyle olmaz. O da tutmadı, çünkü onların gerçek yüzünü biliyoruz. Yine tek parti tek adam politikasını izledi. Tıpkı 38 de olduğu gibi” dedi.

DERSİM BAROSU: SEYİT RIZA'NIN YARGILANMASI SÜRECİ YENİLENSİN

Dersim Barosu da Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilmelerinin 80. yıl dönümü nedeniyle açıklama yaptı. Açıklamada, Seyit Rıza ve arkadaşlarının yargılanması sürecinin yenilenmesi  talep edilirken, kamuoyu önünde özür dilenmesi istendi. Ayrıca Dersim 1937/38/39 sürecine dair hakikatin tamamının kamuoyuyla paylaşılması talep edildi.

Dersim Barosu Başkanı Barış Yıldırım yaptığı açıklamada, Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilişlerinin 80. yılı dolayısıyla 8 talebi açıkladı. 4 Mayıs 1937’de Bakanlar Kurulu tarafından alınan bir kararla Dersim’de “şedit ve müessir” bir askerî harekâtın yapılmasına karar verildiği hatırlatılan açıklamada, “Müteakip zaman içinde adil bir yargılama yapılmadan Seyit Rıza 15 Kasım 1937 tarihinde Elazığ Buğday Meydanı'nda oğlu Resik Hüseyin ve diğer 5 Dersim ileri geleniyle birlikte idam edilmiştir. Gelinen aşamada Seyit Rıza ve diğer Dersim ileri gelenlerinin idamıyla sonuçlanan muhakemenin iadesi gerekmektedir. Bilahare, askerî harekât sürecinde o tarihlerde yürürlükte bulunan başta mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümleri olmak üzere birçok mevzuat hükmüne aykırı olarak Tunceli’de [her yaş grubundan ve kadın/erkek ayrımı yapılmaksızın] binlerce kişi kasıtlı olarak katledilmiştir” denildi.

MECBURİ İSKAN, EVLATLIK VERİLMEK, TRAJEDİ

Barodan yapılan açıklamaya göre;
“- Askerî Harekât sürecini takiben binlerce kişi Türkiye’nin çeşitli yerlerine sürgün edilmiş ve gönderildikleri yerlerde mecburî iskâna tabi tutulmuştur.
 - Tunceli’de 1937/38/39 yıllarında birçok çocuk ailelerinin rızası hilafına cebren ailelerinden alınarak çeşitli ailelere evlatlık olarak verilmiş ve bu çocukların tamamına yakınından bir daha haber alınamamıştır.
 - 1937/38/39 Askerî Harekâtı süreci ve sonrasında on binlerce çocuk, kadın ve erkeğin insanlık vicdanını derin bir şekilde yaralayan hayal bile edilemeyecek kötülüklerin kurbanı olduğu tarihsel bir gerçektir.
 - 1937/38 yıllarında resmî görevli sıfatıyla Tunceli’de bulunan çeşitli şahısların anlatımları devlet tarafından gerçekleştirilen trajediyi açıkça ortaya koymaktadır.”

ERDOĞAN ‘HAREKET EDEN HER ŞEY KATLEDİLDİ’ DEMİŞTİ

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2011’de yaptığı konuşmada, “…Dersim’de, adım adım çerçevesi çizilmiş, bahaneleri hazırlanmış bir operasyon var. Çeşitli tarihlerde Dersim raporları hazırlanıyor. 1937, 1938 ve 1939 yıllarında Dersim’de maalesef büyük bir dram yaşanıyor. Havadan, karadan, toplarla, hatta gaz bombalarıyla, Dersim’de hareket eden her şey, çocuklar, kadınlar katlediliyor. Üstad Necip Fazıl, Dersim’deki facianın tarihte bir benzerinin olmadığını ifade ediyor” dediğini hatırlattı.

HAKİKAT PAYLAŞILSIN, ÖZÜR DİLENSİN

“Belirtmek gerekir ki 1937/38/39 süreci ve sonrasında gerçekleştirilen eylemler için bugüne kadar devletçe herhangi bir eylem ve işlemde bulunulmamıştır. Bu durum insanlık vicdanını en az Dersim Askerî Harekâtı süreci ve sonrasında meydana gelenler kadar incitmiştir” ifadelerini kullanan Yıldırım baro olarak şu taleplerini açıkladı:

1. Özür dilenmesine ve özrün kamuoyuyla paylaşılmasına,
2. Dersim 1937/38/39 sürecine dair hakikatin tamamının kamuoyuyla paylaşılmasına,
3. Öldürülenlerin yakınlarının onurlarını, itibarlarını ve haklarını iade eden resmî bir açıklama yapılmasına,
4. Kayıpların nerede olduklarının araştırılmasına; kaçırılan çocukların ve öldürülenlerin kimliklerinin tespiti için araştırma yapılmasına; öldürülenlerin naaşlarının bulunması, tanımlanması ve ailelerin ve toplumların kültürel pratikleri veya mağdurların vasiyet ettiği veya ettiği varsayılan şekillerde yeniden gömülmesi için gerekli işlemlerin yapılmasına;
 5. Dersim 1937/38/39 süreci ve sonrasında meydana gelen hadiselerle ilgili olarak sorumlulukların kabûlünü ve gerçeklerin tanınmasını içerecek şekilde kamuoyundan özür dilenmesine,
6. Öldürülenler için anma törenleri düzenlenmesine,
7. Dersim 1937/38 süreci ve sonrasında meydana gelen ihlâllerin doğru bir anlatımının uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası insancıl hukuk eğitimi ve çalışmalarına yönelik dokümanlara dahil edilmesine,        
8. Söz konusu ihlâllerin bir daha tekrar edilmeyeceğine dair garanti verilmesine; Avukatlık Kanunu’nun 76. ve 95. maddeleri hükümleri çerçevesinde talep ediyoruz.” 


