Zırhlı araç kazasında bilirkişi görüntüleri çözemedi

Deniz TEKİN
Devran TOPTAŞ

LİCE’de 5 sivilin ölümüne neden olan zırhlı polis aracının kamera kayıtlarını inceleyen bilirkişi heyeti, “arızalı” kayıt cihazının 10’ar dakikalık aralıklarla kayıt yaptığı için olay anına ait görüntülerin bulunmadığını ileri sürdü. Kayıt cihazı zırhlı aracı üreten firmaya gönderildi.

Diyarbakır-Bingöl kara yolunun Lice ilçesinin Fis (Ziyaret) köyü civarında 20 Haziran’da seyir halinde olan otomobile çarparak 5 kişinin ölümüne neden olan zırhlı polis aracındaki hard disk üzerinde inceleme yapan bilirkişi, rapor hazırladı. Raporda, araçtaki kameranın bozuk olduğu ve olay anına ilişkin görüntülerin olmadığı ileri sürüldü. 

Lice Cumhuriyet Başsavcılığı, zırhlı araçların bugüne kadar karıştığı en büyük ölümlü kaza ile ilgili soruşturma başlatmıştı. Soruşturma kapsamında “Taksirle birden fazla kişiyi öldürme” suçlamasıyla gözaltına alınan Zırhlı Araç Sürücüsü N.U. adli kontrol uygulamasıyla serbest bırakılmıştı. Avukatların zırhlı aracın hard diskindeki görüntülerin incelenmesi talebi üzerine uzman bilirkişi görüntüleri inceleyerek, 8 sayfalık rapor hazırladı. 

BAŞKA BİR ARACA TAKILINCA ÇALIŞIYOR

Raporda, zırhlı aracın önünde, arkasında ve silah kulesinin bulunduğu üst tarafta 3 adet kamera bulunduğu belirtildi. Emniyet yetkilileri ve zırhlı aracı üreten Otokar firması ile yapılan görüşmelerde, aracın kontak anahtarı açıldığı anda aracın ön ve arka kameralarının kayıt yapmaya başladığı ifade edilen raporda, silah kulesinde bulunan kameranın ise kullanıcı tarafından aktif hale getirilerek kayıt yaptığı öğrenildiği aktarıldı. Hard diskteki yer görüntüleri üzerinde yapılan içerik analizinde, kayıt cihazı görüntü almasa da 10’ar dakikalık periyotlarda dosya oluşturduğu savunuldu. Bununla ilgili Otokar firması ile yapılan görüşmelerde görüntü kaydının olmadığı zamanlarda cihazın herhangi bir dosya oluşturmadığı, sadece aracın kontak anahtarı açık vaziyetteyken 10 dakikalık periyotlar halinde kayıt yaptığı kaydedildi. Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı ile yapılan görüşmede, kaza yapan araca takılı hard diskteki görüntülerin incelenmesi için başka araca takıldığı ifade edilen raporda, araca takılan hard diskin kontak çalışmaya başladığı andan itibaren kayıt yaptığına yer verildi.

BİLİRKİŞİ İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMADI

Raporun devamında, “Bu kapsamda kaza yapan zırhlı aracın kayıt cihazının normal prensiplerde çalışmadığı, kayıt cihazının arızalı olabileceği öngörülmekle birlikte disk üzerinde yapılan tüm silinmiş verileri geri getirme işlemleri dahilinde olay anına ait herhangi bir görüntü kaydına ulaşılmamıştır” denildi. Bilirkişi raporunun sonuç bölümünde ise şu ifadelere yer verildi: “Alınan imaj üzerinde tüm dosya terlerini kapsayan veri çıkarma (file carving) işlemi, silinen verilerin geri getirilmesi, meta verilerinin çıkarılması, dosya imza analizi işlemleri kapsayacak şekilde çalışmalar yapılmıştır. Bu doğrultuda; disk üzerinde farklı adli bilişim yazılımları ile yapılan tüm silinmiş verileri getirme işlemleri yapılmış ancak olay anına ait herhangi bir görüntü kaydına ulaşılamamıştır. Ayrıca yapılan incelemeler neticesinde; kaza yapan zırhlı aracın kayıt cihazının normal prensiplerde çalışmadığı ve kayıt cihazının arızalı olabileceği öngörülmek ile birlikte bahse konu cihazın yetkili firma tarafından incelenmesi sağlanarak alınacak raporla daha sağlıklı bilgi elde edilecektir.” Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı, zırhlı aracın görüntülerine dair raporun hazırlanması için kayıtları kazayı yapan aracın üreticisi olan firmaya gönderdi.

‘BİLİRKİŞİ KAYITLARIN SİLİNDİĞİNİ SÖYLEYEMİYOR’ 

Zırhlı aracın kamera kayıtlarına ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunu da değerlendiren Avukat Gülşen Özbek, “Bilirkişi, ‘Biz tüm kayıtları geri getirmeye çalıştık ama olay anına ilişkin kayıtları bulamadık’ diyor. Bu şu anlama geliyor, bilirkişi görüntü kayıtlarının doğrudan silindiğini söylemiyor ama dolaylı yoldan tüm kayıtlar silinmiş diyor. Buna da şöyle bir gerekçe bulmuşlar, zırhlı araçlar her 10 dakika da bir kayıt yapıyor. Aradaki o boşluk da olay anına denk gelmiş diyor. Bu söylem bile dosyadaki mevcut görüntü zinciriyle uyuşmuyor.  Çünkü olaydan kısa bir süre öncesine ait kayıtlar var. Bu dosya açısından kamera kayıtlarının ortaya çıkarılması önemli bir delildir. Fakat görünen o ki delilleri saklamaya yönelik bir yaklaşım söz konusu. Kayıtlar silinmiş ise buna ilişkin gerekli hukuki süreci de başlatacağız” dedi. (Diyarbakır/MA)