HDP’DEN SEYİD RIZA’NIN İDAMINA İLİŞKİN SORU ÖNERGESİ

HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle Seyid Rıza ve arkadaşlarının idamına ilişkin soru önergesi verdi. 

1937’DE İDAM EDİLMİŞLERDİ

TBMM Başkanlığına verilen soru önergesinde, “Geçmişte Kürt, Ermeni, Süryani gibi halkların oluşturduğu kadim Dersim bu kültürel zenginliğinden kaynaklı büyük katliamlar ve sürgünler yaşamıştır” ifadelerini kullanan Önlü, “Seyit Rıza, “Dersim’i isyana teşvikten ve bu isyana” katılmaktan dolayı yargılanır. Sözde kurulan bu mahkemede Seyid Rıza ve arkadaşlarına savunma hakkı verilmez. 15 Kasım 1937’de,Seyid Rıza’nın yaşı küçültülerek, 17 yaşında ki oğlunun yaşıise büyütülerek 5 yoldaşı ile beraber idam edilirler” hatırlatmasında bulundu.

SORULAR

“Dersim önderlerinden Seyid Rıza, oğlu ve arkadaşlarının mezar yerleri nerededir?​” nerededir diye soran Önlü’nün, Başbakan Yıldırım’ın cevaplamasını istediği sorular şöyle:

* Dersim’de isyan ettiği iddiasıyla tutuklanan 58 kişilerden 7’si idama çarptırılırken, diğer 51 kişinin akıbeti ne olmuştur? Bu kişilerin kimlik bilgileri devlet arşivlerinde mevcut mudur?

* 1937- 38 Dersim Katliamında ne kadar yurttaşımız yaşamını yitirmiştir?

* 1937-38 katliamında yerinden zorla göç ettirenler kimlerdir, nereye yollanmış, sürgün ettirilenlerden ne kadarı geri gelmiş ve ne kadarı sürüldükleri yerlerde kalmışlardır?

* 1937-38 katliamında ailelerinden zorla kopartılarak Türk ailelerine evlatlık olarak verilen “Dersim’in kayıp kızlarının” kimlik bilgileri devlet arşivlerinde mevcut mudur? Mevcutsa kamuoyuyla paylaşmayı düşünüyor musunuz?

* Dersim’lilere katliamı anımsatan “Tunceli” adını değiştirerek “Dersim” adının iadesini düşünüyor musunuz, düşünüyorsanız bu konuda  bir çalışmanız var mıdır?

* İhsan Sabri Çağlayangil’in medyaya yansıyan röportajında 1937-38 katliamında, Dersim’de kimyasal gaz kullanıldığını itiraf etmiştir. Bu itiraf doğrultusunda kimyasal gaz kullanıldığı doğru mudur? Bu gazlar Türkiye’de mi üretilmiş, yoksa başka bir devletten mi temin edilmiştir?

* Dersim katliamı ile  ilgili devlet arşivlerinde bulunan ve üzerinde gizlilik kararı konulan belgeleri kamuoyuna açmayı düşünüyor musunuz? (İstanbul/EVRENSEL)
 


KOCAELİ DERSİMLİLER DERNEĞİ: ‘80 YILDIR SEYİT RIZA VE YOLDAŞLARINI UNUTMADIK

Öte yandan Kocaeli Dersimliler Derneği de bir açıklama yaptı. Açıklamada, “İdam edilişlerinin 80. yılında Seyit Rıza ve yoldaşlarını unutmadık” denildi.

ruhi çelik
Ruhi Çelik

Dernek Binasında gerçekleştirilen açıklamayı okuyan Kocaeli Dersimliler Derneği Başkanı Ruhi Çelik, katliamın acılarından bahsederek, “1937/38’de kurşunlanan, süngülenen, bombalanan, uçurumlardan atılan, yakılan, zehirlenen, idam edilen, mezarları bile belli olmayan, sürgün edilen on binlerce mazlum insanımızın acılı hatıralarını yüreğimizin ta derinliğinde hissediyoruz. Bu katliam insanlarımızın belleğinde en ağırlıklı yerini tutarak yüreklerimizde tesellisi olmayan ve kabul edilemez olan bir yara gibi günümüzde dahi kanamaya devam etmektedir” dedi. (Kocaeli/EVRENSEL)
 

ÖNCEKİ HABER

'Aile Arasında'nın fragmanı yayınlandı

SONRAKİ HABER

Termik santrale karşı imza kampanyası

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...